İstanbul'da meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından, gözler yeniden megakentin deprem senaryolarına çevrildi. 16 milyonluk nüfusun güvenli şekilde tahliyesini hedefleyen bu plan, hem merkezi hükümet hem de yerel yönetimlerin koordinasyonunda oluşturuldu.
Amaç, olası bir 7,5 büyüklüğündeki deprem sonrası can kaybını en aza indirmek, kaosu önlemek ve tahliyeyi organize biçimde gerçekleştirmek.
Tahliye planının hazırlık süreci
İstanbul Valiliği, AFAD, İl Jandarma Komutanlığı, belediyeler ve diğer kamu kurumlarının iş birliğiyle şekillenen tahliye planı, sadece kağıt üzerinde değil; uygulama açısından da kapsamlı bir simülasyon temeline oturtuldu. Her kurumun görev tanımı net olarak belirlendi.
🚩 Tahliye noktaları: İstanbul'da 23 stratejik lokasyon
AFAD’ın planına göre, İstanbul genelinde belirlenen 23 tahliye noktası üzerinden yüz binlerce kişi şehir dışına sevk edilecek. Bu noktalar, hem coğrafi erişim kolaylığı hem de ulaşım modlarının entegrasyonu esas alınarak seçildi.
🌊 Deniz ulaşımı: 6 ana i̇skele tahliyeye hazır
Milyonlarca İstanbullu için tahliye planı açıklandı
© Sputnik / Başak Koçak
Şehir Hatları ve deniz otobüsleri dahil olmak üzere Kıyı Emniyeti ve Sahil Güvenlik Komutanlığı, tahliye sürecinde aktif rol oynayacak.
🚄 Demiryolu üzerinden tahliyeler
🚌 Karayolu: 4 ana otogar tahliye merkezi
Milyonlarca İstanbullu için tahliye planı açıklandı
© Sputnik / Başak Koçak
✈️ Havayolu seçeneğiyle tahliye
Milyonlarca İstanbullu için tahliye planı açıklandı
© Sputnik / Başak Koçak
Tahliye sürecinde kullanılacak havalimanları: İstanbul Havalimanı, Sabiha Gökçen ve Atatürk Havalimanı.
Özellikle engelli ve hasta vatandaşların güvenli şekilde tahliyesi için hava yolu büyük avantaj sağlıyor.
🎯 Öncelikli tahliye grupları ve destek i̇ller
Tahliye sırasında öncelik verilecek gruplar:
Engelliler, yaşlılar, çocuklar ve kadınlar.
Depremzedelerin yerleştirileceği destek iller, coğrafi uzaklık ve kapasiteye göre iki grupta sınıflandırıldı:
⚠️ Uzman uyarısı: Planlar uygulamalı olarak test edilmeli
Deprem bilimciler, bu planların şeffaf şekilde kamuoyuyla paylaşılmasını ve halkın katılımıyla düzenli tatbikatlarla test edilmesini öneriyor. Aksi halde, gerçek bir afet anında planlar yeterli olmayabilir.