‘ANNİNG'İN SÖZLERİ ÇİRKİN'
Avustralyalı Senatör Fraser Anning'in, "Yeni Zelanda'daki saldırıların nedeni Müslümanların ülkeye göçü" sözlerinin "iğrenç ve patavatsızca olmaktan daha fazlası" olduğunu kaydeden uzman, "Bu ifade çok korkunç, hiçbir anlamı yok. Bu saldırı, bu cinayet, Avustralya'da doğan bir insan, beyaz Avustralyalı tarafından işlendi, bu yüzden radikalleşmenin kaynağı bu insan. Yeni Zelanda'da radikal İslam aşırılığı yok" ifadelerini kullandı.
Avustralyalı senatörün sözlerinin, Yeni Zelanda'da son derece olumsuz karşılandığını söyleyen Shaw, Christchurch saldırısının İslam karşıtı aşırılıkçılığın ortaya çıktığının belirtisi olduğunu belirterek, "Yeni Zelanda daha önce böyle bir şeyle karşılaşmamıştı" dedi.
‘ULUSU UYANDIRMAK İÇİN BİR SİNYAL'
Dünyanın diğer bölgelerindeki popülist göçmen karşıtı eğilimlerin politik anlamda Yeni Zelanda'da kendini göstermediğini dile getiren Shaw, "Ülkede rastgele ırkçılık eylemleri meydana gelmişti ama bu tür şeyler her zaman vardı. Sanırım biz muhtemelen bu tür olaylara çok küçümseyici yaklaştık. Cuma günkü olay, Christchurch'deki iki camiye yapılan saldırı, bu ulusun uyanması yönünde çok kaba bir sinyal oldu" ifadelerini kullandı.
‘MEVZUATTA DEĞİŞİKLİKLERE İHTİYAÇ VAR'
Yeni Zelanda'daki 'beyaz ırkın üstünlüğü hareketinin' tam da Christchurch'ta yoğun olduğunu ama önemli bir politik rol oynamadığını belirten Shaw, "Pek anlam veremediğim sebeplerden dolayı Christchurch bir nevi beyaz aşırılıkçılığın merkeziydi. Ama Yeni Zelandalıların büyük çoğunluğunun son Cuma gününe kadar ülkede bu tür örgütlü aşırılıkçılığın var olduğuna dair hiçbir fikri yoktu" dedi.
‘MÜSLÜMANLAR BİZİM İNSANLARIMIZ'
Christchurch'te yaşananların Yeni Zelanda toplumunu değişmeye zorlayacağını dile getiren uzman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Artık barışsever ulus olduğumuz, dünyanın kenarında olduğumuz, açık ve toleranslı olduğumuz konusunda kendimizi rahatlayamayız. Çünkü bu saldırıyı gerçekleştiren insan Avustralya'da doğup yaşadıysa da Christchurch'te, ülkemizde, istediğini hayata geçirmeye yardımcı olan bir çevreyi buldu".
"Saldırganın amacı toplumu bölmektiyse başarısız oldu" diye vurgulayan Shaw, "İslam merkezine 500 metre mesafede oturuyorum ve orada sürekli destek gösterileri yapılıyor. İnsanlar çiçek, yemek ve su getiriyor, topluluğa ve insanlarımıza sempati sözlerini dile getiriyorlar. Onlar Müslüman, ama öncelikle bizim insanlarımız ve yapmak istediğimiz şey, onlara desteğimizi ifade etmektir" diye ekledi.