AK Parti'nin kurucularından Ayşe Böhürler, Gül'le ilgili bir anısını anlattı. "Ayşe hanım kan uyuşmazlığına dikkat edin demiştiniz. AK Parti, ilkesel birliği olan bir partiydi. Kan uyuşmazlığıyla ne kastetmiştiniz?" diye sordu. Gül, "O zamanki siyasi atmosferde çok tıkanıklıklar vardı. İlkeli, karakterli insanlarla bir araya gelmeye gayet ettik. Bizim çizgimiz dışındaki saygın insanlar da katılmışlardı" yanıtını verdi.
'BAKAN PARTİZAN OLURSA KOALİSYON YÜRÜMEZ'
7 Haziran seçimleri sonrası koalisyon görüşmelerinde AK Parti'nin diğer partilerle diyalog sağlanamadığı yönünde bir soru soruldu. Gül buna "Ben güçlü bir hükümetin kurulmasını bugünkü Türkiye şartlarında faydalı olacağını düşündüm. Liyakat sahibi insanlarla kurulsaydı, Türkiye'deki birçok gerginliği giderirdi. Bakanlar eğer çok partizan olursa koalisyon hükümetleri yürümez. Arkadaşlarımızı da teşvik etmiştim ama işin içini bilmiyorum" karşılığını verdi.
'TERÖR, TÜRK AİLELERİ DE KÜRT AİLELERİ DE AĞLATIYOR'
-(7 Haziran sonrasında başlayan terör ortamı ve Hürriyet'e olan saldırılar ile terör iftirası durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? sorusu üzerine) Şu an Türkiye'de terörle ilgili hiçbir haklı gerekçe gösterilemez. Şiddetle terörün karşısında durmalı ve reddetmeliyiz. Üzülerek görüyorum. 'Az gittik dere tepe düz gittik' diye bir söz vardır. Bir de bakmışız ki 'arpa boyu yol gittik' derler. Üzüntüyle karşılıyorum. Bugün buna bir gerekçe yok. Terör örgütünün, PKK'nın, ne yaptığının farkında mı değil mi, kim tarafından kullanılıyor, bunlar sorgulanmalı. Sadece Türk aileleri ağlamıyor, Kürt aileleri de ağlıyor. Görüyorsunuz cenazelerde. Bu asla kabuledilemez. Buna herkesin taviz vermeden karşı durması gerekiyor.
'ESAS TEHLİKE KÜRT VATANDAŞLARIN AİDİYETİNİN ZAYIFLATILMASI'
'TERÖRÜN BU HALE GELMESİNDE DIŞ POLİTİKANIN NETİCELERİNİN ETKİSİ OLABİLİR'
'STRES HALİNİN DEVAMI TÜRKİYE'YE MALİYETLİ OLUR'
-(Türkiye nasıl yönetiliyor? Türkiye nereye gidiyor? Nasıl değerlendiriyorsunuz?) Bütün siyasi ve devlet hayatımdaki tecrübemle içerideki ve dışarıdaki temaslarım çerçevesi durumunda baktığımda bu stres halinin devam etmesi Türkiye'ye çok maliyetli olur. Kısa süreli gerginlikler olabilir ama birkaç sene olamaz. Bundan Türkiye'yi bir an önce çıkarmak gerekir. Bu kutuplaşma gazetelere, yazarlara, çizerlere herkese dağılıyor. Gazeteler gazetelikten çıkıp PR (halkla ilişkiler) organı haline geliyor. Türkiye'nin böyle olmaması gerekiyor. Türkiye'nin kendini konsolide etmesi gerekiyor. Bunun böyle devam etmemesi gerekiyor. Ülkeyi yönetenler bunu yapacaktır ve yapılabilir. 2000'li yıllarda tarihin en büyük krizlerini geçirdi Türkiye. O zaman da büyük kutuplaşmalar vardı. Ama ondan sonra doğru bir söylem ve politikalar ile bütün o problemlerden çıktı ve parlak bir 10 seneyi yaşadı Türkiye.
'10 YILDA TÜRKİYE TAKDİR EDİLMİŞTİ, BU POLİTİKALARA SÜRATLE DÖNÜLEBİLİR'
'AHMET BEY'İ BEN SİYASETE SOKTUM'
— (Türkiye'nin dış politikası gözden geçirilmesi gerekiyor' diyorsunuz) Ahmet Bey'i ben siyasete soktum. Benimle beraber 5 sene yanımda oldu. Türkiye tüm bu ülkelere soft-power'ıyla, hard-power'ıyla çok etkili olur. Hepsi Türkiye'yi överler ve Türkiye'nin propagandasını bizden daha iyi yaparlar. Biz onların iç siyasetine girmeye çalışırsak kötü hatıralar öne çıkar, kötü hatıralardan bahsederler. İkili ilişkilerde buna dikkat etmeliyiz.
