'Türkiye, Şanghay Beşlisi'nin en iyi ortağı olabilir'

Türkiye'nin son enerji politikalarıyla ilgili konuşan TOBB Enerji Meclisi Başkan Vekili Alpay Ünal, "Türk Akımı'yla ilgili bir niyet ortaya konulmuş. Bunun geri dönüşü olmaz. Çevremizdeki bütün gazların dağıtımı ülkemiz üzerinden gerçekleşecek. Bundan daha güzeli olabilir mi?" dedi. Türkiye'nin enerjide Rusya'ya bağımlı hale geleceği eleştirilerine katılmadığını kaydeden Ünal, bağımlılığın tek taraflı değil iki taraflı olacağını da vurguladı.

"ENERJİDE SERBESTLEŞME KALİTEYİ GETİRİR"

Türkiye'de son on yıla bakıldığında enerji piyasasında serbestleşmenin görüldüğünü belirten Alpay Ünal, "Avrupa'da serbestleşme çok daha önce, 1985 ila 1990 arasında tamamlanmış. Ama Türkiye'de serbestleşmenin önü hep tıkanmış. Son 10 yılda özellikle de son 4-5 yılda bir hızlanma ve tamamlanma sürecine girildi. Enerji piyasasında serbestleşme aslında tüketiciye doğrudan kalite, fiyat indirimi ve benzeri olarak yansıyor ve  yansımaya da devam edecek. Bu sürecin sonunda daha rekabetçi tüketici lehine bir piyasa oluşacak" diye konuştu.

"BORU HATLARI BARIŞIN DA SİMGESİDİR"

Türkiye'nin boru hatlarına ilişkin projelerinin tümüyle arz güvenliği ve arz çeşitliliği açısından önemli olduğunu vurgulayan Alpay Ünal, TANAP, Türk Akımı, Kuzey Irak boru hatlarının aslında bir barış projeleri olduğunu söyledi ve "Bir yerden bir yere boru hattı varsa bence o aynı zamanda bir barış elidir, barışın da simgesidir. Bu açıdan çok önemli olduğunu düşünüyorum" dedi. 

"RUSYA İLE ÇOK AYRI BİR ÜLKE DEĞİLİZ"

Ünal, AB ile yaşanan krizin ardından Rusya'nın Güney Akım projesini iptal ederek rotasını Türkiye'ye çevirmesini şöyle değerlendirdi:  "Ticarette duygusallık muhakkak olur ama ben Rusya'nın ilk etapta çok ticari davrandığını düşünüyorum. İkinci etapta ise Avrupa'ya, Amerika'ya rağmen Rusya'ya gösterdiğimiz yakın dostluk ve barış elini gördüklerini sanıyorum. Bu proje bizim açımızdan da Rusya açısından da çok önemli. Malum nükleer santrali de Rusya ile birlikte yapıyoruz. Aslında biz artık Rusya ile çok ayrı bir ülke değiliz. Türkiye'nin şu andaki en büyük yatırımları nükleer santral yatırımı. Artık Rusya ile dostluğumuzun, kardeşliğimizin tartışılmasının yersiz olduğunu düşünüyorum."

TÜRKİYE AB'DEN VAZGEÇEREK ŞANGHAY BEŞLİSİ'NE Mİ GİRMELİ?

Türkiye'nin artık Balkanlardan Afrika'ya kadar birçok ülke için önemli bir ülke haline geldiğini kaydeden Ünal, bunu tüm dünyanın gördüğünü söyleyerek şunları ekledi: "En son ambargo olayında Rusya da yanında kimin olup, kimin olmadığını çok net olarak gördü. O yüzden bu açıdan baktığımızda Rusya'nın hem coğrafi hem de güvenilirlik açısından en yakın dostunun Türkiye olduğunu düşünüyorum. Türkiye ile birlikte hareket ettiği nokta da ben Şanghay Beşlisi içinde aynı şeyi söylüyorum; Şanghay Beşlisi'nin de en iyi ortağı olabilecek ülke bizizdir."

