Güvenlik ve enerji politikaları uzmanı Hasan Selim Özertem, Rusya'nın 30 Eylül 2015 tarihinde Suriye'de başlattığı hava operasyonlarıyla, sahadaki dengeyi önemli ölçüde değiştirmeyi başardığına ve yeni dengeler oluşturduğuna dikkat çekti. Özertem, Rusya'nın hava savunma sistemlerini de yerleştirmesiyle birlikte NATO konseptini de etkilediğini ve alana müdahalenin önüne geçen bir denge yarattığını belirtti.
Askeri zaferlerin henüz siyasi alana yansımadığını ifade eden Özertem'e göre, Rusya'nın önümüzdeki dönemde çözüm konusunda kritik bir rol oynaması muhtemel:
"Sahada siyasi dengeler açısından baktığımızda hala belirsizlikler devam ediyor. Askeri anlamda önemli bir başarı var ancak Cenevre'de devam eden görüşmeler veya yapılan son ateşkes anlaşmasına baktığımızda, askeri anlamda kazanılan zaferlerin siyasi alana henüz tahvil edilemediğini görüyoruz. Önümüzdeki dönemde Rusya'nın sahadaki pozisyonu ve üstünlüğüyle birlikte önemli bir aktör olarak uluslararası toplumca kabul edilmesiyle birlikte, siyasi çözümde de kritik rol oynaması muhtemel.
'NATO KONSEPTİNİ DE ETKİLEDİ'
Rusya'nın Suriye'deki operasyonlarının NATO'yu da etkilediğini dile getiren Özertem, Moskova'nın hava savunma sistemlerinin de yerleştirilmesiyle alana müdahalenin önüne geçtiğini kaydediyor:
"Rusya'nın başlatmış olduğu operasyonlar ve izlediği pozisyonlarla NATO'nun konseptini de etkileyen bir gelişmeye de neden olduğunu ifade edebiliriz. Özellikle S-400'ler ve S-300'lerin bölgeye yerleştirilmesiyle birlikte bölgede alan kontrolü ve alana müdahalenin önüne geçtiği bir denge de oluştu. Bu denge içerisinde Rusya bir yönüyle de askeri teknolojisini test etme ve dünyaya özellikle 2010 sonrasında oluşturmuş olduğu kapasiteyi gösterme fırsatı yakaladı."
Rusya'nın Ortadoğu'da önemli bir aktör olduğunu gösterdiğini, yeni ittifaklar yarattığını vurgulayan Özertem, operasyonların Körfez ülkeleriyle Moskova arasında da yeni bir diyalog dengesi oluşturduğuna işaret ediyor.
Körfez ülkelerinin Rusya'yı ‘Ortadoğu'nun geleceğinde var olma konusunda büyük sıkıntılar yaşayacak bir ülke' olarak tanımladığını ifade eden Özertem'e göre, bu ülkeler Rusya'nın başlattığı operasyonlarla birlikte, Moskova'yı daha sık ziyaret eder hale geldiler.