Rusya'nın Suriye'deki operasyonunun birinci yılı: Umudun döndüğünü gördük

Rus hava kuvvetlerinin desteğini alan Suriye ordusu son bir yılda birçok bölgeyi geri almaya başardı. Başarılar insani ve sosyal alanlarda da kaydedildi: Çatışma bölgelerine gıda ürünleri ve ilaçları taşıyan konvoylar gönderildi, Suriye ordusunun kuşatmasındaki bölgelerden sivilleri çıkarmaya yardımcı olan insani koridorlar oluşturuldu, başta Palmira olmak üzere birçok bölge mayınlardan temizlendi. Ama tüm bunlar ülkenin bulunduğu trajik durumun üstesinden gelmek için yeterli değil.

'RUSYA SAYESİNDE YALNIZ OLMADIKLARINI DÜŞÜNDÜLER'

Rusya'nın hava operasyonlarının Suriye halkına yansıdığını söyleyen SOS Doğu Hıristiyanları (SOS Chrétiens d'Orient) vakfından Benjamin Blanchard, "Suriye’nin batısında, hükümetin kontrolünde olan ve ulaştığımız bölgelerde değişiklikler gözlemliyorum. Umudun döndüğünü görüyoruz. Rusya’nın müdahalesi sayesinde durumun düzeleceği umudu var. Rusya sayesinde Suriyeliler yalnız olmadıklarını, terörle mücadelede büyük bir küresel gücün onlardan yana olduğunu düşünmeye başladı. Bu onlara, durumun iyileşebileceği yönünde umut veriyor" dedi.

İnsani yardım yoğun şekilde ulaşmasa da kurtarılmış bölgelerdeki Suriyeliler en azından rahat bir nefes alabilir. Maalesef, halen militanların kuşatmasındaki Halep sakinleri için aynısını söyleyemeyiz. Ama burada da, hükümet kontrolündeki bölgelerdeki durum, 'direnen' bölgelerdekinden çok farklı.

'İNSANLAR SOKAKLARA ÇIKIYOR, OKULA VE İŞE GİDİYOR'

Halep’in en azından batı mahallelerindeki yaşamın 'normal' sürdüğünü belirten Blanchard, "Üniversite çalışmaya devam etti, yıkılan okullar açıldı. Bazen daha güvenli yerlere tahliyelere ihtiyaç duyuldu ama silahlı grupların havan toplarından ve ‘cehennem toplarından’ sivillere yönelik son bulmayan saldırılara rağmen burada hayat her zamanki gibi devam etti. Halep sakinleri gerçekten de sokaklara çıkıyor, kafelere gidiyor, alışveriş yapıyor, üniversite ve işe gidiyor" diye konuştu.

Bu arada Halep’teki yaşamın normal rayına dönmesini engelleyen diğer bir durum da hayat pahalılığındaki ani artış. BM ve sivil toplum örgütlerinin kente ulaştırdığı gıda ürünleri yetersiz. Elektrik ve su sıkıntısı yaşanıyor. Militanların düzenli olarak tüm Halep’in suyunu ve elektriğini kestiğini ifade eden Blanchard, "Bu durumda vatandaşlar imkanlarına göre sorunu çözmeye çalışıyor. Aralarından zengin olanlar güçlü jeneratörler alarak elektriği başkalarına satıyorlar. Eğer daha az paranız varsa bir amperlik elektrik alarak sadece evinizi ışıklandırırsınız. Daha fazla imkanınız varsa 2-3 amper alıp buzdolabı ve interneti çalıştırırsınız" dedi.

'HALEP'E GİDEN RUS İNSANİ KONVOYLARI GÖRDÜK'

Kentte cami ve kiliseler gibi hayır kurumların yanında BM’nin Dünya Gıda Programı ve Dünya Gıda Bankası ajanslarının da faaliyet gösterdiğini belirten Blanchard, Rus ordusunun ülkenin kuzeyinde Türkiye’yle sınırdaki Ermeni köyü olan Kesab’a insani yardım ulaştırdığını belirterek, "Ayrıca Halep’e giden Rus insani konvoyları da gördük" dedi.

Suriye’de insani yardımın öncelikle cihatçıları ülkeden kovma biçimde tecelli etmesi gerektiğini kaydeden  Blanchard, "Devlet kontrolündeki bölgelerdeki insani durum mükemmel. İnsanlar hayatlarını yaşıyor, restoranlara gidiyor. Ama cihatçıların kontrolündeki bölgelerde katı şeriat kuralları işliyor ve bu normal hayatla bağdaşmıyor" ifadelerini kullandı.