— (Türkiye'nin Suriye politikasını yanlış mı buluyorsunuz?) Suriye'deki rejimden hepimiz nefret etmişizdir. Suriye'nin Akdeniz kıyısında tek parti iktidarının devam etmesi mümkün değildi. ne zaman olaylari silahlı mücadeleler başladı, o zaman ilişkilerimiz çok değişti. O süre içerisinde malesef dış dünya diyalogla etki etmemize fırsat vermedi ve ilişkiler koptu. Uluslar arası camiayı suçlarım. Olaylar başladığında uluslararası camia hamaset yaptı. Neticede doğrusu bunu bir süre geçtikten sonra gördük. O zaman büyük bir boşluk olur. Ve bu boşluktan neler çıkacağını kimse bilemez. Uluslararası camianın oluşturduğu bu iklimde ortaya çıkanlar sürpriz değil. Irak aynı şekilde olmadı mı? O zaman ben Başbakan'dım. Suriye meselesinde siyasi bir çözümden başka bir yol yok. Yoksa 2 milyon insan Türkiye'ye gelir, 1 milyon insan da başka yerde.
AK PARTİ KONGRESİ
'YIPRANMALAR, YOZLAŞMALAR NORMAL'
AKTİF SİYASETE DÖNECEK Mİ?
'İHTİYAÇ SÖZ KONUSU OLURSA O AYRI'
— Ben burada oturmuyorum. Ben dışarıda ve içeride birçok toplantılara katılıyor ve fikirlerimi söylüyorum. Açık fikirlerimi söylemeye devam edeceğim. Birikimlerim bana ait kalamaz. Bunları samimi bir şekilde paylaşmam bir vazife. İleride ne gözükür ona bakmak lazım. Siyaseti bir hırs ve makam mevki içerisinde yapmadım. Benim yapabileceğim bir şey olursa ona bakarım. Kariyer açısından değil bu şüphesiz. Doymamış gibi bir siyasi merak içerisinde olamam. Bir ihtiyaç söz konusu olursa o ayrı bir konu. Tek arzum arkadaşlarımın başarılı olması. Büyük sorumluluk taşıyanlar 10 kez düşünerek hareket eder.
GÜLEN CEMAATİ
-(Milli Görüş Geleneği'nden gelen birisiniz. AK Parti'nin kapsayıcı siyaseti oldu ve o çerçevede birçok cemaat ile birlikte Gülen cemaatine de kapı açıldı. Onlar truva atı gibi göreve gelip örgütlendiklerini düşünüyor musunuz? Siz bunu fark ettiniz mi? Nasıl mücadele edilmeliydi?)
— Öyle şeyler vardır ki devlet idaresinde her düşündüğünüzü aleni de konuşamazsınız. Demin söylediğim gibi bunların neticeleri vardır. Aklıma geleni herkesin önünde söylemeye başladığımda olmaz. Söylemesi gerekenleri, söylemesi gereken insanlarla bir araya gelmişimdir. Devlet idaresinin görevi bu.
— Doğrusu bu çok etkiledi (AK Parti'yi). Böyle bir tuzağa düşmeden akıllı bir mücadele daha iyi yapılabilirdi kanaatindeyim.
— Bir ülkenin güçlü olması için şüphesiz demokrasi, güçlü bir hukuk sistemi, evrensel anlamda hukukun üstünlüğünün gerçekleşmesi lazım. Sonuna kadar gereken yapılır ve yapılması gerekir. Caydırıcılık anlamında da bu şarttır. Hukukun üstünlüğü çerçevesi içerisinde bunlar muhakkak yapılmalıdır.
'SÖYLEMLERİN DEĞİŞMESİ LAZIM'
-(Neleri düzeltmek istersiniz? Neyin düzeltilmesi gerekir?) Söylemlerin değişmesi lazım. Daha yapıcı ve yol gösterici olması lazım. Çatışmacı söylemden kaçınmak lazım. Sadece söylem bile çok şeyi değiştirir. Saygı ve sevginin olması lazım. Saygının makamlara karşı sağlanması lazım. Her şey söz ile başlıyor sonra da kriterler. Buna uyup uygulayacaksınız. Sonra hukuku evrensel olarak uygulamanız lazım. Tüm bunlar Türkiye'yi doğru bir istikamete sokacaktır.
BOYDAK'IN GÖZALTINA ALINMASI
HÜRRİYET GAZETESİ'NE YAPILAN SALDIRILAR
ABDURRAHİM BOYNUKALIN'IN TEHDİTLERİ
— Çok üzüldüm ve yakıştıramadım. Akıl alacak bir şey değil. Olmayacak şeyler bunlar.
GÜL VE ERDOĞAN BİR PROGRAMA KATILIR MI?
— Bizim bir araya gelme problemimiz yok biliyorsunuz. Böyle bir şey söz konusu değil. Ama iki Cumhurbaşkanının oturup bir şey konuşması… Daha geçen gördünüz bir arada olduğumuzu.
'AK PARTİ'NİN BAŞARISI EKONOMİDİR'
DANIŞMANI AHMET SEVER'İN YAZDIĞI KİTAP
'TEŞVİK ETMEDİM, İSTEMEDİM'
— Tabii ki 'Tayyip Bey'i neden anlatmamış' diye sorular sorulabilir. Onun da cevap vereceği şey 'Ben Cumhurbaşkanı'nın Basın Danışmanıyım' olacaktır. Ben teşvik etmedim, istemedim. Tabii ki yanlış olmaması, polemik konusu çıkartmaması konusunda uyardım. Okuduğunuzda çok kıymetli şeyler de var. Irak Savaşı en büyük mesele. Kimsenin bilmediği şeyleri yazmış.
'TAYYİP BEY'İN DANIŞMANI DA BİZLERİ YAZMAYABİLİR'
— Tayyip Bey'in danışmanı da bir kitap yazarsa bizleri yazmayabilir. Bunlara çok takılmamak lazım. Ne ben takılırım ne de Tayyip Bey.
'BİZ KENDİMİZE HİÇ İSLAMCI DEMEDİK'
— Böyle bir hareket Türkiye'yi başarılı kıldı. Eşlerimizle Beyaz Saray'a gittik. Neyi düşünüyorsak onu söyledik. Beyaz Saray'da benim yemeğimi, Tayyip Bey'in yemeğini özel hazırlıyorlardı. Avrupa ülkeleri bizi davet ediyorlardı. Senede 2 ülkeyi davet ederlerdi, biri Türkiye olsun diye rekabet ederlerdi. Büyük bir başarı doğrusu.
— Hamasi laflarla özgüven olmaz. Doğru politikalar sonrasında özgüven olur. Araplar neden bize hayran kaldılar? 'Biz neden yapamıyoruz?' dendi. Arap Baharı'nda AK Parti'nin itici bir etkisi vardır.
-(Tayyip Erdoğan'ı siyasi irade açısından Türkiye tarihinin neresine yerleştirirsiniz?) Tayyip Bey şuan Cumhurbaşkanı. Bu şık olmaz.
BAŞKANLIK SİSTEMİ
— Devlet idaresinde belirsizlikler, kuralsızlıklar olmaz. Sıkıntılar olabilir. Bunları gidermek lazım. Canı kalmamış bir Anayasa mevcut şu anda. Cumhurbaşkanı'yken de bu yetkiler azaltılsın diye söyledim. Başkanlık sistemi tartışmaları oluyor. Fikrimi söyledim. Türkiye böyle bir tercih yapacaksa, bu o kadar önemli ki. Mevcut Anayasa'nın maddesini yıllar geçmesine rağmen değiştiremiyoruz. Sistem değişikliği konusunda çok açık bir şekilde yazılır, kuvvetler ayrılırsa… Ve bunlar kavgalı bir dönemde olmaz. Her şeyin uyum içerisinde olduğu dönemde olursa büyük bir destek de bulur. Ama her şeyin ikna edici bir şekilde ortaya konması gerekiyor.
BÜLENT ARINÇ'IN KOALİSYON ÇIKIŞI
— Bülent Bey bizim hareketimizin en önde gelen arkadaşlarımızdandır. İçi dışı bir olan birisidir. Hesapları, farklı düşünceleri yoktur. Oyunu olmayan, düşündüğünü söyleyen samimi bir arkadaşımızdır. Her zaman kendisini takdir ederim.
GEZİ OLAYLARI
1 KASIM SEÇİMLERİ
— Siyasi istikrar önemli. Önemli olan memleketin istikrarı. Tekrar üçüncü seçim olmaz sanırım. Yeterince vakit kaybediliyor, onlara hiç gerek kalmaz.