Ukrayna krizi

İsviçre'deki Ukrayna Barış Zirvesi’nin ardından

İsviçre'nin ev sahipliğinde Bürgenstock kasabasında düzenlenen Ukrayna Barış Zirvesi, beklendiği gibi kendi başına buyruk eylemin organizatörlerinin Rusya'yı her konuda ‘suçlu’ bulmasıyla sonuçlanırken, BRICC üyeleri dahil olmak üzere 16 ülke ve kuruluşun ortak bildiriyi kabul etmemesi dikkat çekti.
Sitede oku
Endonezya, Libya, Suudi Arabistan, Irak, Ürdün, Tayland, Hindistan, Meksika, Güney Afrika, Brezilya ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) de bulunduğu 16 ülke ve kuruluşun ortak bildiriyi kabul etmediği aktarılırken, Irak ve Ürdün’ün de başlangıçtaki sunumda ortak bildiriyi imzalamış olarak gösterildiği, ancak listenin daha sonra Irak ve Ürdün'ü dışarıda bırakacak şekilde güncellendiği ifade edildi.
İki ülkenin ortak bildiride imzalarını neden geri çektiğine dair herhangi bir gerekçe belirtilmediği de kaydedildi.
Daha önce BRICS üyeleri olan Brezilya, Hindistan, Güney Afrika, BAE ve bunlara ek olarak Ermenistan, Bahreyn, Endonezya, Libya, Meksika, Suudi Arabistan ve Tayland'ın da bildiriyi imzalamayı reddedenler arasında yer aldığı bildirilmişti.
Vatikan Basın Servisi'nin Sputnik’e yaptığı açıklamaya göre, Vatikan’ın gözlemci statüsü nedeniyle belgeyi imzalamadığı bildirilirken, böylece İsviçre’deki ortak bildiri, etkinliğe katılan 91 ülkeden 78'i tarafından imzalanmış oldu.

Ortak bildiride neler var?

Metne göre, zirve katılımcıları aşağıdaki hususlarda çağrıda bulundu:
Zaporojye Nükleer Santrali de dahil olmak üzere nükleer enerji santralleri ve tesislerinin kontrolünün Ukrayna'ya iade edilmesi,
Karadeniz ve Azak Denizi'ndeki limanlara erişimin yanı sıra serbest, tam ve güvenli ticari seyrüseferin sağlanması,
Her iki taraftaki tüm savaş esirlerinin serbest bırakılması;
Sınır dışı edilen ve hukuka aykırı olarak yerlerinden edilen tüm Ukraynalı çocuklar ve gözaltına alınan diğer tüm Ukraynalı sivillerinin Ukrayna'ya iade edilmesi,
Bildiride, zirvenin, Ukrayna'nın (Zelenskiy'in) Barış Formülü ve Birleşmiş Milletler (BM) Şartı da dahil uluslararası hukuka uygun diğer barış önerileri temelinde gerçekleştirilen önceki tartışmalar üzerine inşa edildiği kaydedildi.
Öte yandan geçtiğimiz cuma günü Dışişleri Bakanlığı yetkilileriyle bir araya gelen Rusya Devlet Başkanı Putin, Ukrayna'daki çatışmanın çözümü için Kırım, Donetsk, Lugansk, Herson ve Zaporojye bölgelerinin statüsünün Rus bölgesi olarak tanınmasını, Ukrayna'nın bağlantısız ve nükleer silahlardan arındırılmış statüsünün pekiştirilmesini, askersizleştirilmesini ve aynı zamanda Rusya karşıtı yaptırımların kaldırılmasını öngören yeni barış önerilerinde bulunmuştu.
Bu koşullar arasında Kiev'in NATO'ya katılmayı reddetmesi de yer almıştı.
Ukrayna lideri Zelenskiy (İsviçre)

