‘Çin, Türkiye, Brezilya, Rusya gibi ülkelerde yüksek rezerv var’
Çin artık nadir toprak elementlerini ham madde olarak ihraç etmiyor. Kendi sanayisinde kullanarak batarya ve motor gibi yüksek katma değerli ürünlere dönüştürüp satıyor. Yani artık cevheri değil, teknolojiyi pazarlıyor.
‘Beylikova sahası potansiyel taşıyor ama teknoloji eksiği aşılmalı’
Türkiye’de Eskişehir Beylikova’daki rezerv 694 milyon ton olarak açıklanıyor ama bunun içinde nadir toprak elementlerine girmeyen mineraller de var. Ekonomik anlamda değerlendirilebilir nadir toprak elementlerinin miktarı 2 ila 4 milyon ton civarında.
Bu tesiste şu anda cevherin nasıl ayrıştırılabileceği üzerine Ar-Ge çalışmaları yapılıyor. Ancak Türkiye’nin henüz bu elementleri birbirinden ayırabilecek ‘solvent extraction’ (ayrıştırma) teknolojisine sahip olmadığını üzülerek söylemeliyim. Uranyum ve toryumu da henüz ayrıştıramıyoruz.
Bu teknolojiyi geliştiremezsek elimizdeki mineralleri konsantre halde ihraç ederiz. Sonra o ülkelerden elektrik motoru, rüzgar tribünü, güneş paneli gibi ürünleri yüksek fiyatla geri alırız. Türkiye’deki madenciliğin temel sorunu bu. Biz cevheri satıyoruz, ürünü ithal ediyoruz. Finansman sağlanır ve üniversiteler desteklenirse Türkiye bu teknolojiyi geliştirebilir.