Rusya, NATO'nun Rus toprakları üzerinden Afganistan'a askeri gereç sevk etmesini sağlayan izni iptal etti. Rusya Başbakanı Dimitriy Medvedev tarafından 18 Mayıs günü imzalanan kararname uyarınca, NATO'nun Afganistan'a askeri teçhizat ve mühimmat göndermek için Rus topraklarını kullanmasına bundan sonra izin verilmeyecek.
Rusya ve NATO, Afganistan'a askeri gereç transiti konusundaki anlaşmayı Nisan 2008'de imzalamıştı. Rusya, anlaşma gereği NATO'ya hava sahasını ve Ulyanovsk üssünü açmıştı.
13 yıl önce 50'den fazla ülkenin katılımıyla NATO'ya bağlı Uluslararası Güvenlik ve Destek Gücü (ISAF) ise ‘Kararlı Destek' misyonuna dönüşerek, Afgan güçlerine eğitim, danışma ve yardım hizmeti vermek için ülkede kalmaya devam ediyor.
Peki Rusya'nın Afganistan misyonu için NATO'ya verdiği transit iznini sonlandırması, bölgedeki istikrarı nasıl etkileyecek? Rusya'yı böyle bir adım atmaya iten faktörler neler?
Afganistan uzmanı araştırmacı ve yazar Esedullah Oğuz, Rusya'nın kritik kararının nedenlerini ve olası sonuçlarını Sputnik ajansına değerlendirdi.
'RUSYA KENDİSİNİ İKİ CEPHEDE SIKIŞTIRAN BATI'YA ZORLUK ÇIKARMAK İSTİYOR'
Rusya, NATO'ya verdiği Afganistan'a askeri gereç ve teknoloji transiti iznini sonlandırdı. Sizce bu adım bir sürpriz mi? Moskova'nın kararının arkasındaki nedenler ne olabilir?
Rusya 2001'de Batı ile Afganistan'da teröre karşı işbirliğine başladığında, ortada Ukrayna krizi yoktu. Rusya'nın hemen yanı başında bir terör sorunu başgöstermişti ve o sırada ABD ile işbirliği yapmak, Rusya'nın çıkarınaydı. Rusya'nın amacı, ABD'nin Afganistan'da ortalığı temizleyip bölgeden çekip gitmesiydi. Bu yüzden Rusya, ABD ve NATO güçlerinin transit geçiş için kendi topraklarını ve üslerini kullanmasına izin vermişti.
Orta Asya'nın güvenliğinin tehlikeye girmesi, Rusya'ya 1990'lı yıllarda Tacikistan ve ardından Çeçenistan'da İslamcılarla yaşadığı acı deneyimleri anımsatıyor olmalı. Bu yüzden Rusya tedirgin. Moskova'nın bir başka tedirginliği ise Batı'nın Ukrayna'yı Rus etkisinden koparmak için çabalıyor olması. Rusya her iki cephede de kendisini Batı tarafından sıkıştırılmış hissediyor, bu yüzden o da Batı'ya zorluk çıkarmaya çalışıyor.
'MOSKOVA BATI TARAFINDAN KUŞATILDIĞINI HİSSEDİYOR'
Rusya'nın bu kararı almasında, NATO'nun Ukrayna krizi nedeniyle Rusya ile olan fiili işbirliğini dondurması da etkili olmuş mudur?
Kuşkusuz Ukrayna krizi, Batı ile Rusya arasında birçok alanda süren işbirliğinin sonunu getirmiş durumda. Rusya gerek batıda gerekse doğuda kendisini Batı tarafından kuşatılmış hissediyor. Orta Asya ve Afganistan'daki Amerikan ve NATO askeri üsleri, Ukrayna'nın Batı ile bütünleşme çabaları, Rusya'yı çok rahatsız ediyor.
'BATI AFGANİSTAN'DAKİ GÖREVİNİ YERİNE GETİREMEDİ'
Afganistan'ın istikrar ve güvenliği, bu gelişmeden nasıl etkilenir?
'NATO'NUN VERDİĞİ EĞİTİM AFGANİSTAN'IN İHTİYACINI KARŞILAMIYOR'
Afganistan'ın güvenliğini artık yabancı askerler değil, yerli güçler temin ediyor. Sizce Afganistan bu süreci iyi yürütüyor mu? ABD ve NATO ülekeri, yeni süreçte Afganistan'ın ihtiyaç duyduğu eğitim vb. desteği sağlayabiliyor mu?
