ABD’li ulusal güvenlik uzmanları ve yazarlar Jack Detsch ve Robbie Gramer’in Foreign Policy dergisi için kaleme aldıkları yazıda, Yemen’deki İran destekli Husilerin Kızıldeniz’deki ticaret gemilerine saldırılar düzenlemesi nedeniyle bölgedeki trafiğin normale göre neredeyse yüzde 60 azaldığına, sigorta maliyetlerinin de neredeyse 100 kat arttığına dikkat çekildi.
Artan maliyetler ve Husilerin insansız hava araçları ve füzeleri tarafından vurulma korkusu, bazı nakliyecilerin bir alternatif olarak Arktikayı değerlendirmesine yol açtı, çünkü eriyen buzlar Kuzey Denizi Yolu olarak adlandırılan güzergahın yeni potansiyellerini açmaya başladı.
Arktika ikliminin gezegendeki diğer yerlere göre dört kat daha hızlı ısındığı anımsatılırken hızla eriyen buzlar arasında geçen Kuzey Denizi Yolunun Avrupa’nın bazı limanlarından Asya’ya giden yolu Süveyş Kanalı’na kıyasla sekiz bin kilometre kısaltma fırsatını verdiği kaydedildi.
Ancak Batı’nın Rusya’yla çatışmasının ticari kargo taşımacılığı önünde engel olabileceği endişesini dile getirildi. Dergiye konuşan Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’nin (IFS) araştırma görevlisi Katarzyna Zysk, Moskova’nın Arktik bölgeye büyük önem verdiğine ve orada güçlü bir Kuzey Filosu tuttuğuna dikkat çekti.
Norveç Armatörler Birliği Acil Servis Müdürü Audun Halvorsen, “Kuzey Denizi Yolunun büyük kısmını, Arktikanın yüzde 70’ini, Rusya yönetimi kontrol ediyor ve bu güzergahı kullanmak isteyen gemilerin Ruslardan izin alması ve geçiş ücretini ödemesi gerekiyor” diye kaydetti.
Daha önce Rusya Başbakan Yardımcısı Aleksandr Novak, Kuzey Denizi Yolunda 2024’ten itibaren yıl boyunca sürebilen gemi trafiğinin sağlanacağını açıklamıştı.
Rusya hükümetinin tahminlerine göre Kuzey Deniz Yolunda kargo taşımacılığı 2024’te 40 milyon tona ulaşacak. Rosatom Genel Direktörü Aleksey Lihaçev, 2035’te söz konusu rotadaki yıllık kargo taşımacılığının 220 milyon tona ulaşacağını dile getirmişti.