ABD’nin, terör örgütü IŞİD ile mücadele edecek Özgür Suriye Ordusu birliklerinin eğitilmesi programını koordine etmesi için Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan’daki kamplara 400 asker göndereceği bildirildi.
ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi David Rubinstin ve Tümgeneral Michael Nagata, Türkiye’de Suriye muhalefeti temsilcileri ve sivil toplum liderleri ile bir dizi görüşmede bulundu. Öte yandan Wall Street Journal’ın haberine göre, “ABD, kontrol ettiği Suriyeli muhalif birliklere yeterince eğitim ve silah sağlamadığı sürece, Suriye’deki aktif eylemlerini erteleyecek” ve şu anda başlıca hedefi, “çabalarını Irak’ta IŞİD’e karşı mücadeleye yoğunlaştırmak”.
Böylece bölgede önemli gelişmelerin kapısı aralanıyor. Birincisi, ABD, IŞİD’e karşı mücadeleyi zamana yayarak bu süreci aslında kırpmış oluyor. İkincisi, Kürt cephesini IŞİD’e karşı mücadele hattı (Irak’ın kuzeyi, Türkiye’nin güneydoğusu, Suriye’nin kuzeyi) boyunca uzatarak öncelikle Türkiye için “saatli bomba” kuruyor. Aslında ABD, IŞİD’i Irak’tan Suriye’ye doğru kovalıyor. Öte yandan Türk basını, ülkede “uyuyan” IŞİD hücreleri hakkında haberlerle dolup taşıyor. Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye ve Irak’ta IŞİD saflarında 600’den fazla Türk vatandaşının savaştığını açıkladı. Daha öncesinde Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, IŞİD ile bağlantısı bulunan 2760 kişinin tutuklandığını duyurmuştu.
Bu bağlamda Ankara, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ifadesiyle, “mültecilerin Türkiye’ye gelmemesi” için yeniden Halep üzerinde uçuşa yasak bölge oluşturulması teklifine döndü. Bunun dışında Türkiye, ülkeye IŞİD militanlarının girişini engellemek için Suriye sınırı boyunca güvenlik bölgesinin genişletilmesi projesini kabul ettirmeye çalışıyor ancak şimdilik bu konuda başarısız. Ancak İngiliz Conversation gazetesinin yazdığı gibi, “Kürt krizi, şimdi IŞİD’in kontrol ettiği arazi ile sınırlı değil, zira Türkiye yönetimi, kendisini nişan alan PKK ile resmi müzakereler yürütüyor”. PKK’nın önde gelen liderlerinden Cemil Bıyık, 2013 sonlarında, Ankara’yı şu sözlerle uyarmıştı: “Türkiye’nin Suriye’de Kürt karşıtı güçlere desteği, PKK’yı Türkiye’de isyan başlatmaya, ülkeyi Irak veya Suriye’ye dönüştürmeye zorlayabilir.” Bu gelişmeler, Türkiye’yi kurulan “tuzaklardan” kurtulmak için Irak ve Suriye’de daha dengeli bölgesel politika izlemeye zorluyor.
Moskova’da, 27-29 Ocak tarihlerinde, Suriye müzakereleri yapılacak. Rusya’nın BM Daimi Temsilci Vitaliy Çurkin, bu müzakerelerin, “Şam ve muhalefet arasında eşit şartlarda doğrudan diyalogun başlaması için eşsiz bir fırsat” olduğu görüşünde. Diplomat, Moskova görüşmelerine katılmama kararı alacakların, “konumlarını kaybedeceklerini” vurguladı. Yani Ankara için Moskova’da sözünü söylemenin zamanı geldi.