Erdoğan'ın çağrısı ve Erdoğan afişleriyle yapılan çalışmalar seçim sonuçlarını etkiledi mi bilinmez ama, seçim sonuçlarında ırkçı parti AfD'nin aldığı oy oranı, ülkedeki ırkçılığın geldiği seviye açısından önemli bir gösterge.
Almanya Şansölyesi Angela Merkel'in partisi CDU/CSU yüzde 32.5 oy alırken, koalisyon ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD) ise yüzde 20'de kaldı. Koalisyon hükümetinde yer alan CDU/CSU ile SPD 2013'de yapılan son seçimlere göre oy kaybetti. CDU/CSU'nun oylarında yüzde 9 oranında düşüş oldu. SPD ise yüzde 5.7 oranında oy kaybederek İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra en düşük oyunu aldı. Irkçı parti AfD yüzde 13.5 oy alarak 3. parti konumuna gelirken, liberal FDP yüzde 10.5 oranında oy aldı. Seçimlerde, Yeşiller 9.5'li oy oranına ulaşırken, Sol Parti'nin oyları yüzde 9'da kaldı.
'IRKÇILIĞIN KURUMSAL OLARAK DEVAM ETTİĞİNİ SÖYLEYENLER HAKLI ÇIKTI'
AfD'nin aldığı oy oranının ülkede büyük bir şok yarattığını ifade eden Bağdat, ırkçı partinin yükselişinin Almanya'daki yankılarını şöyle anlattı:
"80 milyonluk Almanya'da ırkçı politikaları olan AfD, tarihinin en yüksek oyunu aldı. Almanya'da ırkçı söylemlerin yüzde 30'lara varan kabul görme verileri var. İkinci Dünya Savaşı'nın büyük ayıplarını tarihten silmeye çalışan, yüzleşen Almanya'nın, aslında yüzde 90 Hitler'i destekleyen insanlarla aynı olduklarını, ırkçılığın kurumsal olarak devam ettiğini, Almanların özellikle göçmenler yüzünden ırkçılaştığını söyleyenler haklı çıktı ve AfD'nin aldığı oy büyük bir şok yarattı."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Almanya'daki Türklere çağrısına da değinen Bağdat, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Almanya'daki Türklere yönelik 'Türkiye'ye istemeyen partilere oy vermeyin' çağrısından sonra Türkiye kökenlilerin oy vereceği ırkçı parti ve Türklerin kurduğu parti kaldı. Türklerin kurduğu partinin Erdoğan'ın resimleriyle kampanya yapması da ayıplandı ve komik karşılandı. Biz Ankara'da Putin'in ya da Esad'ın resimleriyle kampanya yapsak bizi döverlerdi. Burada dövmüyorlar ama iyi gözle de bakmıyorlar" dedi.
Aldığı yüzde 9.5'lik oy oranıyla koalisyon ortağı olacağı konuşulan Yeşiller Partisi'nin (Grüene) Eş Genel Başkanı Cem Özdemir'in, Türkiye'deki iktidarla kavgalı olduğuna değinen Bağdat, görüşlerini şu sözlerle dile getirdi:
"Cem Özdemir burada çok önemli. Olası bir koalisyonda Dışişleri Bakanı olma ihtimali belirdi. Bu çok heyecan verici bir durum. Cem Özdemir, Türkiye'nin bugünkü iktidarıyla kavgalı. Hedef gösterilmiş durumda. Merkel'in bir dahaki Türkiye ziyaretinde ya da Almanya — Türkiye ilişkilerinde Cem Özdemir'e muhtacız. Almanya'nın eski Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, Erdoğan'la tartışınca bazı ırkçı gruplar, Gabriel'in eşini tehdit etmişti. Cem Özdemir'in ise daha çok başının belaya gireceği belli. Ama Cem Özdemir, durmaya hiç niyeti olmayan bir demokrat."
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Gezi olayları sırasında eylemcilere yönelik söylediği 'Almanya'da bir araba yakın bakayım, başınıza ne gelir' sözlerini hatırlatan Bağdat, "Evet, burada bazı şeyler, Erdoğan'ın dediği gibi zor" dedi. Bağdat, Almanya'da bir kamu kurumundan Almanca konuşmadığı için kovulduğunu belirtirken, ülkede halen bastırılamayan bir ırkçılık olduğunu da dile getirdi. Bağdat'ın sözleri şöyle:
"Almanya dediğimiz ülkenin, Erdoğan'ı çok haklı çıkaran bir tarafı var. Erdoğan, Gezi olayları sırasında 'Almanya'da bir araba yakın bakayım, başınıza ne gelir' demişti. Burada G-20 protestoları sırasında arabalar yakıldı. Bu konuyu herhangi bir televizyon kanalında, panelde ya da gazete röportajında açtığım anda tepki görüyorum. Diyorum ki, 'G-20'de arabalar yakıldı. Bu insanlarla röportaj yapmak isterim. Bu konuyu konuşmayacak mıyız?' dediğimde, neredeyse 'Salondan çıksam iyi olacak' duygusu veriliyor bana. Evet, burada gerçekten bazı şeyler, Erdoğan'ın söylediği gibi zor. Bürokrasi çok zor. Zihniyet inanılmaz farklı. 8 aydır çocuğuna okul bulamayan bir mülteci gördüğümü, Almanca konuşmadığım için kamu dairelerinden bir tanesinden kovulduğumu, kendi içlerinde hâlâ bastıramadıkları ve tüketemedikleri bir ırkçılık olduğunu ve bu ırkçılığın yüzde 13.5'la meclise girdiğini söyleyebilirim."
"Buradaki AKP'li aileleri korumak bize düşer" diyerek sözlerini noktalayan Bağdat, şu ifadeleri de kullandı:
"Sol liderlerin de hataları var. 'Buradaki Türkler, Türkiye'deki seçimler için AKP'ye oy veriyor, ancak Avrupa'da demokrasinin nimetlerinden faydalanıp sol partilere oy veriyorlar. Gitsinler o zaman' gibi bir söylemleri var. Bu da bir ırkçılıktır. Buradaki AKP'li aileleri korumak bize düşer."