UKRAYNA KRİZİ

‘Batı, Ukrayna’daki savaşı sürdürmek için yalan ve ikiyüzlülüğü seçti’

Yakın zamana kadar Kiev'in en önemli hamisi olan ABD’nin bile Vladimir Zelenskiy rejimine verdiği askeri ve mali destekten uzaklaşırken Fransa ve Almanya'nın Rusya ve Ukrayna arasındaki müzakerelerin durmasına ve çatışmanın devam etmesine ilgi gösterdiği belirtildi.
Sitede oku
Uluslararası analiz uzmanları, Sputnik’e açıklamasında, Ukrayna’nın Rusya’ya yönelik kullandığı Batı yapımı silahların menziline yönelik kısıtlamanın kaldırılmasını değerlendirdi.
Havana Üniversitesi'nden modern tarih ve uluslararası ilişkiler uzmanı Oscar Julián Villar Barroso, “Batı'da histeri, ciddiyetsizlik ve sorumsuzluk görüyoruz. Kendini medeni gösteren ve özgürlüğe, demokrasiye ve insan haklarına saygılı olduklarını iddia eden bu Avrupa ülkeleri, Ukrayna’daki çatışmayı sürdürmenin temeli olarak yalan ve ikiyüzlülüğü seçtiler” ifadesini kullandı.
Barroso’nun görüşüne göre, Ukrayna krizinin başlangıç noktası, Rusya'nın özel askeri harekat başlattığı 2022 ya da Yevromaydan'ın gerçekleştiği 2014 yılı değil, Soğuk Savaş'ın sona erdiği ve Batı'nın “eski Sovyet coğrafyasında Rusya karşıtı duyguları uyandırma” ve bu bölgelerde “düpedüz Rus düşmanlığını” körükleme fikrini tasarladığı, aynı zamanda bu bölgelere “kolektif Batı'nın yaşam tarzına ve tüketim toplumuna haksız bir hayranlık” aşıladığı 1991 yılı oldu.

‘Fransa ve Almanya, süreci engellemek istiyor’

Arjantinli uluslararası ilişkiler uzmanı Jorge Elbaum, Kiev'in Rusya topraklarının derinliklerine saldırmak için Batı yapımı uzun menzilli füzeler kullanmasına yönelik yasağın kaldırılmasının “açıkça Moskova'yı karşılık vermeye zorlamak ve böylece barış görüşmelerini durdurmak için çatışmayı tırmandırmayı amaçlıyor.”
Avrupalı liderlerin, ABD Başkanı Donald Trump'ın “NATO'nun yanında yer almasını ve bölgede barışın garantörü olma niyetinden vazgeçmesini” sağlamayı amaçladığını belirten Elbaum, şunu ekledi:
Trump'ın NATO'nun kavgacı tutumunu bir ölçüde paylaşmayı bıraktığı andan itibaren, başta Fransa, Polonya, Almanya ve İngiltere olmak üzere Avrupa ülkeleri gerilimi tırmandırarak durumu durma noktasına getirdi.

‘Avrupa savaş sayesinde ekonomiyi düzeltmek istiyor’

İspanyalı uluslararası ilişkiler uzmanı Carlos Puente Martin, Almanya Başbakanı Friedrich Merz’in Ukrayna’nın Rusya’ya yönelik kullandığı füzelerin menziline yönelik kısıtlamayı kaldırma kararının ekonomik durumla bağlantılı olduğuna işaret ederek şunu dedi:

Alman endüstrisinin, özellikle de çelik ve otomotiv endüstrisinin içinde bulunduğu büyük krizin pek çok nedeni var. Bunun nedeni bir tek ABD Başkanı Trump’ın dayattığı gümrük vergileri değil. Avrupa sanayisi son yıllarda uygulanan politikalar nedeniyle de büyük kriz içinde. Bu nedenle ekonomiyi, Avrupa Birliği’nin askeri alana 800 milyarlık yatırımı öngören ünlü planı aracılığıyla yeniden başlatmak istiyorlar ki bunun başında Alman sanayisi geliyor.

'Trump yanlış bilgilendiriliyor'

ABD Başkanı Donald Trump’ın, Ukrayna’daki olaylara ilişkin gerçek bilgi sahibi olmadığı konusuna da değinen Martin, “Sadece Avrupa ve ABD değil, tüm dünyanın yanlış bilgilendirildiğini düşünüyorum” diyerek bu konuda şu değerlendirmede bulundu:
Bay Trump'ın iyi danışmanları var. Bay Rubio zeki bir adam, Dışişleri Bakanı olarak çok hazırlıklı. Ancak ben, ABD’deki üniversitelerde ders verirken, Amerikalıların Avrupa'nın sorunları hakkında çok az şey bildiklerini, hatta bazen ülkeleri karıştırdıklarını fark ettim. Dolayısıyla, ısrarla söylüyorum, bu bir bilgi sorunu.
Rusya'nın, sivil atlyapı tesislerine yönelik terör saldırılarına her bir ülkenin yapması gerektiği şekilde tüm kararlılığıyla cevap verdiğini vurgulayan İspanyalı uzman, şunu ekledi:
Ama sorun şu ki, Bay Trump konuyla ilgili bilgiye sahip değil. İyi bilgilendirilmediğini söylemek istemem. Daha doğrusu verilen bilgiler doğru değil.

