DÜNYA

Prof. Dr. Sambur: Trump Suriye konusunda Türkiye'ye destek verebilir

ABD seçimlerinde oy sayımı sürerken, resmi olmayan sonuçlara göre Cumhuriyetçi aday Donald Trump, başkanlık yarışını kazandı. Uluslararası politikalar uzmanı Prof. Dr. Bilal Sambur Suriye konusunda Trump'un Türkiye'ye destek verebileceğini belirtti.
Sitede oku
ABD seçimlerinde Kamala Harris'i geride bırakan Donald Trump zaferini ilan etti. Resmi olmayan sonuçlara göre 277 delegeye ulaşarak ABD seçimlerini kazanan Trump ikinci defa başkan oldu.
ABD'nin 47. başkanı olduğunu ve eşi benzeri görülmemiş bir siyasi zafer elde ettiklerini belirten Trump "Bu ülkenin gördüğü en büyük politik hareketi başardık! Senatonun kontrolü de biz de. Ülkemizin nasıl iyileşeceğini göreceksiniz. Ülkemizdeki her şeyi düzelteceğiz, tarih yazdık” ifadelerini kullandı.
Trump ile birlikte ABD’nin dış politikasının nasıl şekilleneceği en büyük merak konusu. Uluslararası İlişkiler Uzmanı Prof. Dr. Bilal Sambur ABD’nin dış politikada bundan sonra atabileceği adımları Spunik’e şöyle yorumladı:

“Trump'ın seçilmesi dünya için sürpriz değil. Aslında Biden'ın seçimi kazandığından itibaren, geçen seçimi kazandığından itibaren bir sonraki seçimi Trump'ın kazanacağı belliydi. Aslında ortada bir sürpriz bir sonuç yok. Demokratlar çok ağır bir mağlubiyetle karşılaştılar. Bu da Amerika kamuoyunda, Amerikan halkı arasında Trump'ın çok ciddi bir gücünün olduğu, bir taraftar kitlesinin olduğunu göstermesi açısından bu seçim sonucu çok önemli. Bundan sonra ne olur? Her şeyden önce Trump klasik bir ABD başkanı gibi davranan bir tip değil. Çok ezberleri bozan, kalıpları bozan, kalıp dışı, sıra dışı bir kişiliği var. Trump'la birlikte Amerika'nın bundan sonra ne yapacağını kestirmek gerçekten çok zor. Hatta belki imkansız gibi bir şey.”

‘Ortadoğu’da çatışma artabilir’

ABD’nin Ortadoğu’da varlığına ilişkin değerlendirme yapan Sambur, Trump döneminde yaşanabilecekleri şöyle sıraladı:

"Ortadoğu'dan başlayalım. Her şeyden önce Ortadoğu'da bence Trump sorunlara çok daha radikal müdahalelerde bulunacak, adımlar atacak. İsrail'in Hamas'ı, Hizbullah'ı, Yemen'deki Ansar –al İslam'ı böyle daha çok İran yanlısı örgütleri bitirmek için sürdürdüğü savaşa çok kararlı ve kesin bir desteği olacak. Yani bundan sonra İsrail Trump'ın desteğini çok radikal bir şekilde arkasına almış bir güç olarak daha çok sahneye çıkacak. Yani Trump yönetimi hiçbir şekilde İsrail'i kontrol etmek, sınırlamak gibi bir politika izlemeyecek. Bundan sonra bu bağlamda çatışmaların daha çok yoğunlaşacağını öngörebiliriz. Arap dünyası başta Suudi Arabistan ve Körfez olmak üzere ekonomi merkezli bir ilişki yürütecek Amerika'nın Ortadoğu'dan çekilmesi gibi bir durum artık söz konusu olmayacak. Yani Amerika şimdiye kadar bu belli bir şekilde tartışıldı ama Amerika kendisini Ortadoğu'da Trump'la beraber yeniden konumlandıracak. Belki de gücünü daha fazla arttıracak."

‘Suriye konusunda Türkiye’ye destek verebilir’

ABD’nin Suriye’deki varlığını sürdürmeye devam edeceğini belirten Sambur şunları belirtti:
“Trump, Suriye’de Amerikan varlığının devamını isteyecek. İran'ın Suriye'de gücünün azalması konusunda hamlelerde bulunacak. Özellikle İran'ın Suriye'deki gücünü sınırlaması açısından Türkiye'ye bir takım destekler vereceğini söyleyebiliriz. Ama Suriye'de çözüm çok zor gözüküyor. Yani Trump'la beraber Suriye'de çözüm biraz zor gözüküyor”

‘Rusya- Ukrayna çatışmaları zayıflayabilir’

