WSJ'nin Beyaz Saray'daki kaynaklarına dayandırdığı haberinde, ABD'nin, 'gelecekte adli suçlamalarla karşı karşıya kalacak' Maduro ve hükümetinin üst düzey yetkililerini ABD'deki suçlamalarının affedilmesi karşılığında, ocaktaki yeni devlet başkanlığı dönemi öncesinde istifa etmeleri için ikna etmeye çalıştığı belirtildi.
Gazeteye açıklamalarda bulunan kaynaklardan biri, Maduro ve üst düzey hükümet yetkililerinin gelecekte adli makamlarca yargılanmaları durumunda, Venezüella'dan iadelerine yönelik talepte bulunmama garantisi de verildiğini ifade etti.
Haberde, ABD ile Maduro hükümeti arasındaki 'gizli görüşmelerin', 28 Temmuz'daki seçimlerde kendilerinin açık farkla kazandığını ileri süren ve seçim sonuçlarını reddeden muhalefet için de umut ışığı olduğu belirtildi.
ABD ile Venezüella arasında geçen yıl Katar'ın başkenti Doha'da 'gizli anlaşma'nın yapıldığı görüşmelerde de 'Maduro'nun görevi bırakması' konusunun gündeme geldiği aktarılan haberde, Venezüella Devlet Başkanı'nın bu konuyu görüşmeye yanaşmadığı kaydedildi.
Maduro, geçen hafta, ABD ile varılan ve Katar'da imzalanan 'gizli anlaşmaya' dair belgeleri sosyal medyada paylaşmıştı. Paylaşımda yer alan belgelerde, Biden yönetimiyle Maduro yönetiminin ülkedeki devlet başkanı seçimine muhalefetin katılması ve seçimlere 'bağlı kalınması' halinde ABD'nin Venezüella'ya petrol, bankacılık ve altın sektörlerindeki yaptırımlarını kaldırma konusunda anlaşmaya vardığı belirtilmişti.
Nicolas Maduro, 9 Ağustos'ta düzenlediği basın toplantısında yaptığı açıklamada, ABD'ye yönelik, "Venezüella'nın içişlerine karışmayın. Bu sizden tek isteğim" ifadesini kullanmıştı.
ABD Adalet Bakanlığı, 'uluslararası uyuşturucu kaçakçılığında rolleri olduğu' gerekçesiyle Venezüella Devlet Başkanı Maduro ile bazı üst düzey hükümet yetkilileri hakkında 2020 yılında iddia hazırlandığını belirtmiş, yakalanmaları için bilgi paylaşan kişilere 15 milyon dolara kadar, para ödülü verileceğini açıklamıştı.
ABD'li üst düzey bir yetkili, Maduro'ya teklifte bulunulduğu iddiasını doğrulamadı
Öte yandan, McClatchy gazetesine açıklamalarda bulunan ve adının açıklanmasını istemeyen Beyaz Saray'dan üst düzey bir yetkili, ABD'nin Maduro'ya herhangi bir teklifte bulunmadığını ancak, ülkeyi bulunduğu durumdan çıkarmak adına ABD'nin her türlü olasılığı konuşmaya hazır olduğunu belirtti.
ABD'li yetkili, Maduro'ya 'seçimin gerçek sonuçlarını' tanıması konusunda baskı yapmak için bir dizi seçenek üzerinde çalıştıklarını kaydederek, "Sorumluluk, seçim sonuçlarını netleştirmeleri için Maduro ve Venezüella yetkililerindedir" dedi.
Maduro'ya, "Edmundo Gonzalez'in kazandığı 28 Temmuz seçim sonuçlarını tanıması" çağrısında bulunduklarını vurgulayan yetkili, "Bu seçim çıkmazına bir çözüm bulmak için bölgesel ve uluslararası ortaklarımızla yakın temas halindeyiz" ifadesini kullandı.
Venezüella’daki seçim süreci
Venezüella’da 28 Temmuz'da devlet başkanı seçimi düzenlenmişti.
Venezüella Seçim Konseyinin açıkladığı sonuçlara göre, Nicolas Maduro yüzde 51.20 ile devlet başkanı seçimini 3. kez kazanmıştı.
Seçimin tamamlanmasının ardından 29 Temmuz'da açıklama yapan muhalefet, Ulusal Seçim Konseyi verilerinin doğru olmadığını ve sonuçlara hile karıştığını öne sürmüştü.