‘Trump’ın taktiği işe yaramayabilir’

ABD Başkanı Trump’ın, Rusya lideri Putin’in ‘ateşle oynadığı’ sözlerini değerlendiren Brezilyalı Sovyetler Birliği Tarihi uzmanı Rodrigo İanhez, ABD liderinin Rusya üzerindeki baskıyı arttırmak için her zamanki ‘iş hayatında köpekbalığı’ taktiğine başvurduğunu, ancak bu taktiğin işe yaramayabileceğini kaydederek sözlerini şöyle sürdürdü:
ABD, 2014 yılından bu yana Rusya üzerindeki baskıyı artırıyor, yaptırımları genişletiyor ancak herhangi bir sonuç elde edemiyor. Elde edilen tek şey, ne yazık ki, nükleer çatışma dahil küresel çapta bir çatışmaya dönüşebilecek, giderek daha tehlikeli bir hal alan tırmanma oldu. Aktörlerin, Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana en büyük tehlike olarak karşımıza çıkan dünya savaşı tehlikesini sorumsuzca görmezden geldiklerini düşünüyorum. Bu durum çok endişe verici. Bu yüzden Trump’ın başvurduğu taktiğin çok etkili olduğunu sanmıyorum.

‘Taurus çatışma seyrini değiştirmeyecek’

Askeri uzman ve ‘Ukrayna'daki Savaş: Analizler ve Perspektifler. Dünya jeopolitiğini değiştiren askeri çatışma’ kitabının yazarı Rodolfo Laterza, Almanya’nın Ukrayna’ya Taurus füzelerini sağlama olasılığıyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:
Havadan karaya tipi füze olan Taurus tedariki kendi başına 3. Dünya Savaşını kışkırtmayacak, ancak şüphesiz çatışmaların devam etmesine ve Ukrayna'nın Rusya'ya karşı saldırılar için bir platform olarak kullanıldığı bu vekalet savaşına Almanya'nın çok ciddi bir şekilde dahil olmasına yol açacak. Taurus füze sisteminin önemli hasara yol açma kapasitesine sahip olmasına rağmen çatışmanın doğasını değiştirmeyeceğini belirtmek önemli. Zira İngiliz ve Fransız uzmanlar tarafından desteklenen Ukrayna kuvvetleri uzun süredir Storm Shadow ve Scalp kullanıyor ve Rus hava savunması bu füzeleri imha etmek için gerekli önlemleri alabiliyor.
Laterza, “Taurus füze sistemlerine gelince, hava savunma sisteminin yeniden inşa edilmesi gerekiyor. Rusya daha iyi kademelendirilmiş ve yapılandırılmış bir hava savunma sistemine sahip. Öyle ki, örneğin yine ölümcül bir sistem olan ATACMS'leri etkisiz hale getirebiliyor” diye ekledi.

‘Taurus açıklaması bir medya oyunu’

Lübnanlı uluslararası ilişkiler uzmanı Samer Karaki, Kiev rejimi lideri Zelenskiy’in Almanya ziyareti ve Almanya Başbakanı Merz’in uzun menzilli füzelere ilişkin açıklamasının sadece bir medya oyunu ve “giden trenin son vagonuna atlama çabası” olduğunu kaydederek sözlerini şöyle sürdürdü:
Çatışmaya yatırım yapan Avrupa ülkeleri ne jeopolitik nüfuz ne de ekonomik kazanımlar elde edebildi. Çözüm ve Zelenskiy'in siyasi geleceğine ilişkin kilit kararlar hala Washington'da alınıyor. Batı'nın desteğine rağmen Ukrayna stratejik zaferler elde edemezken, Rusya eşi benzeri görülmemiş yaptırımlara dayanmakla kalmayıp doğu bölgeleri üzerindeki kontrolünü de pekiştirdi.
Zayıflayan Fransa karşısında siyasi rolünü güçlendirmeye çalışan Almanya'nın, Rusya gibi büyük ve statülü bir ülkeyle çatışmayla sınırlı olmayan bir dizi sorunla karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Karaki, bunlar arasında ekonomik zorluklar, göçmen sorunu ve iç siyasi bölünmeler olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
Şunu iyi anlayalım ki, Rusya topraklarına karşı uzun menzilli füze kullanma girişimleri ABD ile koordine edilecek ve Moskova'nın sert tepkisine yol açacak. Bu kırmızı çizgilerin aşılması tüm Avrupa'yı alevlendirebilir.
Trump'ın medya savaşlarında deneyimli bir oyuncu olarak tanındığını ve oyunu en az Putin kadar iyi anladığını kaydeden Lübnanlı uzman, 'Önce Amerika' doktrinini benimseyen Trump'ın, özellikle Avrupa'nın çaresizliği ve sahada anlamlı bir ilerleme kaydedilememesi karşısında Ukrayna'daki çatışmanın yükünü taşımak istemediğini vurguladı.
DÜNYA
Rusya’ya karşı hackerleri salacaklar: İngiltere’de siber savaş komutanlığı kuruyor
Yorum yaz