Çavuşoğlu'nun açıklamalarını değerlendiren Kadir Has Üniversitesi'nden Doçent Doktor Ahmet Kasım Han, olası bir Rakka operasyonu öncesi herkesin kendi pozisyonunu netleştirmeye çalıştığını belirtiyor. Gündemin sıcaklığına bakıldığında operasyonla ilgili pazarlıkların sürdüğünü görmenin mümkün olduğunu ifade eden Han, desteklenen taraflar ve bu tarafların rollerinin açıklığa kavuşmasını istediğini dile getiriyor.
Han'a göre Ankara, bir süredir tekrarladığı mesajı bugün Rakka operasyonunda YPG yerine ÖSO'nun yer alması için tekrar iletiyor ancak ÖSO'nun şu ana kadar gösterdiği performans ikna edici değil:
"Türkiye ÖSO'ya ağırlık verecek bir düzenlemeyi önceliklendiriyor. Bu önceliklendirmenin cari kabul görebilmesi için de alternatif olarak kullanılabilecek YPG'nin kullanımına onay vermeyeceğini net bir şekilde muhataplarına iletmeye çalıştığını düşünmek lazım. Bu normal bir çaba şu anki önceliklerin penceresinden baktığımızda. Ancak tabii ÖSO'nun şu ana kadar gösterdiği performans da göz önüne alındığında, hele kimi ÖSO unsurlarının Amerikalılarla beraber operasyon yapmama noktasında çok net bir çizgi çektikleri, başka ÖSO unsurlarının da Amerikalılar olmadan operasyon yapmama konusunda net tavır ortaya koydukları bir ortamda doğrusu ÖSO ile Amerika arasında bir koordinasyon sağlamak ve bu sağlanan koordinasyon üzerinden ÖSO'yu ABD'nin nezdinde YPG'yi replase edebilecek bir müttefik olarak konumlamak çok kolay bir iş gibi gözükmüyor."
ÖSO'nun ‘etkileyici' bir performans ortaya koymadığını, ABD'yi ikna etme açısından durumu zorlaştırdığını söylene Ahmet Kasım Han, YPG'nin ise tersine ABD ile oldukça iyi işleyen bir koordinasyona sahip olduğunun altını çiziyor. "Ancak iş Fırat'ın batısındaki YPG birliklerinin Fırat'ın doğusuna çekilmesi üzerinden tartışıldığı zaman manzara orada o kadar katı, sert olmayabilir. Nihayetinde Amerikalıların YPG-PKK ile işbirliği yapmalarının ana nedeni Rakka operasyonudur" diyen Han, YPG'nin Fırat'ın batısına geçmesinden ABD'nin memnun olduğunu düşünmediğini kaydediyor.
Ahmet Kasım Han'a göre ABD, artık YPG güçlerine daha güneyde ihtiyaç duymakta: "Azez-Cerablus koridorunun kapanması bağlamında önemliydi. Şimdi Türkiye zaten o işlevi kendisi bu işe sahip çıkarak bir kısım ÖSO birliğinin desteğini alarak yaratmaya çalıştığı bir meşruiyetle hallediyor. Dolayısıyla orada artık YPG varlığı, ABD'nin öncelikleri açısından çok önemli değil. Amerika aksine bugün, bu unsurların güneye doğru dönüp Rakka üzerinde baskı yaratmaya başlamasını arzu eder. Ayrıca Amerika'nın bir başka önceliği de NATO içerisinde müttefiki olan Türkiye'yle, Suriye'de sahadaki en kredibilite sahibi ittifakını kurduğu YPG-PKK arasında bir doğrudan çatışma çıkmamasıdır. Bu çatışmayı önleyecek olan her tür tedbir de Amerika açısından alınmaya değer. Bunlar içerisinde elbette bu birliklerin, Fırat'ın doğusuna geri çekilmeleri de var. Burada Amerikalıların YPG'yi ne kadar buna razı edebilecekleri, YPG'nin de artık Suriye'nin kuzeyinde kesintisiz bir kemer oluşturmayacağını anladıktan sonra Amerika'yla işbirliğinde neleri yapmaya hazır olup olmadığı üzerinden değerlendirilecek."
YPG'nin ABD'ye arkasını dönmeyeceğini ve Suriye'de belirli kazanımlar elde ettiğine dikkat çeken Han, olası Rakka operasyonunda Türkiye'nin yer almasının ise belirli problemler içerdiğine dikkat çekiyor:
"Bu noktadan sonra YPG ne yapacak? ABD'ye arkasını dönmek gibi bir şeyi yok. Halihazırda zaten Fırat'ın doğusunda da 600 kilometrelik bir Türkiye'ye sınırı olan araziyi de kontrol ediyor. Bu arazinin tamamı da üstelik öyle Kürtlerin çoğunlukta yaşadığı bir arazi de değil. Dolayısıyla belli bir getiriyi kazanmış durumda. Yalnız kalmayı da istemeyeceği için bence Amerikalıların müziğine oynamaya devam edecek YPG. Öte taraftan Türkiye'nin Rakka'ya doğru yürümesi meselesi gözüktüğünden daha problemli bir iş olduğu için ABD'lilerin de YPG'yle oynamaya devam edeceklerini değerlendirmekte bir abartı yok."
Ahmet Kasım Han, ABD'li yöneticilerin yaptıkları açıklamaların da bu tahmini kuvvetlendirici nitelikte olduğunu belirtiyor.