Trump döneminde merak edilen konulardan bir tanesi de Rusya- Ukrayna çatışmaları. Bu konuda da öngörülerini ifade eden Prof. Dr. Sambur yaptığı değerlendirmede şu ifadelere yer verdi:
“Trump zaten başından beri Ukrayna-Rusya savaşına karşıydı. Putin'le daha kişisel düzeyde ilişkilerle bu savaşın en azından mevcut durumunun değişmesini sağlayabilir. Putin ve Trump birbirlerini daha çok anlıyorlar ve birbirleriyle daha çok ilişki kurma potansiyelleri var. Ben Ukrayna-Rusya savaşının Trump döneminde yoğunluğunun daha azalabileceğini düşünüyorum. Çünkü Trump Biden'dan farklı olarak Ukrayna ve Rusya arasındaki çatışmayı yoğunlaştırmak ve uzun süre yaymak yerine, bu savaşın ne Rusya'ya, ne Ukrayna'ya, ne Avrupa'ya, ne Amerika'ya bir yararı olmadığını düşünüyor. Bu açıdan Rusya-Ukrayna cephesinde savaşın ve çatışmanın yoğunluğunun düşeceğini bekleyebiliriz. Bu çok güçlü bir ihtimal. Ve Rusya ve Amerika arasında Putin ve Trump arasındaki ilişkilerin daha pozitif bir yönde, daha diyalog bazlı oluşabileceğini de söylemek mümkün. Yani Putin artık Beyaz Saray'da bir muhatabı var. Bu çok önemli bir husus konuşabileceği bir başkan var. Konuşabileceği, diyalog kurabileceği bir başkan var. Bu bence olumlu bir durum.”

‘Avrupalı liderlerin işi zor’

Trump’un görev sürecinde ABD- Avrupa ilişkileri hakkında da konuşan Sambur sözlerini şöyle sürdürdü:
“Trump böyle klasik diplomatik kalıplarla uluslararası ilişkilere bakmayan bir başkan. Trump al-ver politikası uygulayan daha çok tüccar iş adabı mantığıyla, verimlilik mantığıyla uluslararası ilişkilere bakan bir başkan. Yani Trump küresel bir holding idare ettiğini düşünüyor ve bu küresel holdingin karını nasıl arttırmanın derdinde. Aslında bu bağlamda Avrupa'yla olan ilişkileri de değerlendirmek mümkün. Yani Trump Amerika'nın hep Avrupa'ya verdiği, Avrupa özellikle güvenlik alanında Amerika'nın hiçbir şeyi almadan Avrupa'ya bir koruma şemsiyesi, güvenlik şemsiyesi sağladığını ama Avrupa'nın hiçbir zaman elini taşın altına koymadığını düşünüyor. Trump Avrupa'dan özellikle Amerika'nın yapmış olduğu güvenlik harcamaları karşılığında bir bedel ödemesini tabi bu bedel ödemeden kastımız maddi bir bedel olarak söyleyebiliriz. Yani bundan sonra Avrupa, Amerika ilişkilerinde pazarlık çok sert, çok yoğun pazarlıklarla dolu geçecek gibi gözüküyor. Avrupalı liderlerin bundan sonraki işi hiç de kolay değil aslında.”

‘Erdoğan ile Trump birbiri ile konuşabiliyor’

Trump’un Türkiye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de olumlu ilişkilerinin olabileceğine değinen Uluslararası ilişkiler uzmanı Sambur şunları belirtti:
“Trump tabii Erdoğan'ı tanıyor. Erdoğan'la ilk defa çalışacak birisi değil. İkisi de birbirini yakından tanıma fırsatı elde ettiler daha önceki dönemde. Bence Trump, Erdoğan'ın ilişki kurmak istediği bir lider. Erdoğan da bu durumdan memnun çünkü artık Amerika'da en azından değişik kanallar üzerinden kendisine ulaşma imkanı doğan bir lider iş başına geliyor. Erdoğan özellikle Amerika başkanlarıyla ilişki kurmayı çok istiyor ama Biden'la istediği ilişkiyi kuramamıştı. Bundan dolayı Biden Erdoğan için büyük bir hayal kırıklığıydı. Ama Trump'la birlikte Erdoğan Beyaz Saray'ın kapılardan tekrar kendisine açılabileceğini, tekrar ABD Başkanı düzeyinde kendisiyle konuşabilecek birisinin iş başına gelmesinden memnun gözüküyor. Zaten bunu da dostum Trump diyerek daha samimi kişisel bir ifade ile bu beklentisini ifade etmiş oldu.”
DÜNYA
ABD basını: Trump'ın elinde, seçim zaferinden sonra intikam alabileceği kişilerin listesi var
Yorum yaz