BBC Türkçe'nin aktardığına göre, "Türkiye'nin otoriter cumhurbaşkanı bir sorunla karşı karşıya olabilir" alt başlığı ile yayımlanan yazıda Meral Akşener'in cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki oyunun son anketlerde yüzde 20'ye yakın göründüğünü aktardı.
Economist, "popüler bir delifişek" ifadesini kullandığı CHP'nin adayı Muharrem İnce'yi de 'Muhafazakar seçmenle iletişim kurabilen ender laik politikacılardan biri' cümlesiyle okurlarına tanıttı.
Son aylardaki ekonomik gelişmeler sonucu piyasaların da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a güvensizlik duymaya başlamış olabileceği değerlendirmesi yazıdaki dikkat çekici bölümlerden biri oldu.
'İNCE, NAMAZ KILIYOR VE KAMUSAL ALANDA BAŞÖRTÜSÜNÜ DESTEKLİYOR'
Muhalefette yer alan partilerin ve cumhurbaşkanı adaylarının oy oranlarına ilişkin bilgiler de yazıda şöyle yer buldu:
"Cumhurbaşkanı'nın karşısındaki adaylar yaklaşan seçimlerde halen favori değiller. Ama bir ivme kazandıkları ve doğru adayları buldukları gözlemleniyor. Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) adayı olan Muharrem İnce popüler bir delifişek ve muhafazakar seçmenle iletişim kurabilen ender laik politikacılardan biri. Muhafazakar bir ailede dünyaya gelen İnce, namaz kılıyor ve kamusal alanda kadınların başörtüsü giymesini destekliyor ama bunun yanında arada bir içki de içiyor.
Emektar milliyetçi ve bir dönem içişleri bakanlığı da yapmış olan Meral Akşener, kendisini ve kurduğu İYİ Parti'yi belirsizlik içinden ulusal seviyeye taşıdı. Bir yıldan az bir süre önce kurulmuş bir parti için saygı uyandırıcı şekilde yüzde 10 barajının oldukça üzerinde bir seçmen kitlesi elde etti. Son anketler Akşener'in kendisini ise cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda, yüzde 20'nin üzerinde gösteriyor. Anketler Demirtaş'ın da çift haneli rakamlara ulaştığını ortaya koyuyor. Bu dış dünya ile sosyal medya ve avukatları aracılığı ile haberleşen biri politikacı için hiç fena değil.
'ZOR ZAMANLAR ORTAKLIK GETİRİR'
'PİYASALAR, ERDOĞAN'I MUHALEFETE TERCİH ETMİŞTİ, BU DEĞİŞMİŞ OLABİLİR'
Son aylara ilişkin ekonomik gelişmeleri ve verilerin de yer aldığı Economist makalesi şu cümle ile son buluyor:
"Her ne kadar baskıcı olsa ve çılgın ekonomik teorileri bulunsa da piyasalar her zaman Erdoğan ve partisini, dağınık bir muhalefete tercih etmişti. Geçen ay içinde bu da değişmiş olabilir."