Davaların uzun sürmemesi gerektiğini söyleyen Adalet Bakanı Tunç: 'Geciken adalet adalet değildir'
© Esra BilginAdalet Bakanı
© Esra Bilgin
Abone ol
Yargı Reformu Strateji Belgesi üzerindeki çalışmalar hakkında bilgi veren Adalet Bakanı Tunç, suç işleyenin yanına kar kalıyor algısının ortadan kaldırılması gerektiğini vurguladı.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinde gerçekleşen İstanbul 2 Nolu Baro Genel Kurulu'nda konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin 4'üncüsünün hazırlıklarının yapıldığını, son şekli verildikten sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kamuoyuyla paylaşacağını ifade eden Tunç, şöyle konuştu:
"Orada, özellikle yargının günümüzdeki sorunlarını çözmeye yönelik çok önemli düzenlemeler olacak. Bir kere geciken adalet, adalet değildir. Davaların uzun sürmemesi lazım. Duruşmaların uzun günler verilerek aylar sonrasına bırakılmaması lazım, ara kararlarının çabuk tamamlanması lazım. Cevap beklenen yerler, gerek kamu kurumlarından, gerek bilirkişilerden, bunların sürelerinin net olması lazım. O süre içinde verilmemişse bunların yaptırımı olması lazım. Duruşma başladı mı karar verinceye kadar kesintisiz sürmesi lazım."
'Bu algıyı ortadan kaldırmamız lazım'
Tunç, "Ceza adalet sistemiyle ilgili, özellikle son günlerde gündem olan, suç işleyenin yanına kar kalmamasıyla ilgili bir algı, bunu ortadan kaldırmamız lazım." dedi.
Toplumdaki eleştirilere yanıt verdi
Yaptırım uygulanan sanığın cezasını çekerken bir daha suç işlemeyecek hale getirilmesi gerektiğini vurgulayan Tunç, cezaevlerinde ıslaha yönelik yapılan çok önemli çalışmalar olduğunu dile getirdi.
Tunç, toplumdaki eleştirilere de değinerek, "2 yılın altındaki suçlar bakımından da denetimli serbestlik süresinden yararlanabilmesi için belli bir süre cezaevinde kalabilmesiyle ilgili çalışmalarımız var. Bu sürenin takdiri, elbette milletvekillerimizin takdirinde." ifadelerini kullandı.
Darbe anayasasından kurtulmayla ilgili de mücadelemizi sürdürüyoruz
Tunç, "Türkiye'nin artık demokratik, katılımcı bir anayasaya sahip olması lazım. Bu anlamlı dönemde bir darbe anayasasıyla yolumuza devam etmek Türkiye'mize yakışmıyor. İnşallah darbe anayasasından kurtulmayla ilgili de mücadelemizi sürdürüyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı'mız bu konuyla ilgili de bir çalışma başlattı. Siyasi partilerle de görüşmelerini devam ettiriyor ve inşallah başarıya ulaşır." ifadelerini kullandı.
Anayasada bugüne kadar yüksek standartlı bir demokrasiyi yakalayabilmek, Türkiye'nin 10 yılda bir darbeyle, 10 yılda bir muhtırayla önünün kesilmesini önleyebilmek için önemli reformlar yapıldığını kaydeden Tunç, sessiz devrim sayılabilecek reformlara imza attıklarını belirtti.
Hak arama yollarını artıran önemli değişiklikleri hayata geçirdiklerini belirten Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Anayasamızı tümüyle vesayetçi ruhtan arındırabilmek yeni anayasayla mümkündür. Sadece darbeciler tarafından yazdırılmış olması bile anayasayı değiştirmek için yeterli bir sebeptir. Bunu ülkemiz başarırsa, geleceğimize, Türkiye Yüzyılı'nın başlangıcında bu uzlaşmayı sağlayabilirsek, büyük bir toplumsal sözleşmeyi kurmuş oluruz. Temel hak ve özgürlükleri öne alan, devletin görevlerini net şekilde ortaya koyan, her görüşün kendisini içinde bulduğu bir demokratik anayasayı bu millet hak eder ve millete olan bu borcumuzu da inşallah yerine getiririz."
Tunç, Yeni Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin mottosunu, hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen ve öngörülebilir bir adalet sistemi olarak koyduklarını söyledi.
Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı konusunda eleştiride bulunanların geçmiş hukuk tarihine bakması gerektiğini kaydeden Tunç, "Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde sokakların güvensiz olduğu yönünde bir algı oluşturmaya çalışanlara biz fırsat vermeyiz. Suç ve suçluyla mücadelede kararlılığımızı sonuna kadar sürdürürüz." dedi. Bakan Tunç, yargının hızlandırılmasıyla ilgili sadeleştirmenin yapılması gerektiğini belirtti.