Türkiye’nin kurucu partisine, çökmüş bir imparatorluktan bir cumhuriyet kurmuş partisine, "sabotaj partisi" demenin hadsizlik olduğunu savunan Özel, "Bir sabotaj partisi varsa, geldiği günden bugüne kadar, başta dış politika, terör ve ekonomi olmak üzere eline attığı her alanda bir yıkım yaşatmış olan Adalet ve Kalkınma Partisi, sabotaj partisinin ta kendisidir" dedi.
Özel, AK Parti'nin, dış politikada, Atatürk’ten bu yana gelen geleneksel dış politikayı, bölgede bütün komşularıyla ilişkiyi bozarak, tek bir dost bırakmayan bir parti olarak, Türkiye’nin itibarını sabote ettiğini ileri sürdü.
Sabotaj lafını en son ağzına alacakların, AK Parti'liler olduğunu iddia eden Özel, Türkiye Cumhuriyeti’nin iyi komşuluk ilişkilerini sabote edenlerin, sabotaj diye yakınmaya hakkının bulunmadığını belirtti.
Yapılan işin sabotaj değil, etkili ve memleketin faydasına muhalefet olduğunu ifade eden Özel şunları kaydetti:
"Donald Trump, dünyada hiçbir devlet başkanının hiçbir devlet başkanına yazamayacağı nitelikte, hakaretlerle dolu bir mektup kaleme aldı, bu mektubu 9 gün elde tuttular, yalayıp yuttular, sustular. Türkiye Cumhuriyeti’nin itibarını korumak anamuhalefet partisine düştü. Atatürk’ün, İnönü’nün, Ecevit’in koltuğunda oturanların, onların cesaretinin onda birini gösteremediği bir ortamda, sabote edilen, dinamitlenen bir şey varsa Türkiye’nin itibarıdır. Bunu sabote eden de Adalet ve Kalkınma Partisidir. Mektubu Amerikalılar servis etmiş, o mektubu iade etmediği, reddetmediği, cevap vermediği anlaşılmış. Mektubu yazana cevap vereceğine, bu mektuba niye cevap vermedin diyeni eleştiriyor. Akıl alır gibi değil".
