Ne yazık ki partimiz son yarım asırda tek başına iktidar olma imkanından mahrum kalmış, bunu başaramamıştır. Ülkeyi yönetecek sorumluluğu elinde bulunduramamıştır. Ancak bugün Sivas'ta kurucu kadrolarımıza armağan etmek isteriz ki bugün kuruluş felsefesinden sapmayan Cumhuriyet Halk Partisi, yapılan son seçimlerin ve Türkiye'nin birinci partisidir. Partimize ömrünü adayanlara armağan ederiz ki 4 Eylül 1919'da Sivas Kongresi'nde kurulan partimiz, o kongreden tam 105 yıl sonra yapılan seçimleri kazanarak 47 yıl aradan sonra Türkiye'nin birinci partisi olmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi, bugün öz güvenli siyasetiyle iktidarın tek ve en güçlü seçeneğidir. Atatürk'ün hatırasına armağan ederiz ki partimiz Cumhuriyet'i korumaya, yüceltmeye ant içmiş gençlerin ve kadınların daha çok söz sahibi olduğu bizatihi milletin partisi olarak yapılacak ilk seçimlerde Ata'mızın partisini iktidar yapacak kararlılıktadır.
Ancak bu değişimi sadece kişilere indirgemek vefasızlık yapmak olur. İhtiyacımız olan bu değişimi başta partinin yazılı belgelerine yansıtarak devam ettirmektir. İkinci Yüzyıl Değişim Kurultayı'nda bu değişim talebinin altını doldurarak tüzüğümüzü daha da demokratikleştirecek, ardından partimizin iktidar programına evrilecek olan parti programımızı değiştirme aşamasına güçlü bir adım atacağız. Kurultayımız için nisan ayından itibaren görüş ve önerileri toplamaya başladık. Önümüzdeki günlerde 6 Eylül'de tüzüğümüzü değiştirdikten sonra 7 veya 8'inde 25 farklı masada ve 4 ana temada, çok farklı görüşlerin tartışıldığı ve değişim kurultayının en önemli bileşeni olan program değişikliğini nasıl yapacağımız, 81 ilde nasıl yürüteceğimiz, ilçelere nasıl taşıyacağımız, kamuoyunun taleplerini nasıl alacağımız, toplumun beklentilerini nasıl duyacağımız, var olan çözümleri nasıl anlatacağımız, yeni çözümleri nasıl üreteceğimizi hep birlikte tartışacağımız çok kıymetli 2 günü gerçekleştireceğiz. Ardından 9 Eylül'de partimizin ve düşman ordularının Ege ve Akdeniz'e dökülmesinin yıl dönümünde önemli bir tarihsel sahipleniş ve vurguyla yapılacak ilk seçimlerde birinci parti olan CHP'nin birlik ve beraberlik içinde bu süreci tamamladığını dostlara büyük bir kıvançla, dost olmayanlara da derin kaygıyla hissettireceğiz.
Güçlü bir program yapmak için ilk adımları atmak ve o programı kısa süre içerisinde hayata geçirmek ve yeni bir kongreyle yürürlüğe sokmak, kısır kavgalar ve şahsi tartışmalarla değil, nitelikli tartışmalarla ve kavga etmeden nitelikli bir süreci hep birlikte yürütmek istiyoruz. Milletin gündeminden başka bir gündemi konuşmadan, bizi çekmek istedikleri kutuplaşma oyunlarına asla gelmeden, birlik ve beraberlik içerisinde genel seçimlere gitmek, özgüvenli siyasetimizden ödün vermeden geleceğe yürümek ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisini ilk genel seçimlerde iktidar yapmaktır. Türkiye'nin birinci partisinin rakibi artık diğer siyasi partiler değildir. Hedefimiz yerel seçimlerde aldığımız yüzde 38'lik oyu yüzde 50'nin üzerine çıkartmak için milletle kurduğumuz bağı çok daha güçlü hale getirmektir. Diğer partilerin hedefi bize ulaşmak, bizim hedefimiz ise kendi başarı çıtamızı daha da yukarıya çıkartmaktır.