Gazetenin Türk istihbarat kaynaklarının açıklamalarına dayanarak verdiği haberinde aylardır Gülen cemaati mensuplarının hareketlerinin incelenerek anlamlandırılmaya çalışıldığı ortaya çıktı. Buna göre MİT, Fethullah Gülen'in aylar önce haki cübbesiyle yaptığı bir konuşmadan şüphelendi. Ayrıca FETÖ üyelerinin yaptığı kriptolu konuşmalar da kırıldı. Ancak tüm bunlara rağmen Türkiye'de darbe yapılabileceğine dair kesin kanıtlara ulaşılamadı.
Joe Parkinson ve Adam Entous imzalı haberde aktarıldığına göre MİT içindeki analistler Gülen'in vaazlerinde kullandığı kelimeler ve vücut hareketlerinde gizli mesajlar olup olmadığını inceledi. MİT tarafından izlendiklerini bilen FETÖ üyeleri, FETÖ üyesi olan tecrübeli askeri istihbaratçıların da yardımıyla iletişimlerini daha da gizli hale getirdi. FETÖ 2014 yılında ByLock adlı kriptolu mesajlaşma uygulamasını kullanmaya başladı. MİT tarafından keşfedilen ve kırılan bu gizli mesajlar sonrasında FETÖ üyesi olabilecekleri değerlendirilen 40 bin kişiyi tespit edildi. Bunlardan 600'ü üst düzey askeri yetkililerdi. Ancak Türk istihbarat kaynaklarına göre bu mesajlarda bir darbe planına rastlanamadı. byLock mesajlarının kırıldığı bahar aylarında bakanlıklar ilşe paylaşılınca FETÖ mensupları bunu öğrendi ve bu programı kullanmayı da bıraktı.
HAKİ CÜBBEDEN ŞÜPHELENDİLER
Mart ayında Gülen'in YouTube üzerinde haki yeşili renginde cübbesiyle verdiği vaazden şüphelenen MİT mensupları bunu da değerlendirdi ancak bir sonuca ulaşamadı. Geçtiğimiz Nisan ayında çıkan "Gülen, sohbetlerinde şifreli talimatlar veriyor", "Yeşil cübbe giymesi darbe talimatı mı?" gibi haberlere bir videosuyla yanıt veren Gülen, "Millet aklını böylesine kaybetmişse, zannediyorum tımarhanelerle bunların hakkından gelemezsiniz." demişti.
'İSTİHBARAT ZAFİYETİ' AÇIKLAMASI
Gazete ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başlattığı 'istihbarat zaafiyeti' tartışmasıyla ilgili olarak üst düzey istihbarat yetkililerinin şu sözlerine de yer verdi. "Bu istihbarat zafiyeti sadece MİT'in değil, tüm güvenlik kurumlarımızın sistemik bir zafiyetidir." ABD istihbarat örgütlerinin MİT ile ortak çalışması karşılıklı bir güvensizliğe dayanıyordu. ABD'nin Türkiye'deki iletişimi dinlemesinde subaylara değil, militanlara odaklanıldı. FETÖ'nün darbe planları fark edilemedi, sadece "siyasi bir huzursuzluk" olduğu sanıldı. WSJ'ye konuşan ABD'li yetkililer, Gülen'in takipçilerinin darbe girşimini katıldığından şüphelendiklerini, ancak Türkiye'deki birincil kaynaklara erişimleri olmadığı için bunu bağımsız olarak doğrulayamadıklarını belirtti.