Afgan güvenlik güçleri bu yılın başıdan itibaren ülkedeki güvenlik sorunlarıyla kendileri ilgilenmeye başladılar, yani artık yabancı güçler, Afgan operasyonlarına katılmıyor. Afgan ordusu tüm eksikliklerine rağmen şu ana kadar Taliban ve diğer muhalif güçlere karşı iyi bir sınav verdi. Onlara karşı başarılı bir mücadele sürdürüyor. Ancak dışarıdan yardım almadan bunu uzun bir süre sürdürmesi mümkün değil. Afganistan'da şu anda yaklaşık 12 bin civarında Amerikan ve NATO askeri bulunuyor. Bunların öncelikli görevi, Afgan güvenlik güçlerini eğitmek. Ama Batı'nın verdiği eğitim, Afganistan koşullarına pek uygun değil. Afganlar 35 yıl boyunca gerilla yöntemiyle savaşan bir halk, oysa NATO ve Amerikan eğitmenleri, Afgan askerlerine gerilla eğitimi değil, düzenli orduya özgü eğitim veriyor ki bu da sahada pek işe yaramıyor.
Şu anda Afgan ordusunun karşısında savaşan düzenli bir ordu yok, aksine gerilla taktikleri ve vur-kaç metodu ile savaşan militanlar var. NATO ve Amerikan ordusunun Afganistan'da Taliban karşısında başarılı olamamasının temelinde yatan da bu. Yani düzenli ordu, gerillalarla savaşmaya çalışıyor, ama başaramıyor. NATO ve ABD, Afgan ordusuna gerekli eğitimi verir ama verilen eğitim, Afganların ihtiyacını tam olarak karşılamıyor maalesef.
'AFGANİSTAN'DAKİ KARIŞIKLIKTAN İLK ÖNCE RUSYA ZARAR GÖRÜR'
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin daha önce birçok kez, Afganistan'da durumun istikrarsızlaşması halinde Rusya'nın ve Kollketif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün desteğinin devreye girebileceğini söyledi. Rusya'nın Afganistan'ın güvenliği konusundaki hassasiyetini nasıl değerlendiriyorsunuz?
'RUSYA, MERKEZİ HÜKÜMETE DESTEK VERMELİ'
Rusya, Afganistan'ın güvenliğine nasıl katkı sunabilir?
Komşu ülkelerin Afganistan'ın içişlerine karışması, işleri içinden çıkılmaz hale getirebilir. 1990'lı yıllardaki Afgan içsavaşında her komşu ülke taraftı ve belli bir savaş fraksiyonunun arkasında yer alıyordu. Rusya, Özbekistan, Tacikistan, İran, Hindistan ve Türkiye Kuzey İttifakı'nın arkasında yer alırken Pakistan, ABD, Suudi Arabistan ve BAE Taliban'ı destekliyordu. Ülke, resmen olmasa bile fiilen ikiye bölünmüş, birçok terör örgütünün üssü ve yuvası haline gelmişti. 11 Eylül, Afganistan'da planlanmış ve bu ülkeden sevk ve idare edilmişti.
Aynı hatayı tekrarlamamak için başta Rusya olmak üzere Afganistan'ın tüm komşuları, bu ülkenin içişlerine karışmama konusunda kendi aralarında bir konsensüs sağlamalıdır. Birçok yerde ifade ettiğim gibi, Afganistan'daki ateş, dışarıdan getirilip üzerine dökülen benzinle alevleniyor, kendi haline bırakıldığı takdirde ateş kendiliğinden sönecektir.
Rusya, Afganistan'da barışın ve kalıcı istikrarın sağlanmasından yanaysa, öncelikle Pakistan ve İran'a, bu ülkedeki hiçbir fraksiyonu el altından desteklememe konusunda baskı yapmalıdır. Rusya, Afganistan'ın güvenliği konusunda kaygılanmakta haklıdır, zira işler ters giderse bundan en fazla zarar görecek ülke, muazzam bir müslüman nüfusu barındıran Rusya'dır.
'AFGANLAR RUSLARIN YAPTIĞI YOLLARI MİNNETLE ANIYOR'
ESEDULLAH OĞUZ KİMDİR?
1968 yılında Afganistan'da doğan Esedullah Oğuz, Sovyet işgali yüzünden 1982 yılında ülkesinden ayrılarak ailesiyle Türkiye'ye yerleşti. 11 Eylül 2001 olaylarından sonra Alman ordusuna Afganistan ve Orta Asya danışmanı olarak giren Oğuz 2004-2007 yılları arasında binbaşı rütbesi ile Alman ordusu bünyesinde Afganistan'da görev yaptı. Esedullah Oğuz'un Afganistan ve Orta Asya konusunda 4 kitabı ve 500'ü aşkın kapsamlı makalesi bulunuyor.