Koalisyon için AK Parti ve CHP arasında görüşmeler sürerken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Yeni Şafak Gazetesi'ne konuştu. CHP lideri, "Erken seçim ihtimalini mümkün görüyor musunuz?" sorusuna, "Evet. Ben erken seçim ihtimalini daha yüksek görüyorum. Koalisyon için iyi niyetli atılmış adımlar var ama gerçekçi olarak baktığımızda bunun bazı zorlukları var" diye cevap verdi.
'CHP İÇİN ÇOK FAZLA ŞEY DEĞİŞMEZ'
Kılıçdaroğlu öngörüsünü ise şöyle anlattı: "CHP açısından çok fazla şey değişmez. Bazı anketler bizi bir puan artmış gösteriyor. Bir puan artar mı, bilmiyorum ama MHP oy kaybedebilir. Bu da hükümet kurma aşamasında biraz rijit davranmasıyla ilgili olabilir. Ama bence şöyle değerlendirmek en doğrusu; diyelim ki bir erken seçim oldu Adalet ve Kalkınma Partisi tekrar iktidar oldu. Tek başına iktidar olmak için 18 vekil eksiği var, bunu 25 sayı artırdı. Bu çoğunlukla dört yıllık bir iktidar çok zor olur ve bu muhalefetle götüremez. Karar veremez, Anayasa'yı değiştiremez, Kürt sorunu gibi devasa bir sorunu çözemez. Hele Ortadoğu'daki bu politika böyle devam ederse Türkiye çok daha büyük sorunlarla karşı karşıya kalır. O nedenle koalisyon gerçekten de çok sağlıklı bir çıkış yolu."
KOALİSYON İÇİN 'GÜVEN' VURGUSU
Kemal Kılıçdaroğlu'na göre "sağlıklı çıkış yolu" dediği koalisyon için "muhakkak" üzerinde durulması gereken öncelikler ise şunlar: "Eğer bir hükümet kurulacaksa, bu hükümet birinci olarak 'yüksek profilli' olmalı. İkincisi, dört yıllık süre için kurulmalı. Üç, samimi temeller üzerinde inşa edilmeli. Yani karşılıklı güven olması lazım. Eğer bu üç koşul birarada olmazsa bu hükümet başarısız olur, ne size fayda sağlar ne de bize fayda sağlar. Bunu Sayın Davutoğlu'na da söyledim, kendileri de hak verdi. Biz tabanımızı neden koalisyon kurduğumuz konusunda elbette ikna etmeliyiz. Kuşkusuz Adalet ve Kalkınma Partisi de kendi tabanını 'CHP ile neden koalisyon kuruyoruz' hususunda ikna etmeli.
'İNANMANIN ÖTESİNDE DİLİYORUM'
Kılıçdaroğlu'nun "Siyasal bir uzlaşının ortaya çıkabileceğine inanıyor musunuz?" sorusuna cevabı ise şöyle oldu: "İnanmanın ötesinde diliyorum. Böyle bir tablonun ortaya çıkmasını istiyorum ama çok zor olduğunu da biliyorum. Bunları söylerken Türkiye'nin içinde bulunduğu şartlara bakılırken 13 yıldır ülkeyi tek başına yöneten bir siyasi parti ve o iktidara muhalefet eden başka bir parti var. Bunlar biraraya gelip ülkeyi beraber yönetecekler. Gerçekçi olmamız lazım, bunun zorluğunu da düşünmemiz gerekiyor. Tabii ben arzu ederim. Demokrasilerde uzlaşı çok önemlidir. Siyasi partiler doğal olarak elbette farklı dünya görüşüne sahiptir, farklı kültürleri var. Dolayısıyla ülkeyi yönetme konusunda yüzde 100 koalisyon içinde bütün talepleri hayata geçirmek mümkün değildir. Ama uzlaşı kültürünü oluşturmak zorundayız."
Kılıçdaroğlu, "Peki Davutoğlu hükümeti kuramaz ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan görevi size verme gereği duyarsa görevi almak için Saray'a gider misiniz?" sorusuna ise, "Umarım beni Saray'a çağırmaz" diye cevap verdi.