Alpay Ünal, "Size göre Türkiye AB'den vazgeçerek Şanghay Beşlisi'ne mi girmeli?" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "AB'den vazgeçmek anlamında değil ama eğer tabiri caizse bıçak kemiğe dayandığı nokta derler ya o noktaya gelebiliyorsak da Şanghay Beşlisi'nde de yer alabiliriz bence. Neden olmasın? Bugün yapalım demiyorum ama eğer 5-10 yıl içerisinde AB'ye giremiyorsak, bundan sonra da ‘giriyoruz' ya da ‘gireceğiz' düşüncesinin yer almasını doğru bulmuyorum."

"FÜZE İHALESİNDE RUSYA İHTİMALİ ORTADAN KALKMADI"

Ünal, kamuoyunda çok tartışılan uzun menzilli hava savunma sistemi ihalesinde de dördüncü çıkmasına rağmen Rusya'nın şansının hala olduğunu savunarak Çin, Fransa-İtalya ortaklığı, ABD ve Rusya'nın ihalede ilk sıralarda yer aldığını anımsattı.

"TÜRKİYE, TÜRK AKIMI'NDA SÜRECİ AĞIRDAN ALMIYOR"

Alpay Ünal, Türkiye'de Türk Akımı projesine yönelik sürecin ağırdan ele alındığına yönelik görüşlere katılmadığını da vurguladı şunları aktardı:  "Bizim amacımız Türkiye'yi enerji koridoru ve enerji üssü yapmak. Bu hedef doğrultusunda geri adım atmak ya da ağır hareket etmek bizim en son tercihimiz olur. Malumunuz Türkiye'de de bürokratik işlemler yavaş ilerliyor. Biz nükleer santral projesinin de hızlandırılmasını istiyoruz. Fakat problemler ancak kanun çıkarılarak çözülebiliyor. Şu anda kanun metinleri var nükleer santrallerle ilgili Meclis'ten geçiremiyoruz. Bu projelerin bizim ülkemiz açısından ne kadar önemli olduğunu biliyoruz.O yüzden kasıtlı bir geciktirme söz konusu olamaz."

"TÜRK AKIMI'NDA GERİ DÖNÜŞ OLMAZ"

Alpay Ünal, Türk Akımı projesinde geri dönüşün olamayacağını da ifade ederek, şöyle konuştu: "Arz çeşitliliği oluyor, arz güvenliği oluyor, başka noktalara satışı da rahatlatıyor. Biz şu anda biliyorsunuz gemilerle LNG transferi yapan bir ülkeyiz. Bunun da maliyetiyle boru hattı arasında çok fark var. Boru hattı her zaman yatırım olarak pahalı ama gaz olarak daha uygun. LNG santral projemiz de olacak. Şu anda gelen gazı LNG'ye çevirip gemilerle başka Akdeniz ülkelerine satışıyla ilgili çalışmalar da yapılıyor. O yüzden bu projenin bize katma değeri çok büyük olacak. Nükleer santral, TANAP ve Türk Akımı projelerinin Türkiye'nin büyümesine çok katkısı olacak. Türk Akımı projesiyle ilgili niyet belli, imza atılmış, bunların geri dönüşü olmaz."

"ENERJİDE BAĞIMLILIK İKİ TARAFLI OLUR"

Bu projelere ilişkin olarak 'Türkiye enerjide Rusya'ya bağımlı ülke haline geliyor' şeklindeki eleştirilere katılmayan Alpay Ünal, Türkiye'nin Irak, TANAP projeleri olduğunu da belirterek çeşitliliğin sağlanmış olduğunu belirtti ve "Bu ülkelerin en büyük gelir kaynakları doğal gaz. Biz  tüketici, iletici ve satıcıyız. Yani bizden sonrası da var. Politik bir nedenle bu hat yarın kapatılırsa kayıp tek taraflı değil, iki taraflı olur. Türk Akımı projesinin hem siyasi hem uluslararası, hem de maddi anlamda gelir getirecek bir organizasyon. Türkiye için çok büyük bir adım olacak" dedi.