Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM), düğün salonlarında çalınan müzikler için telif ücreti tahsil etmeye başladı. Her ne kadar yeni gibi görünse de uygulama, 1951 tarihli Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’na dayanıyor ve uzun süredir yürürlükte. Ancak artık küçük ve orta ölçekli işletmelerin de lisans kapsamına alınmasıyla birlikte konu yeniden gündeme geldi.
Müzik kamuya açık kullanılıyor, telif yasal zorunluluk
MESAM İstişare Kurulu Üyesi Selim Kaynak, telif alınmasının gerekçesini Hürriyet'e yaptığı açıklamada şöyle açıklıyor:
“Düğün salonları müziği kamuya açık, gelir getiren etkinliklerde kullanıyor. Bu nedenle telif ödemek yasal bir zorunluluktur. Yeni değil, sadece sistem yaygınlaşıyor.”
Telif sanatçının hakkı, kültürel emeğin karşılığı
Müzik eserleri, bestecilerden söz yazarlarına kadar birçok sanatçının ortak emeğiyle ortaya çıkıyor. Selim Kaynak, bu noktada şu ifadeyi kullanıyor:
“Ortaya çıkan ekonomik değerin çok küçük bir kısmı da olsa, bu eserleri yaratanlara dönmeli. Telif, müzisyenlerin emeğinin hakkıdır.”
Yıllık 6 bin 500 TL ücret
Telif ücretleri Avrupa ülkeleriyle kıyaslandığında oldukça düşük. MESAM tarafından belirlenen yaklaşık yıllık 6 bin 500 TL’lik tarife, sistemin oturması ve kayıt dışılığın önlenmesi amacıyla belirlendi.
Örnek Avrupa tarifeleri:
Örnek Avrupa tarifeleri:
İtalya: 250–550 Euro
İspanya: Yaklaşık 260 Euro
İrlanda: 32–64 Euro
İsviçre: 33–101 İsviçre frangı
Telif çiftlerden değil, salonlardan alınacak
En çok merak edilen sorulardan biri de “Telif ücretini kim ödeyecek?” oldu. Kaynak bu konuda net konuştu:
“Bu, işletmenin genel gider kalemlerinden biridir. Elektrik faturası doğrudan çifte kesilmiyorsa, telif de kesilmez.”
Salonlar, yıllık lisans alarak müzik yayınını yasal hale getirecek. Çalınan şarkıların önceden bildirilmesine gerek yok. Denetim MESAM ve MSG tarafından yapılacak.
“Amaç ceza yazmak değil, sistem kurmak ve müzik kullanımını kayıt altına almak.”