Milliyet yazarı Cem Kılıç, Yargıtay’ın fazla çalışma ücretine dair önemli kararlarını ele alarak işçilerin haklarını koruma altına alan uygulamaların altını çizdi. Kılıç, haftada 45 saatin üzerindeki çalışmaların fazla mesai sayıldığını belirterek, denkleştirme uygulamalarının da bu kapsamda değerlendirileceğini vurguladı.
Kılıç, Yargıtay'ın işçi primlerini verimliliği artırmak amacıyla bir ödül niteliğinde değerlendirdiğini ifade etti. Yargıtay, primlerin fazla mesaiye karşılık geldiği durumlarda, işçilerin bu fazla çalışmalardan elde ettikleri gelirlerin hesaplanmasında belirli kriterler belirliyor. Eğer işçinin ücreti yalnızca primlerden oluşuyorsa, fazla çalışma ücreti saat ücretinin yüzde 50 fazlasıyla ödeniyor. Sabit ücret ve hedefe bağlı prim uygulamalarında ise bu oran, sabit ücret üzerinden yüzde 150 olarak belirleniyor.
Örnek hesaplama nasıl yapılır?
Örneğin, sabit ücreti 3 bin TL olan bir işçi için hesaplama şu şekilde yapılmakta:
"3 bin TL/225 saat x 1.5 x fazla çalışma saat sayısı = A" şeklinde hesaplanırken, primlerin fazla çalışma için karşıladığı kısım ise "1.000 TL/225 saat x 0.5 x fazla çalışma saat sayısı = B" olarak belirleniyor. Bu iki rakamın toplamı ise işçinin hak kazandığı fazla çalışma ücretini oluşturuyor.
Cem Kılıç, fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olmasının, emsal çalışanlara göre yüksek belirlenmiş olması koşuluyla mümkün olduğunu belirtti. Ancak, prim sisteminin, çalışanların başarılarına bağlı olarak değiştiğini vurgulayan Kılıç, primli sistemde fazla çalışma ücretinin ödenmemesi durumunda işverenin ciddi hukuki yaptırımlarla karşılaşabileceğini dile getirdi.
Sonuç olarak, Cem Kılıç’ın analizleri, Yargıtay’ın fazla çalışma ücretine yönelik kararlarının işçi hakları açısından ne kadar kritik olduğunu gözler önüne seriyor. İşverenlerin, çalışma saatlerini ve prim sistemlerini doğru bir şekilde yönetmeleri gerektiği, aksi takdirde çalışanların haklarının ihlaline neden olabilecekleri konusunda dikkatli olmaları gerektiği bir kez daha hatırlatılıyor.