Kıdem tazminatı, çalışanların iş yerinde geçirdikleri süreye bağlı olarak hesaplanır. Her yıl için bir aylık brüt maaş üzerinden belirlenen tazminat, çalışanların 'giydirilmiş brüt ücreti' üzerinden hesaplanır. Bu hesaplamaya maaşın yanı sıra düzenli verilen yemek, yol, giyim gibi ek yardımlar da dahil edilir. 2024 yılı itibarıyla kıdem tazminatında en düşük tutar asgari ücret üzerinden 20.002 TL, en yüksek tavan ise 41.200 TL olarak belirlenmiştir.
Çalışanlar hangi durumlarda kendi i̇steğiyle kıdem tazminatı alabilir?
Normalde kıdem tazminatı işten çıkarılma durumunda ödenirken, bazı istisnai durumlarda çalışan kendi isteğiyle işten ayrılsa da bu haktan yararlanabilir. Bu durumlar arasında şunlar yer alır:
Evlilik: Kadın çalışanlar, evlendikten sonra bir yıl içinde işten ayrılırsa kıdem tazminatına hak kazanır.
Emeklilik: Çalışanlar, emeklilik şartlarını sağladıklarında kıdem tazminatı alarak işten ayrılabilirler.
Sağlık sorunları: İş yerindeki tehlikeli çalışma koşulları veya mobbing gibi sebeplerle iş akdi haklı feshedildiğinde tazminat hakkı doğar.
Prim gününü doldurma: Emeklilik prim gününü dolduran çalışanlar da kıdem tazminatı alabilir.
Kıdem tazminatında tavan ve taban ücretler nasıl belirleniyor?
Kıdem tazminatında taban tutar asgari ücrete göre belirlenirken, tavan tutar ise memur maaş katsayılarına göre hesaplanıyor. 10 yıllık bir çalışan, en yüksek tavan üzerinden işten ayrılırsa yaklaşık 410 bin TL tazminat alabiliyor.
Yüksek tazminat i̇çin 2025 beklenmeli mi?
2024 yılı için kıdem tazminatı tavanı 41 bin TL, ancak bu tutarın güncellenmesi bekleniyor. Uzmanlara göre, kıdem tazminatında tavan tutarın artmasıyla çalışanlar daha yüksek ödeme alabilir. Özellikle emekli olmayı düşünen çalışanların, yeni yıla kadar bekleyerek daha fazla kıdem tazminatı alma imkanı olabilir.
Kendi i̇steğiyle ayrılanlar nereye başvurmalı?
Kendi rızasıyla işten ayrılarak kıdem tazminatı almak isteyen çalışanlar, öncelikle işverenleriyle görüşmeli. Tazminat ödemesi işverenin onayı ve rızasıyla yapılacağı için karşılıklı anlaşma sağlanmalıdır. Bu süreçte hukuki bir anlaşmazlık durumunda ise arabuluculuk mekanizması devreye girebilir.