Şoygu: Kiev, İstanbul'daki anlaşmaları reddederek kendini kandırdı
© Sputnik / Гавриил ГригоровRusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Sergey Şoygu
© Sputnik / Гавриил Григоров
Abone ol
Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Sergey Şoygu, Kiev'in Ukrayna'daki ihtilafı 2022 yılında İstanbul'daki müzakerelerde çözmeyi reddederek kendini kandırdığını vurgularken, ardından çok sayıda insan kaybına uğrayarak toprak kaybettiğini söyledi.
İran ziyareti sonrası geçtiği Azerbaycan’da Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile başkent Bakü'deki görüşmesinin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Şoygu, “Ukraynalı yetkililer üç kez ülkelerinde uzun vadeli barış ve istikrarı sağlama fırsatına sahip oldular ve her üç seferde de bu fırsatı kaçırdılar, her seferinde dışarıdan gelen emirlere göre kararlar alarak 1991'den sonra kendilerine şans eseri verilen topraklar üzerindeki kontrollerini kaybettiler" dedi.
İlk fırsatın Şubat 2014'te Kiev'in eline geçtiğini belirten Şoygu, o dönemde Ukrayna'daki siyasi güçlerin, Almanya Dışişleri Bakanı Steinmeier ve Polonya Dışişleri Bakanı Sikorski'nin yanı sıra Fransa Dışişleri Bakanlığı Siyasi Direktörü Fournier'in de tanıklık ettiği iç siyasi krizin çözümüne ilişkin bir anlaşma imzaladığını hatırlattı.
Şoygu, bu anlaşmanın bir ulusal birlik hükümeti kurulması ve anayasal reform hazırlanmasını gerektirdiğini belirttiği konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
Ancak Ukrayna bunu uygulamak yerine Batılılar tarafından düzenlenen ve diğer şeylerin yanı sıra yurttaşlar arasında can kayıpları ve ülkenin yasal olarak seçilmiş devlet başkanının ortadan kaldırılması anlamına gelen darbe senaryosunu uygulamayı tercih etti. Anadilleri olan Rusçayı kullanmak için anayasal haklarına saygı gösterilmesinden başka bir şey talep etmeyen ülkenin o zamanlar hala doğu bölgelerinde yaşayan halka karşı, düzenli ordu ve çoğunlukla neo-Naziler ve diğer radikal unsurlardan oluşan milliyetçi çetelerin de dahil olduğu geniş çaplı bir güç operasyonu başlatıldı. Avrupalılar ise bu yaşananlara doğrudan müdahil olmalarına rağmen, hiçbir anlaşma yokmuş gibi davrandılar. Sonuç olarak, Kırım sakinleri de dahil olmak üzere kendi halkları, Maydan'ın bir sonucu olarak gelen Kiev yetkililerinden uzaklaşmaya başladı.
Kiev'in eline geçen ikinci fırsatın ise bir yıl sonra, Şubat 2015'te o dönemin Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransız lider Francois Hollande'ın arabuluculuğunda Minsk anlaşmalarının uygulanmasına yönelik bir dizi tedbir imzalanmasıyla oluştuğunu kaydeden Şoygu, anlaşmanın temel hükümlerinin başta Donbass'taki ateşkes olmak üzere güvenlik sorunlarının çözümüne ilişkin olduğunu hatırlatarak, “Daha sonra Minsk anlaşmalarının baş aktörleri, eski Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko ve sözde garantörleri Hollande ve Merkel, en başından beri anlaşmaları uygulama planları olmadığını ve asıl amaçlarının Kiev makamlarına güç toplamaları ve daha sonra doğu bölgelerini güç kullanarak bastırmaları için zaman vermek olduğunu itiraf ettiler” ifadelerini kullandı.
Üçüncü fırsat İstanbul’da
Şoygu, 2022 baharında İstanbul'da Rusya’nın üçüncü kez bir anlaşmaya varmaya çalıştığını, taslak belgeyi imzalayan tarafların ateşkes ve ardından barışçıl çözüm için koşullar ve ilkeler üzerinde anlaştığını hatırlatırken, “Peki sonunda ne oldu? Dönemin İngiltere Başbakanı Boris Johnson'ın Ukraynalı yetkililere verdiği direktifin ardından Kiev varılan anlaşmalara uymayı reddetti. İmza geri çekildi ve Ukrayna tarafının müzakerecilerinden biri Ukrayna güvenlik güçleri tarafından öldürüldü. Sonunda kim aldatıldı? Biz mi? Hayır. Her şeyden önce kendileri. Sonuç biliniyor: çok sayıda insan kaybı ve Kiev'in önemli bir toprak parçası üzerindeki kontrolünü kaybetmesi" diye özetledi.
‘Ukrayna, Putin'in teklifine tepkisiz kaldı’
Şoygu, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, haziranda "Ukrayna'nın birliklerini Donetsk, Lugansk, Herson ve Zaporojye'den çekmesi ve NATO'ya katılma isteğinden vazgeçmesi halinde Kiev ile müzakerelere başlayabilecekleri" yönündeki teklifini hatırlattı.
Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Ukrayna'nın bu teklife tepkisiz kaldığını belirterek, şunları kaydetti:
Onlar, Kopenhag veya İsviçre formatları tarzında kabul edilemez inisiyatifler öne sürerek, Ukrayna meselesi çözümü sürecinde ilerlemenin sağlanmasını engelliyorlar. Batılılar, Rusya'yı uzun bir müzakere sürecine sürükleyebileceklerini ve Moskova'nın savaş alanında zayıflamasına yönelik senaryoyu uygulayabileceklerini düşünüyorlarsa çok yanılıyorlar.
Batı ile Ukrayna'nın çatışmaları kendi lehine geçici olarak durdurmaya çalıştığına işaret eden Şoygu, "Bu, Ukrayna ordusunun yeniden güçlenmesi için yapılıyor. Onların sözlerine güvenme niyetinde değiliz, yalnızca somut eylemlerine güveneceğiz" dedi.
Rus ordusunun belirlenen hedeflere ulaşmaya devam ettiğini söyleyen Şoygu, Ukrayna ordusunun ciddi kayıplar verdiğini aktardı.
Şoygu, "İki ay içinde birliklerimizin kurtardığı topraklara 420 kilometrekare eklendi. Ukrayna ordusu, 115 bin askerini kaybetti. Bu büyük bir rakam. Yani bir ayda neredeyse 60 bin asker kayıp. Eğer Başkan'ımızın talepleri yerine getirilseydi, tüm bunlar durdurulabilirdi. Bu nedenle pozisyonumuz net: birliklerimiz ilerleyecek" ifadelerini kullandı.