Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Soçi'de gerçekleştirdikleri zirvede İdlib meselesinin "Astana ruhuna uygun bir şekilde" çözüme kavuşturulması konusunda mutabık kaldı. Varılan anlaşmaya göre, muhalif gruplarla Suriye hükümetine bağlı güçler arasında silahlardan arındırılmış bir bölge oluşturulacak, muhalifler bulundukları alanda kalacak ve ‘terör örgütleri'nin faaliyetlerini sonlandırmak için ise Ankara ve Moskova birlikte çalışacak. Zirve, ABD başta olmak üzere Batılı ülkelerin İdlib'e odaklandığı bir dönemde gerçekleşmesi büyük önem taşıyor. Soçi mutabakatı kapsamında, 15 Ekim’e kadar bölgede bulunan ve Türkiye’nin de “terör örgütü” kabul ettiği Heyet Tahrir uş-Şam gibi El Nusra bağlantılı örgütler ile ağır silahların bölgenin dışına çıkarılması bekleniyor.
Zirveden çıkan önemli bir diğer gelişme ise, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Tahran’daki Türkiye-Rusya-İran üçlü zirvesinde İranlı mevkidaşı Hasan Ruhani’yle önemi konusunda mutabık kaldıkları Fırat'ın doğusu meselesine vurgu yapması oldu. Erdoğan "PYD ve YPG Suriye'nin geleceğine yönelik en büyük tehdittir. Bu terör bataklıklarının kurutulması gerekiyor" açıklamasında bulundu. Erdoğan’ın bu açıklaması, İdlib düğümünün çözülmesinin ardından, Türkiye’nin yeni odağının PYD’nin bulunduğu Menbiç ve Fırat’ın doğusu olması ihtimalini giderek güçlendiriyor.