Eğitim-Sen'den 'mülakat mağduru öğretmenler' açıklaması: Haksızlığa uğrayan öğretmen sayısı şu aşamada net değil
KPSS puanıyla atama kontenjanı içinde kalan öğretmenlerin mülakat puanları yüzünden sıralamasının gerilediği ve atama şansını kaybettiği görülmesiyle başlayan mülakat sistemi tartışma hız kesmiyor. Mülakat mağduru öğretmenler ve Eğitim-Sen, soruna ilişkin açıklamalarda bulundu.
Sitede okuKPSS’de
mülakat sonuçlarının şehirden şehre farklılık göstermesinin ardından Türkiye’nin dört bir yanında öğretmenler tepki göstermiş, mecliste haklarını aramaya çalışmışlardı. Ancak 14 Kasım günü
mülakat puanı sonrası sıralamalar açıklanınca
KPSS puanıyla atama kontenjanı içinde kalan öğretmenlerin mülakat puanları yüzünden sıralamasının gerilediği ve atama şansını kaybettiği görüldü. Bunun sonucunda birçok öğretmen meclisin yolunu tutmuş ve hak arayışını sürdürmeye çalışmıştı.
CHP’li milletvekillerinin Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e mağdur olan öğretmen sayısının 5 bin olduğunu söylemesiyle konu TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda da tekrar masaya yatırıldı. Bakan Tekin ise sıralamasının kayması nedeniyle mağdur olan öğretmen sayısının 5 bin olmadığını "Benim elimde il bazlı rakam var. 60 bin kişiden toplam 1.100 kişinin yeri değişmiş” sözleriyle yanıtladı.
Peki öğretmen atamalarında kullanılan mülakat sistemi adil bir yöntem mi? Mülakat kriterlerinin şehirden şehre değişiyor mu? Mülakat puanlarına itiraz süreci yeterince şeffaf mı? KPSS’den yüksek puan almasına rağmen mülakat puanı yüzünden atanamayan öğretmenlerin yaşadığı mağduriyeti nasıl çözülür? Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak ve Felsefe Öğretmeni Özkan Özdemir Sputnik’e anlattı.
‘Mülakat sistemi elbette ki adil bir yöntem değil çünkü mülakatın kendisi adil bir yöntem değil’
Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, mülakat sisteminin adil bir yöntem olmadığının altını çizerken yapılış biçiminin kriterlerinin objektif olmadığını belirtti:
“Öğretmen atamalarında kullanılan mülakat sistemi elbette ki adil bir yöntem değil çünkü mülakatın kendisi adil bir yöntem değil. Mülakatın yapılış biçimi objektif kriterlere dayanmıyor, herhangi bir gözleme dayanmıyor, farklı gözlemcilerin mülakat salonunda bulunulmasına izin verilmiyor, kamera sistemi yok o yüzden mülakat sistemi asla adil bir durum ortaya çıkarmıyor bugüne kadar. KPSS sonuçları dikkate alınarak atamaların yapılması gerektiğini başından beri söylüyoruz çünkü o bir ölçüdür. Nihayetinde insanlar hazırlanıyor. KPSS ye uzun bir süre hazırlanıyorlar hem kendi alanlarıyla ilgili hem genel kültürle ilgili orada insanların önüne bir kriter geliyor ve herkes aynı kriterlerle karşı karşıya olduğu için oradan alınan sonuçların çok daha objektif olduğu su götürmez bir gerçek.”
‘Mülakatın kendisi zaten bir kişi kayırmadır, bir torpildir’
Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, mülakatın kendisinin bir torpil olduğunu kaydetti:
“Mülakat kriterler şehirden şehri değişiyor. Bunun açıklamasını uzun bir süre önce yaptık şehir şehir nasıl bir komisyonlarda farklılıklar not olduğunu ortaya koyduk. Bir Bursa'da KPSS ile mülakat arasındaki puan aralığı 0.1 ,iken başka şehirlerde yüzde altıya yediye kadar varabiliyor. Doğal olarak buralarda bir şehirdeki aday, diğer şehirdekinin önüne geçiyor. O yüzden bu mülakat puanlarının o mülakat sisteminin ortadan kaldırılmadığı sürece bu tür haksızlıkların, hukuksuzlukların hak kayıplarının önüne geçilmesi mümkün değil. Mülakat puanlarına itiraz süreci yeterli yetersizlikten çok mülakatın kendisi zaten bir kişi kayırmadır, bir torpildir, şeffaflık asla içermemektedir. O yüzden de mülakat kaldırılmadığı sürece nasıl bir yol yöntemi bulunursa bulunsun. Mutlaka şaibeyi üstünden atamayacaktır.”
‘Beş parmağın birbirine benzemediği yerde 245 komisyon birbirine benzeme ihtimali var mıdır sizce?’
