BM Genel Kurulu kapsamında Sputnik’e konuşan Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, BM'nin benzer görüşe sahip bir grup ülke için oluşturulmadığını kaydederek şunu dedi:
Bu kurum, herkesin herkesle her konuda konuşabileceği bir platform sağlamak üzere oluşturuldu. Birleşmiş Milletler, birbirlerinden hoşlanmayan, hatta birbirlerinden nefret edenlerin birbirleriyle konuşabilecekleri bir platform olmalı.
Kurul’un ‘üst düzey haftası’ sırasında, “uzun zamandır birbirleriyle iletişim kurmayanların bu fırsatı yakalayacaklarını” umduğunu dile getiren Szijjarto, “Ama sonunda hep hayal kırıklığına uğruyorum” diye ekledi.
‘Gazze ve Ukrayna'da gerilimi düşürecek adımların atılmasını umuyorum’
Macaristan Dışişleri Bakanı Szijjarto, BM Genel Kurulu kapsamında, Ukrayna ve Gazze’de gerilimi azaltacak adımların atılması umudunu dile getirdi.
Szijjarto, “Umarım, dünyanın en büyük iki silahlı çatışmada tırmanma riskini azaltacak bazı adımlar atılır. Ukrayna'daki savaşta ve Gazze'deki çatışmada riskleri azaltmak ya da gerilimi düşürmek için adımlar atılmalı, çünkü bunların dünyadaki güvenlik durumunu çok hızlı bir şekilde alt üst edebilecek iki çatışma olduğuna gerçekten inanıyorum. Bundan kesinlikle kaçınmalıyız” şeklinde konuştu.
Ülkesinin barış girişimlerinde bulunmaya devam edeceğini kaydeden Macar diplomat, “Biz burada, Birleşmiş Milletler'de, bu pozisyonu temsil ediyoruz. Avrupa Birliği'nde de temsil ediyoruz. Bu duruşumuzdan vazgeçmeyeceğiz. Katıldığımız tüm toplantılarda bu pozisyonu savunmaya devam edeceğiz” ifadesini kullandı.
‘Ukrayna konferansı ancak iki tarafın katılımıyla başarılı olur’
Ukrayna kriziyle ilgili ikinci ‘barış konferansı’ düzenleme çağrılarının daha çok propagandayla ilgili olduğunu dile getiren Szijjarto, şunu dedi:
Benim görüşüme göre, bir barış konferansı ancak iki ön koşulun yerine getirilmesi halinde etkili ve anlamlı olabilir. Birincisi, her iki savaşan taraf da müzakere masasında bulunmalı. İkincisi, müzakere edilebilecek bir plan olmalı. Şu anda, barış konferansından bahsedenler arasında her iki tarafı da müzakere masasında görmek için fazla bir iştah görmüyorum. Müzakerelerin yapılabileceği bir uzlaşma planı göremiyorum.
Tüm barış planlarının müzakere edilmesi gerektiğini savunan Macar Bakan, “Avrupa Birliği içerisinde, genellikle Çinli ve Brezilyalı meslektaşlarım tarafından önerilen barış planlarının bile dikkate alınması gerektiğini savunuyorum. Olumlu ya da olumsuz görüşlerimiz olabilir ama en azından tartışılmaları gerekir” dedi.
‘Ukrayna’ya Rusya’nın derinliklerini vurabilecek silahın verilmesine karşıyız’
Tırmanmaya yol açabilecek her türlü adımdan endişe duyduklarını dile getiren Szijjarto, “Eğer herhangi bir adım tırmanma riskini arttırıyorsa, biz buna karşıyız. Batı'nın Rus topraklarına karşı silah kullanması söz konusu olduğunda, ki ben bu konuya siyasi ya da propaganda perspektifinden bakmıyorum, buna ‘evet, bu gerçekten de tırmanma riskini artırır’ demekten başka bir cevap yok” ifadesini kullandı.
“Gerilimi artırabilecek herhangi bir hareketi neden destekleyelim?” diyen Macar diplomat, ülkesinin Rusya’ya yakın, ama çatışmaları kışkırtanların uzak olduğunu kaydederek şunu dedi:
Eğer çatışma tırmanırsa, binlerce kilometre ötede yaşayanları değil, öncelikle coğrafi komşuları etkileyecek. Bizim sorunumuz da bu. Dünyanın bloklara bölündüğü bir dönemde kaybeden bir bölgede yaşıyoruz ve o dönemin geri gelmesini istemiyoruz.
Daha önce, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, NATO ülkelerinin sadece Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin Batı tarafından sağlanan uzun menzilli silahları kullanması olasılığını değil, aynı zamanda Ukrayna'daki çatışmaya doğrudan katılımı da tartıştıklarını ifade etmişti.
Rus lider, Batı'nın Ukrayna'daki çatışmaya doğrudan katılımının, NATO, ABD ve Avrupa ülkelerinin Rusya ile savaş halinde olduğu anlamına geleceğini ve Moskova'nın da önünde beliren tehditlere göre karar vereceğini vurgulamıştı.