Vakfın faaliyetlerine diğer ülke öğrencilerinin de katılmasından övgüyle bahseden Erdoğan, bu desteğin alınmasının önemli olduğunu belirtti."Acaba niye PYD ve YPG'yi destekliyorlar? Şimdi biz tabii Amerikan yönetiminin PYD ve YPG'yi desteklemesini anlamakta zorlanıyoruz." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Niye? Diyorlar ki 'PYD ve YPG, DAEŞ'e karşı savaşıyor.' PYD ve YPG, DAEŞ'e karşı savaşıyor da El Nusra savaşmıyor mu? Ama sen El Nusra'yı terör örgütü olarak ilan ediyorsun, o zaman PYD ve YPG'yi, Türkiye'nin bir terör örgütü dediği bu örgütü niye terör örgütü olarak kabul etmiyorsun? Daha üç gün önce iki uçak dolusu silah, PYD ile YPG'ye indirildi. Nereye, Kobani'ye. Daha önce de yine Kobani boşaldığı zaman oradaki PYD ve YPG'li teröristlere üç uçak indirildi ve bunların yarısı DAEŞ'e gitti, silahların yarısı da PYD ve YPG'de kaldı. Sayın Başkan ile bunları konuştuk ama dinletemedik. Şimdi ne yazık ki yine aynı oyun oynanıyor. Buradan bir netice çıkmaz. Burada sadece kan kaybı olur."
'ABD'Lİ DOSTLARIMIZLA ORTAK BİR ANLAYIŞ BİRLİĞİNE VARAMIYORUZ'
"PYD ve YPG tarafından kontrol edilen bölgelerde etnik temizlik yapıldığı, insanların evlerinin, topraklarının, mallarının gasbedildiği, direnenlerin baskıya maruz kaldığı hatta katledildiği yönünde ciddi bilgiler geldiğini işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan" Ta Haseke'den batıya doğru. Bu durum, bölgede çok uzun yıllar sürecek sancılı ve kanlı bir dönemin altyapısının kurulmaya çalışıldığını işaret ediyor. Tabii biz güney sınırımız boyunca hangi örgüt tarafından olursa olsun bir terör koridorunun oluşturulmasına asla rıza göstermeyeceğiz. Hem kendi güvenliğimiz hem de Türkmen, Arap, Kürt, hangi etnik gruba mensup olursa olsun tüm kardeşlerimizin huzuru için buna müsaade etmeyeceğiz. Bu konuda maalesef Amerikalı dostlarımızla ortak bir anlayış birliğine varamıyoruz." diye konuştu.
'ABD'DEN AYNI YAKLAŞIMI BEKİYORUZ'
"Türkiye için açık bir ulusal güvenlik tehdidi olan bu kişi ve örgüte karşı Amerika'nın kendi mevzuatına uygun bazı adımlar atması aslında bizim aramızdaki stratejik müttefikliğin de bir gereğidir. ABD'nin ulusal güvenliği söz konusu olduğunda, 11 Eylül dahil, Türkiye her zaman üzerine düşeni fazlasıyla yapmıştır. Bugün bizim de aynı yaklaşımı beklemek en tabii hakkımızdır."
'GREEN KARTI İPTAL ETMEK ZORMU'
"(Gülen'in iadesi) Ben de senden terörist istiyorum. Milli Güvenlik Kurulumuzun stratejik belgesine kaydolmuş bir teröristi istiyorum. Ama siz hala direniyorsunuz. Neymiş? Mahkeme. Ne mahkemesi ya? Teröristin ne mahkemesi olacak ki? Bunun green kartı varmış. Vatandaşlıktan insanları çıkarmak bu kadar kolay da green kartı iptal etmek zor mu?"
'BAŞKANLIK SEÇİMLERİ NEDENİYLE TÜRKİYE'NİN HASSASİYETLERİNE DİKKAT GÖSTERİLMİYOR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'de kasım ayında yapılacak seçimler nedeniyle Türkiye'nin hassasiyetlerine yeteri kadar dikkat gösterilmediğini anlatarak, hem yönetim hem kamuoyu nezdinde FETÖ, PKK ve Suriye dışında Ermeni iddialarını da ihmal etmeden Türkiye'nin sesinin daha gür şekilde duyurulmasını istedi.
'SİYASET YAPIYORSAK DÜRÜST YAPACAĞIZ'
Kapsayıcılığı her zaman savunduklarını dile getiren Erdoğan, "Dünyayı aldatmaya gerek yok. İnsanlığı aldatmaya gerek yok. Siyaseti de yapıyorsak dürüst yapacağız, omurgalı yapacağız. 'Acaba şunu söylersem birileri incinir mi?' diye değil. Hak razı oluyor mu, buna bakacağız ve buna göre adımımızı atacağız. Bize yakışan bu." değerlendirmesini yaptı.
Türkiye'nin uluslararası alanda yaşadığı sıkıntılardan birinin bu duruşu olduğuna değinen Erdoğan, "Hatta hatta bazı dostlar bile gıyabımızda sırtımızı döndüğümüz zaman bunları konuşuyorlar; 'Ya Cumhurbaşkanı iyi güzel de işte o da çok dik gidiyor, çok sert gidiyor.' Hayır ya ben doğruyu söylüyorum." diye konuştu.