Tatlının kıvamını 45 yıl önce babası tarafından bulunduğunu ve o dönem her şeyin el yordamıyla yapıldığını anlatan imalatçı Sami Kaya, işlemlerin eskiden taş fırınlarda odun ateşinde gerçekleştirildiğini ifade etti.
Tatlının asıl adının 'Kadı göbeği' olduğunu, ancak babasının Hayrabolu ilçesinde kent merkezine giderken ürünü sattığında ilçenin isminin bilinmesi için 'Hayrabolu tatlısı' olarak kullandığını anlatan Kaya, şunları anlattı:
"Bu tatlı, çok hassas çalışmanın ürünü. 45 yılın emeği ile buradayız. Tatlı için sabah çiğ süt alıyoruz, bu tatlı akşamdan kalan sütle bile yapılamaz. Bunu işledikten sonra peynir yaparız. Bu peyniri çekerek yumurta, irmik, un ve kabartma tozuyla karıştırırız daha sonra şeklini veririz ve fırına göndeririz. Bu sabah süt olarak imalathanemizde giren ürün, akşam Hayrabolu tatlısı olarak çıkar."
Kilogramı 20 liradan satılan tatlının yıllardır bölge halkının damak tadına hitap ettiğini ve tüm özel gün ve bayramlarda sofralardaki yerini aldığını aktaran Kaya, şöyle devam etti:
"Trakya'nın baklavası da tatlısı da budur. Tüm bayramlarda, düğünlerde bu tatlı tercih edilir. Hem insanların alıştığı bir tat hem de yufka ile yapılan tatlılarına göre daha kolay olduğu için sofralarda bizim tatlımız yer alıyor. Hafif bir tatlı bu, ağustosta da yesen insanı rahatsız etmez."