Zirveyi ve liderlerin verdikleri mesajları Medya Günlüğü sitesinin yazarı ve analist Aydın Sezer ile konuştuk.
‘ERDOĞAN 1.5 AYLIK DÖNEMDE ORTAKLARIYLA SORUN YAŞAMAK İSTEMİYOR’
Aydan Sezer’e göre, zirvede üç lider de ‘büyük ölçüde aynı temelde duruyor’ görüntüsü sergiledi. Ancak Türkiye’de 31 Mart’ta düzenlenecek yerel seçimlere dikkat çeken Sezer, Erdoğan’ın İdlib başta olmak üzere Suriye’deki beklentilere hızla yanıt veremeyeceği bir ortamda, ‘ortaklarıyla’ sorun yaşamak istemeyen bir tutum takındığı görüşünü dile getirdi. Ancak Sezer, seçimler olmasa ve iç siyasetteki ortağı MHP lideri Devlet Bahçeli’nin ‘hassasiyet’ bulunmasa, Erdoğan’ın zirvede daha farklı konuları gündeme taşıyabileceği izlenimi edindiğini vurguladı:
‘ABD’NİN ÇEKİLMESİNİN SARKMASI, TÜRKİYE’YE YEREL SEÇİMLER ÖNCESİ TAMPON BÖLGE İÇİN BEKLENTİYE GİRMEMESİ İÇİN MESAJ’
Zirve sonunda Erdoğan’ın daha önce Rusya liderinin de ortaya attığı Adana mutabakatına yaptığı atfın önemine dikkat çeken Sezer, bu durumun, Türkiye’nin Suriye politikasının şekilleneceği temel bir başlangıç noktasına işaret ettiğini dile getirdi. Sezer’e göre bu çerçevede Şam ile iştigal artık bir ‘mecburiyete’ doğru gidiyor. Türkiye’nin Suriye’deki savaş öncesinde bu ülkeden PKK/YPG kaynaklı bir meselesinin bulunmadığını anımsatan Sezer, “(Sözü edilen) Bu ‘beka sorunu’ eğer varsa, bu bizim Suriye politikamızın sonucu olarak kendi kendimizin yarattığı bir sonuç olarak ortaya çıktı” anımsatması yaptı. Sezer, ABD’nin de çekilme meselesi için nisan ayını zikretmesinin ise Ankara’ya yerel seçimlere kadar Suriye ile ilgili beklentiye girmemesine yönelik bir mesaj olduğu görüşünde:
‘ASTANA SÜRECİNE SADECE ÇİN’İN KATILMASI GERÇEKÇİ OLUR’
Zirvede Putin, Astana sürecine gözlemcilik yapabilecek ülkeler bulunduğunu dile getirmişken, Sezer, olası katılım için Çin’i zikretti. Daha önce BAE, Irak ve Lübnan ile Suudi Arabistan ve Mısır’ın da isimlerinin geçtiğini anımsatan Sezer’e göre Rusya bu ülkelerin katılımlarını arzu etse bile Türkiye ve İran açısından ortaya ‘sorunlu’ bir tablo çıkar. Dolayısıyla bu ülkelerin katılımını ‘gerçekçi bulmayan’ Sezer, Suriye’nin yeniden imarı için olası katkıları ve Rusya ile paralel görüşleri itibarıyla Çin’in akla geldiğinin altını çizdi.
‘İRAN İLE DIŞ POLİTİKADA ORTAK ANLAYIŞ SAHALARI ARTIYOR’
Zirve sonunda Ruhani bir yandan “Suriye’de tek bir millet vak, iki millet değil” ifadelerini kullanıp diğer yandan ‘Suriye Kürtlerinin Şam ile uzlaşmasına” atıf yapmışken, Sezer’e göre İran ‘köklü dış politika geleneği’ ile pozisyonunu dile getirerek ağırlığını hissettirmeye özen gösterdi. İran’ın ABD destekli Kürt olgusuna dair endişeleri bulunduğunu anımsatan Sezer, Ruhani’nin bir yandan da ‘Türkiye’yi burada Suriye özelinde Esad üzerinden aynı noktada tutmaya çalışarak, beraber hareket etme arzusunu’ dile getirdiğini kaydetti. Sezer, son dönemde Türkiye ile İran dış politikalarında hakim olan ‘ortak anlayışa’ da atıf yaptı:
‘ZİRVEDE SURİYE DIŞINDA ORTAK ANLAYIŞ BENİMSENMESİ BİR İLK’
Ayrıca Soçi zirvesinde bir ilkin yaşandığını belirten Sezer, Rusya, İran ve Türkiye’nin Astana mekanizması doğrudan Suriye ile ilgiliyken, ilk kez ortak anlayış benimsemeye yönelik farklı konuları gündeme getirmiş olmalarına da dikkat çekti: