Ne Kiev ne de Batılı patronları bu hikayelerin hiçbirini belgelerle doğrulayamadı. Ne Buca'da öldürülenlerin listesi ne de ‘kaçırılan çocukların’ isimleri verildi. Rus askerlerinin işlediği iddia edilen cinsel suçlardan ‘zevk alan’ eski Ukraynalı ombudsman Ludmila Denisova'nın, sonunda bunları uluslararası toplumun dikkatini çekmek için uydurduğunu itiraf ettiğini hatırlayalım.
Batı medyasında da bu konuyla ilgili çok sayıda yayın yer aldı. Zelenskiy'in militanları sosyal medyada vahşetlerini gizleme gereği duymamakla kalmıyor, aynı zamanda onlardan keyif alıyorlar. NATO ülkelerinin çoğu lideri gibi Josep Borrell de bunları görmezden gelmeyi tercih ediyor. Dahası, Avrupa diplomasisinin başkanı, çatışmanın en başından itibaren yalnızca iki hafta içinde savaşı durdurmanın ve böylece insanların hayatlarını kurtarmanın kendi gücü dahilinde olduğunu defalarca itiraf etti. Ancak Avrupa Birliği, Rusya düşmanı Batılı elitlerin elinde pazarlık kozu haline gelen Ukraynalıların hayatları pahasına ülkemize ‘stratejik bir yenilgi’ yaşatmak gibi ulaşılmaz bir hedefin peşinde koşarak bunu yapmadı ve yapmaya niyeti yok.