Felsefe Öğretmeni Özkan Özdemir, şehirden şehre komisyonların farklılık gösterdiğini ve mülakatların hak kaybına yol açtığını aktardı:
“Beş parmağın birbirine benzemediği yerde 245 komisyon birbirine benzeme ihtimali var mıdır sizce? Elbette yok. İşte takdir haklarını bazı iller çok cimri şekilde mi yani bunun aslında açıklayan da bir bakan yardımcısıydı. Biz zaten sonuçlarımız elimize geldikten sonra kim ne puan almış hepsini oturup tek tek dosya haline getirdik. Gördük ki bazı illerde gerçekten düşük puan verilmiş, bazı illerde yeni düşük puan dediğim cimri tutulmuş, performansı öğretmen kriterine uygun olan adaya bile maksimum 2 puan verilmiş. Keza benimki de bu şekilde oldu. Düşünün komisyon başkanı çıkıp tam istedikleri öğretmen profiline sahipsiniz demelerine rağmen verdiği 1.97 ki bunun yarısı yüzde 50, yüzde 50 sistem olduğu için yarısını aldığımız zaman yine 0.96 gibi bir sayıya tekabül ediyor. Yani bir puan bile artmadığı için ne oluyor arka planda ben kontenjan dışı kalmış oluyorum. Ha bu neye yol açıyor? Bu elbette sürecin şeffaf olmamasına koordinasyonsuzluk olduğuna herhangi bir puan ölçütü üzerinden herhangi bir toplantı yapılmadığını, herhangi bir uyarı yapılmadığını tamamen hani affedersiniz bu deyimi kullanacağım eşeği saldım çayıra, mevlam kayıra şeklinde bir sistem oluşturmuşlar. Yani takip falan yok.”
“Tüm inisiyatif 245 komisyon içerisinde ki bunlar üçer komisyon üyeleri oluyor ve bu 3 komisyon üyesinin verdiği puanların ortalaması sayesinde sizin mülakat puanınız belirlenebiliyor. Yani burada süreç şeffaf olmuyor, objektif olmuyor. Kişiden kişiye değişen işte değerlendirmeler ortaya çıkıyor. Yani şöyle düşünün, ben size gelsem siz belki benim sunumumu beğeneceksiniz ama Ali Bey'e gittiğimde Ali Bey hayır ben beğenmedim şeklinde bir cevap verecek. Yani bu noktada kimin öğretmen olduğu, kimin öğretmen olmadığı yine de yani onların uygulamış olduğu mülakat sistemiyle ortaya çıkmıyor.”
‘Mülakat mağduru olan kişi sayısı bin 100 değil 5 binlere dayanıyor’
Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, mülakat mağduru olan kişi sayısının 1100 değil 5 binlere dayandığını belirterek konuya ilişkin şunları söyledi:
“Milli Eğitim Bakanlığı, Yusuf Tekin'in bu mülakat sebebiyle sıralaması değişen öğretmenlerin yeniden bir atama yapılacağını bir ek atama yapılacağı söyledi; 1100 kişi. Elbette ki bu 1100 kişinin atanması birçok açıdan olumlu hem ciddi bir öğretmen açığı var hem de o öğretmen açığını bir miktar da olsa kapatmış olması açısından önemli. Fakat burada şöyle bir şey var. Bu mülakat mağduru olan kişi sayısı 1100 değil 5 binlere dayanıyor. Çok mülakat mağduru var. O yüzden de baştan ilik yanlış düğmelendiği için ne yapılırsa yapılsın sonuna kadar o yanlışlık devam ediyor. Sadece bazı eğitim öğretmen adaylarının sorunları belli ölçülerde mağduriyetler gidilmiş olacak ama bir bütün olarak mağduriyet ortadan kaldırılmamış olacak. O yüzden bunun için kesin yol ve yöntem bu mülakata bir an önce son verilmesidir.”
Felsefe Öğretmeni Özkan Özdemir, sosyal medya aracılığı ile bir araştırma yürüttüklerini ve buna dayanarak sayının 1100’den daha fazla olduğunu kaydetti:
“Bizler bakanlığın karşısına gerçekten net rakamlarla çıkmak istiyoruz. Bakanlığımız 1100 sayısı yani 1099 değil 1111 değil 1100 sayısı diyor direkt yani biz de onun karşısına direkt şöyle 2350 kişi ya da 2352 kişi hak mağduriyeti yaşamış bu şekilde çıkmaya çalışıyoruz. Listeleri toplamaya çalışıyoruz. Yani bu net sayı şu an belli değil. Ne bizim kaynaklarımızda ne de bakanlığın kaynağında net olabileceğini düşünmüyorum. Çünkü 1100 sayısı bizde çok önceden aşıldı.”