Zelenskiy kesinlikle ikinci bir zirve düzenleme niyetinde

Ukrayna Barış Zirvesi'nin kapanışında düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Vladimir Zelenskiy, tüm dünyada nükleer santraller ve diğer nükleer tesislerin güvenliğiyle ilgilendiklerini söyleyerek, "Zirve katılımcılarına bunu tam olarak anladıkları, Rus birliklerinin işgal ettiği ve savaş için bir sıçrama tahtasına dönüştürdükleri Zaporojye Nükleer Enerji Santrali'nin güvenliğinin yeniden tesis edilmesi ihtiyacını kabul ettikleri için minnettarım" diye konuştu.
Zelenskiy, Rusya'nın esir tuttuğu kişilerin serbest bırakılması ve yasa dışı kaçırılan Ukraynalı çocukların geri dönüşü konularını ele aldıkları için zirve katılımcılarına minettar olduğunu aktararak, "Rusya'nın esir aldığı sivillerimizi, kaçırılan çocuklarımızı, askerlerimizi her birini ve herkesi geri getirmeliyiz. Esarette geçen her gün korkunçtur ve biz binlerce kişinin serbest bırakılmasını sağlamalıyız" ifadesini kullandı.
Mümkün olan en kısa sürede sonuçlar elde etmeyi umut ettiğini belirten Zelenskiy, güvenlik ve barışın yeniden tesisine yönelik bu pratik adımların, BM Şartı'nın tüm ilke ve hedeflerinin yanı sıra etkisinin yeniden tesis edilebileceğini dünyadaki herkese göstereceğini kaydetti.
Zelenskiy, adil bir barış için atılan her adımın zirve katılımcılarının ve henüz zirveye katılmamış ancak barışa ilgi duyan bazı ülkelerin dikkatini çektiğini dile getirerek, "İkinci Barış Zirvesi'ni düzenlemek istediklerini ifade eden ülkeler var ve onlarla görüşmelere başladık" diye konuştu.
İsviçre Dışişleri Bakanı Ignazio Cassis, Ukrayna Barış Zirvesi'nin ardından meşrutiyeti resmi olarak sona eren Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy'in kesinlikle ikinci bir zirve düzenleme niyetinde olduğunu doğruladı.
İsviçre'de düzenlenen Barış Zirvesi’ni geçtiğimiz günlerde değerlendiren Rusya Devlet Başkanı Putin, bu etkinliğin bir müzakere değil, bir grup ülkenin kendi çizgilerini sürdürme ve Rusya’nın çıkar ve güvenliğini doğrudan etkileyen meseleleri kendi takdirlerine göre çözme arzusu olduğuna dikkat çekmişti.
Rus lider, “Rusya'nın katılımı olmadan ve bizimle dürüst ve sorumlu bir diyalog kurmadan Ukrayna ve genel olarak küresel Avrupa güvenliği konusunda barışçıl bir çözüme ulaşmak mümkün değildir” ifadelerini kullanmış, Avrupa için tehlikenin Rusya'dan gelmediğini, Avrupalılar için asıl tehdidin, ABD'ye olan kritik ve giderek artan bağımlılıklarında yattığını sözlerine ekledi.

Küresel Güney Zelenskiy’den uzak

İsviçre’deki Barış Zirvesi’nin sonuçlarına ilişkin uzman görüşleri, konferansa katılmayan, aynı zamanda ortak bildiriyi imzalamayan ülkelere dikkat çekerken, Sputnik’e konuşan Brezilyalı gazeteci, siyaset bilimci ve uluslararası ilişkiler profesörü Bruno Lima Rocha, ortak bildiriyi imzalamama kararının ABD ya da AB'nin çatışmanın nihai arabulucuları olarak konumunu güçlendirmemeyi amaçladığını söyledi.
Uzman, "Moskova'nın pozisyonu dikkate alınmazsa, BRICS üyesi ülkelerin, çatışmaya doğrudan dahil olan en önemli katılımcılarından birinin çıkarlarını dikkate almayan bir şeyi ortaklaşa imzalamaları imkansızdır" ifadelerini kullanırken, hiçbir imparatorluğun savaşmadan yıkılmayacağını, bu nedenle ABD’nin güçlü konumundan vazgeçmeden önce vekalet savaşları yoluyla daha pek çok sorun örgütleyeceğini ekledi.
Ortak bildiriyi benimsemeyen bir başka dev BRICS ülkesi Hindistan’da emekli ordu generali J.S. Sodhi de Sputnik'e yaptığı açıklamasında, Hindistan ve diğer BRICS ülkelerinin, Rusya'nın görüşmelere davet edilmemesi nedeniyle Ukrayna'yla ilgili sözde 'Barış Zirvesi'nin sonuç belgesini desteklemeyi reddettiğini vurguladı.
Sodhi, İsviçre’deki zirvenin başlangıçta işe yaramaz bir fikir olduğunun altını çizerken, zirve için milyonlarca doların Batılı vergi mükellefleri tarafından ödendiğine dikkat çekti.
Hindistanlı uzman, ABD destekli Zelenskiy rejiminin zaten bu çatışmayı çözme niyetinde hiçbir samimiyet göstermediğine değinerek, zirveyle ilgili değerlendirmesini, “Tek gereken ABD'nin Zelenskiy'e Rusya ile müzakerelere başlaması için yeşil ışık vermesi ve çatışmanın sona ermesi" şeklinde özetledi.
Zirvenin sonuçları, Küresel Güney'in Ukrayna gerilimine farklı yaklaştığını vurgulayan Batı basınında da olumsuz şekilde yansıtılırken, İngiliz The Guardian, aralarında Brezilya, Hindistan, Güney Afrika ve Suudi Arabistan'ın da bulunduğu kilit dünya güçlerinin zirvenin sonuçlarına ilişkin ortak bildiriyi imzalamadığını vurguladı.
Bir diğer İngiliz gazetesi The Telegraph, konferansın sonuçlarının hayal kırıklığı yarattığını doğrulayarak, “Katılımcılar çatışmanın çözümüne yönelik somut adımlar öneremedi” diye ekledi.
ABD’li siyasi gazete Politico, Putin'in zirve öncesinde yaptığı açıklamaların konferans katılımcılarına Kremlin'in tutumunun "eninde sonunda hesaba katılması gerekeceğini" bir kez daha hatırlattığını yazarken, Fransız Le Monde gazetesi ise bazı zirve katılımcılarının Rusya'nın ‘çözüm’ sürecinin hangi aşamasında dahil edilebileceğini merak ettiğini ekledi.
DÜNYA
Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba: Rusya ikinci konferansa davet edilecek
Yorum yaz