2026-2028 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program, çalışma hayatında köklü bir dönüşümün sinyalini verdi. Hürriyet'in haberine göre programda, "İş-yaşam uyumunun ve çalışan verimliliğinin artırılması doğrultusunda çalışma günleri ayarlaması için pilot uygulama yapılacaktır" ifadeleri yer aldı.
DMM’nin sosyal medya hesabından yapılan duyuruda, dört gün mesai gibi spesifik bir uygulamanın gündemde olmadığı vurgulandı.
Açıklamada, OVP’de yer alan “İş-yaşam uyumunun ve çalışan verimliliğinin artırılması doğrultusunda çalışma günleri ayarlaması için pilot uygulama yapılacaktır” ifadesinin dönüşen işgücü piyasaları ve teknolojik gelişmeler kapsamında yürütülecek pilot çalışmalara işaret ettiği belirtildi.
Açıklamada ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu gereği memurların haftalık çalışma süresinin 40 saat olduğu ve tatil günlerinin cumartesiyle pazar olduğu, İş Kanunu’na göre ise haftalık azami çalışma süresinin 45 saat olduğu ve bu sürenin işin niteliğine göre 5 ya da 6 güne bölünebildiği hatırlatıldı.
Dünya 4 günlük mesaiye geçti
Kısa çalışma haftası uygulaması, dünyada farklı ülkelerde test edilmeye başlandı.
Polonya: 1 Temmuz 2025’te haftada 4 gün 32 saat ya da 5 gün 35 saat çalışma modeli başlatıldı.
İzlanda, Belçika, İspanya, Japonya: Çeşitli modellerle daha kısa mesai haftaları denendi.
Almanya: 45 şirket, geçtiğimiz yıl dört gün mesaiye geçti.
İngiltere: 2023’te yapılan çalışmada dört gün mesainin çalışan memnuniyetini artırdığı, verimlilikte düşüş yaratmadığı belirlendi.
Neden tercih ediliyor?
Haftada 4 gün mesainin öne çıkan avantajları şöyle sıralanıyor:
İş-yaşam dengesi: Çalışanların hobilerine ve ailelerine daha fazla zaman ayırabilmesi.
Motivasyon: Çalışanların daha dinlenmiş ve verimli şekilde işlerine dönmesi.
Trafik: Ulaşımda yoğunluğun azalması.
Yeni kuşak çalışanlar: Özellikle Y ve Z kuşağının bu modele daha sıcak bakması.
İstihdam avantajı: Dört gün çalışmayı tercih eden kalifiye elemanların iş gücüne kazandırılması.
Maaş düzenlemeleri konusunda ise ülkeler arasında farklı uygulamalar bulunuyor.