Türkiye ise Ukrayna krizine siyasi anlamda çok fazla müdahil olmadan ve Rusya ile ekonomik ilişkilere zarar vermeden, Kırım bölgesinde başta turizm olmak üzere çeşitli alanlarda yatırımlar gerçekleştiriyor. Türkiye'nin Rusya ile ekonomik ve siyasi alanlardaki işbirliği de devam ediyor.
Kırım ekseninde son 1 yılda yaşanan gelişmeleri ve bunların siyasi dengeler üzerindeki etkilerini, CRM Danışmanlık Genel Direktörü Volkan Nurettin Korkmaz ile konuştuk.
Kırım'ın Rusya'ya bağlanması sizce Rusya ve Türkiye ile Karadeniz ülkeleri arasında nasıl bir etki yaratır?
Karadeniz'de hepimizin ortak çıkarları var. Rusya ve Türkiye, Karadeniz'in güvenliği ve istikrarı için çok iyi çalışmalar yapmıştır. Kırım'ın Rusya'ya katılmasının şöyle bir etkisi var: Kırım'ı kontrol eden ülke, bütün Karadeniz'i kontrol eder. Kırım'ın jeopolitik ve ekonomik durumu, hava ve deniz operasyonları açısından bir derinlik kazandırır. Kırım'ın Rusya topraklarına dahil olması, Rusya'ya otomatik olarak Karadeniz'i kontrol etme, etki altına alma imkânı sağlar.
Kırım'ın durumu nedeniyle Batı ve Rusya arasında bir kutuplaşma var. Sizce Kırım'ın durumu, Rusya ve Batı işbirliğini nasıl etki eder?
'TÜRK ŞİRKETLERİ KIRIM'DA CİDDİ TURİZM YATIRIMLARI YAPIYOR'
Türkiye'nin Kırım'daki gelişmeler karşısındaki ekonomik stratejisi nedir?
Kırım'la ekonomik etkileşimimizin hacmi küçük. Bu hacmi arttırmak için turizm yatırımları yapılıyor. Ciddi bir şekilde Kırım'daki otel satışı, yatırımcı aranması konusunda yetki almak üzere, Karadeniz turizm sektöründe Kırım'ın geliştirilmesi için çalışmalar yapılıyor. Devlet stratejisinin turizme yönelmesi için, ayrıca bir politika üretilmesi amacıyla görüş paylaşımına yönelik bir kongre düzenleme planları var. Putin ve Erdoğan da bizzat bir işbirliğini yönetiyor.
ABD'nin en büyük korkusu, Rusya ve Türkiye'nin ittifak yaparak daha büyük bir güç haline gelmesi. Siz Türkiye ve Rusya ilişkileri hakkında ne düşünüyorsunuz?
ABD'nin de AB'nin de en çok korktuğu, onların gözünde kale olan ülke, şu anda Türkiye. Çünkü Türkiye öyle bir konuma sahip bir ülke ki, hangi tarafta yer alırsa dengeleri değiştirebilecek kapasiteye sahip. Şu anda Rusya Devlet Başkanı Putin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan arasındaki yakınlaşma, stratejik olarak işbirliğine gidilmesi, olumsuz kampanyaların en büyük nedeni. Bu arada devlet politikaları birleşirken, halklar da birleşti. O nedenle Türkiye'den giderek Rusya'da iş yapacak yatırımcıların ya da oradan Türkiye'ye gelerek iş yapacak kişilerin, ticaret yapmasını ne kadar kolaylaştırırsak bu ittifak daha da gelişecektir. Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı gibi çok daha fonksiyonel, verimli ve belirleyici yönü konusunda ortak projeler, politikalar, stratejiler üretebiliriz. Bu yönde bir adım atmamız gerektiğini düşünüyorum.
