Sputnik'e konuşan Rus askeri uzman Viktor Murahovskiy'nin, 18 Eylül'de İl-20 uçağının İsrail uçaklarının Suriye füze savunma sistemlerinin hedefi haline getirmesi sonucu düşürülmesi konusunda değerlendirmelerde bulundu:
Ancak, bunun 'Ne yapmalı? Bu tür şeyler olabiliyor, şikayetçi değiliz' anlamına geldiğini düşünmek büyük hata. Aksine, bu vaka (Sovyetler Birliği dönemindeki Komünist Parti yöneticilerinden) L.M. Kaganoviç’in 'Her kazanın adı, soyadı ve unvanı vardır' ifadesinin son derece geçerli olduğu bir durum. Zira birincisi, burada hayatını kaybeden 15 askerimiz söz konusu. İkincisi, tesadüfler zinciri hangi şartlarda ve niçin gerçekleşti? Üçüncüsü de, bu tür kaza olasılıklarının ileriye dönük olarak sonsuza dek önlenmesi söz konusu.
Burada mesele şu ki Suriye savaşında gezegenimizin en güçlü askeri makinelerinden birkaçı doğrudan yer alıyor ve bunların her biri tamamen zıt hedefler peşinde. Bununla birlikte bu askeri güçlerde hayatını kaybeden asker sayısı düşük. Bu duruma nasıl gelindiğini herkes bilir. Rusya'nın moderatörü olduğu titiz ve acımasız bir koordinasyon ve karşılıklı anlaşmalar sistemi sayesinde. Suriye savaşı aslında yeni tarihin en kurallara göre yürütülen savaşı.
İsrail'in çıkarları da buna dâhil. Rusya'nın İsrail’in yanında olduğu durumların listesi son günlerde defalarca ortaya koyuldu, bunların arasında İran yanlısı güçlerin (İsrail’de 'militanlar' diye anılıyor) İsrail sınırına yakın bölgelerden çekilmesi için yaptığı arabuluculuk, Suriye’yle yapılan S-300 anlaşmasından, sistemin tüm İsrail topraklarını menziline aldığı için vazgeçmiş olması gibi yardımlar var. Liste uzun. Rusya uygulamada sonuna kadar İsrail’le olan ilişkilere önem verdiğini ve içinde bulunduğu durumu anlayışla karşıladığını gösterdi.
Fakat bu saygı ve çıkarlara gösterilen anlayış prensipte tek taraflı olamaz. Tek taraflı olmasınıni bunu ihlal eden tarafa zarar vermesi sadece biraz zaman alır.
Böyle bir gelişmenin İsrail için pek de hoş olmayacağı yönünde bir görüş mevcut. Bu nedenle İsrail için, kendi askerlerine Rusların hayatlarının korunması ve kendilerine tehdit oluşturabilecek kombinasyonlardan —sosyal ağlarda çok sayıda beğeni toplayacak olsa da- kaçınması gerektiğini izah etmek kritik bir önem taşıyor."