"Soykırım kavramını çok dikkatli kullanmak gerekir. Sırp askeri güçlerin Srebrenitsa'da Müslümanları öldürdüklerini reddetmiyorum, bu konuda sorumlular adalet önüne çıkarılmalı. Ancak Srebrenitsa'da soykırım yoktu. Çünkü Sırplar önce Srebrenitsa'dan kadın ve çocukların gitmesine izin verdi. Ardından yaşananların siyasallaştırılması süreci başladı."
BM Güvenlik Konseyi'nde İngiltere'nin sunduğu ve Rusya'nın veto ettiği Srebrenitsa tasarısının arkasında da siyasetin olduğunu ifade eden Zuroff, şöyle devam etti:
"Batılı güçler, Bosna'daki eylemlerini haklı göstermek için, 1990'lı yılların savaşında Sırpların işlediği suçlardan bir simge yaratmak istiyor. İşte Srebrenitsa da korkunç bir trajedi olarak böyle bir simgeye hizmet etti. Ancak Bill Clinton gibi adamlar, Ruanda'da yaşananları soykırım olarak tanımayı reddetti. Clinton'un bu olayları soykırım olarak tanımak istememesi yüzünden bu kadar masum insan öldü."
"Avrupa, II. Dünya Savaşı ile Holokost tarihini değiştirmeye çalışıyor. Komünizm ile Nazizm arasında eşittir işaretini koyma girişimi, tarih açısından yanlıştır. Her iki durumda, korkunç suçlar işlendi. Ancak komünizm, nazilerde olduğu gibi tüm bir halkın yok edilmesini ve ölüm endüstrisinin oluşturulmasını öngörmüyor. Holokost simge haline geldiğinden birçok suç soykırım olarak adlandırılmaya çalışılıyor. Çünkü böylece tanınırlık, tazminat kazanılabilir. Kitlesel suçlara katılan Letonya, Litvanya ve Estonya gibi ülkelerin tek seçimi var: Katiller ulusu ya da kurbanlar ulusu olarak adlandırılacak. Elbette onlar kurbanlar ulusu olarak gösterilmeyi istiyor."
Bosna Savaşı'nda Srebrenitsa ve çevresindeki 50 kilometrelik alan, BM Güvenlik Konseyi tarafından "güvenli bölge" ilan edilmişti. Albay Tomas Karremans komutasındaki Hollanda birliği de, "güvenli bölgeyi hedef alabilecek saldırıları engellemek" göreviyle Srebrenitsa yakınlarındaki Potoçari'de, üsse çevrilmiş bir fabrikaya konuşlandırıldı.
Ancak 11 Temmuz 1995 günü Ratko Mladiç komutasındaki Sırp Cumhuriyeti ordusu Srebrenitsa'ya girdi, 8 bin 372 erkek öldürüldü. Srebrenitsa Katliamı'nın üzerinden tam 20 yıl geçti. Bugüne kadar toprağa verilenlerin sayısı 6 bin 241. 11 Temmuz'da, katliamın yıldönümünde kimlikleri tespit edilen 136 cenaze daha toprağa verildi. Bugüne kadar bulunan ceset sayısı 7 bin. Diğer 1372 kişiden ise hâlâ iz yok.