Her ne kadar riskli görünse de ABD ordusu yılda 5400 kişi eğitebileceğini, bunun da IŞİD'le mücadeleye önemli ölçüde 'kas gücü' sağlayacağını belirtiyordu.
Ancak aradan bir yıl geçmesine rağmen, eğitim programını tamamlayan olmadığı gibi programa yazılan kişilerin sayısı da 100'ü bulmadı.
‘BİR BİREYİN BAĞLILIĞININ KESİN OLARAK BİLİNMESİ MÜMKÜN DEĞİL'
Carter'a göre 'ılımlı' isyancıları bulup belirlemekteki zorluğun nedenlerinden biri, bir bireyin bağlılığının hiçbir zaman kesin olarak bilinmesinin mümkün olmaması. Zira eğit-donat programına aday olarak görülenlerden çoğunun aldıkları yeni eğitimi Suriye hükümetine karşı savaşmak amacıyla kullanma eğiliminde oldukları belirtiliyor. Kabul edilenlerden bazılarının da 'gerçek bağlılıklarının' ortaya çıkması ardından programdan çıkarıldığı kaydediliyor.
Öte yandan Pentagon 'ılımlı' isyancı gruplara sağladığı silahların IŞİD'in eline düşebileceği yönündeki endişeleri gidermekte de yetersiz kaldı.
Bununla birlikte ABD programa kabul edilen 'ılımlı isyancılarla' eğitimleri tamamlandıktan sonra ne yapacağına da tam olarak karar verebilmiş değil. İsyancıların Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar'daki eğitimlerini tamamladıktan sonra Suriye'ye geri gönderilebileceği belirtiliyor. Ancak Washington bu kişilerin, istihbarat mı, iletişim mi yoksa lojistik alanında mı kullanılacağı konusunda henüz son karar verilmedi.