'ANTİ-DEPRESAN KULLANIMI TAVAN YAPMIŞ DURUMDA'
Ayata, tüm bu yaşanılan şiddet ortamının en büyük etkisinin güven kaybı olduğunu ifade ederek oluşturulan ihbar mekanizmaları ile insanların birbirine olan güveninin yıkıldığını belirtti. Ayata "Normal vatandaş bile komşusunun iftirasına uğramaktan korkuyor" dedi. Günlük hayatı endişe içinde yaşadığımıza dikkat çeken Ayata, ‘ Bu güvensizlik ortamında anti-depresan kullanımı tavan yapmış durumda' dedi.
Ayata, toplumun huzura kavuşması için iktidarın kutuplaşma siyasetine son vermesi gerektiğini söyleyerek, "Bir siyasi partinin görevi farklılıklarımızı uzlaştıracak bir zemin yaratmaktır. Farklılıklarımızı kutuplaşmaya götürmek değil' dedi. Ayata, iktidarın ise çoğunluğu yanında tutmak adına ötekileştirici ve ayrıştırıcı bir siyaset izlediğini sözlerine ekledi.
CHP'nin bu dönemde izlediği siyasete ilişkin de açıklamalarda bulunan ve CHP'nin hukuk ve laiklik vurgusu nedeniyle gayri- milli olmakla itham edildiğini belirten Ayata, "CHP terörle mücadelede sonuna kadar destek olmaya hazır. Çünkü CHP'nin terörle hiçbir bağlantısı yoktur. Siyasi iktidar bugün terör örgütü olduğu ortaya çıkanlarla çok yakın ilişkiler kurdu. Ve hatta bu yapılarla CHP'yi ‘laik' olmakla suçladılar. Aynı şekilde biz çözüm sürecini eleştirirken yine bizi çeşitli şeylerle itham ettiler. Şimdi geldiğimiz noktada o gün söylediğimizi tekrar ediyoruz. Ne yaparsanız yapın hukuk içinde kalın. CHP hukuk sınırları içindeki her mücadeleyi destekler" ifadelerini kullandı.