Amasra Amartis Antik Kenti'ndeki kazılarda Yunan mitolojisinde "gözlerine bakanı taşa çeviren, yılan saçlı, keskin dişli dişi canavar" olarak bilinen Medusa'nın ender görülen gülümseyen figürü ortaya çıkarıldı. Figür heyecanlandırırken Bartın Üniversitesi Arkeoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam, "Medusa düşmanı korkutmak amacıyla sembolleşmiş bir figürken, bizim Medusa'mızın, tıpkı bir Eros gibi, küçücük bir çocuğun yüzü gibi ve gülümser vaziyette yapılmış olması bizleri heyecanlandırdı" dedi.
Medusa
Karadeniz Bölgesi'nde mermerden yapılmış en anıtsal yapı
Çalışmalar hakkında bilgi veren Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam, Kum Mahallesi'nde okul inşaatı sırasında 2017'de tarihi kalıntılara rastlanmasının ardından koruma altına alınan bölgede 2022'den bu yana devam eden kazı çalışmalarında stoa yapısının ortaya çıktığını ve Roma dönemine ait yapıyı tamamen ayağa kaldırmak için restorasyon çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Geçen yıl ayağa kaldırılan 3 sütunun ardından yıl sonuna kadar 4 sütunun daha ayağa kaldırılacağını anlatan Çam, yapının, Karadeniz Bölgesi'nin mermerden yapılmış en anıtsal yapısı olduğunu ve antik kentin de görkemini gözler önüne serdiğini vurguladı.
Medusa
Medusa'nın ender görülen gülümseyen figürü şaşırttı
Çam, stoa yapıya ait 9 metre yüksekliğindeki sütunların üzerine konumlandırılan tavan kasetlerinin üzerinde Yunan mitolojisinde "gözlerine bakanı taşa çeviren, yılan saçlı dişi canavar" olarak bilinen Medusa'nın ender görülen gülümseyen figürüne rastlanılmasının da özel bir durum olduğunu dile getirdi.
Alanda önceki yıllarda yapılan çalışmalarda Büyük İskender başı, Nymphe (su perisi), Lares (ev tanrısı) heykelleri ile amulet (tılsımlı muska), farklı dönemlere ait sikkeler ve yazıt parçaları bulunmasına karşın gülümseyen Medusa figürünün görülmesinin ender bir durum olduğuna işaret eden Çam, sözlerini şöyle tamamladı:
"Binalar, kalkanlar üzerinde, yapıların alınlarında görülen Medusa normalde yılan saçlı, korkutucu ifadesiyle düşmanı korkutmak, korku salmak, koruyuculuk amacıyla sembolleşmiş bir figürken bizim Medusa'mız tıpkı bir Eros gibi küçücük bir çocuğun yüzü gibi ve gülümser vaziyette yapılmış olması bizleri heyecanlandırdı. Bir Eros gibi gülümsemesi o dönemde kentin huzurunu, refahını yansıtır gibi yapılması bize bundan sonraki süreçte hem yapı bağlamında hem de antik kentin ortaya çıkışı noktasında çok büyük umut verdi."