ABD'de yayın yapan Responsible Statecraft adlı portalın yazarlarından Andrew Cockburn, ABD'nin geliştirdiği silah sistemlerinin Ukrayna'daki çatışmada başarısız olmasını ele aldı.
Rus kuvvetlerinin Ukrayna'nın Harkov Bölgesi'nde istikrarlı bir şekilde ilerlediğine dikkat çeken Cockburn, Ukrayna savaşının 'Amerikan savunma makinesi' için bir felakete dönüştüğünün ve bu durumun yalnızca Kiev'e sağlanan yardımların Ukrayna'yı geri çekilmekten ve olası yenilgiden kurtarmakta başarısız olmasından kaynaklanmadığının giderek daha aşikar hale geldiğini vurguladı.
"Daha da önemlisi savaş, savunma sistemimizin derin, temelde yatan hatalarını acımasızca gözler önüne serdi" diye devam eden Cockburn, uzmanların uzun süredir, ABD'de teknolojik açıdan karmaşık silahlara olan takıntının öngörülebilir yüksek maliyetleri nedeniyle sınırlı sayıda üretilen güvenilmez sistemlerin ortaya çıkmasına yol açtığı görüşünde olduğunu kaydetti.
Askeri yönetimin silah sistemlerinin gereğine uygun şekilde test edilmesine pek önem vermediği eleştirisini de getiren Cockburn, ancak Ukrayna'daki çatışmada karşı karşıya kalınan amansız muharebe testlerinin bu konudaki eleştirilerin kesinlikle haklı olduğunu kanıtladığını belirtti.
Büyük umutlar bağlanan ancak yukarıda bahsedilen nedenlerden ötürü başarısız olan ABD yapımı silahları da anımsatan Cockburn, bunlar arasında Patriot hava savunma sistemlerine, M-1 Abrams tanklarına, HIMARS çok namlulu roketatar sistemlerine, Switchblade tipi İHA'lara, M777 obüslerine, Excalibur güdümlü top mermilerine, GPS destekli bombalara ve Skydio yapay zeka destekli İHA'lara dikkat çekti.
Daha önce Batı medyası, Rus İHA'ların etkin faaliyetleri nedeniyle ABD'den alınan Abrams tanklarının çok savunmasız hale geldiğini ve Ukrayna ordusunun bu tankları kullanmayı bıraktığını yazmıştı. Ukrayna'nın teslim aldığı 31 Abrams tankından 5'i Rus ordusu tarafından imha edilmişti.
Rus kuvvetlerinin Ukrayna'nın Harkov Bölgesi'nde istikrarlı bir şekilde ilerlediğine dikkat çeken Cockburn, Ukrayna savaşının 'Amerikan savunma makinesi' için bir felakete dönüştüğünün ve bu durumun yalnızca Kiev'e sağlanan yardımların Ukrayna'yı geri çekilmekten ve olası yenilgiden kurtarmakta başarısız olmasından kaynaklanmadığının giderek daha aşikar hale geldiğini vurguladı.
"Daha da önemlisi savaş, savunma sistemimizin derin, temelde yatan hatalarını acımasızca gözler önüne serdi" diye devam eden Cockburn, uzmanların uzun süredir, ABD'de teknolojik açıdan karmaşık silahlara olan takıntının öngörülebilir yüksek maliyetleri nedeniyle sınırlı sayıda üretilen güvenilmez sistemlerin ortaya çıkmasına yol açtığı görüşünde olduğunu kaydetti.
Askeri yönetimin silah sistemlerinin gereğine uygun şekilde test edilmesine pek önem vermediği eleştirisini de getiren Cockburn, ancak Ukrayna'daki çatışmada karşı karşıya kalınan amansız muharebe testlerinin bu konudaki eleştirilerin kesinlikle haklı olduğunu kanıtladığını belirtti.
Büyük umutlar bağlanan ancak yukarıda bahsedilen nedenlerden ötürü başarısız olan ABD yapımı silahları da anımsatan Cockburn, bunlar arasında Patriot hava savunma sistemlerine, M-1 Abrams tanklarına, HIMARS çok namlulu roketatar sistemlerine, Switchblade tipi İHA'lara, M777 obüslerine, Excalibur güdümlü top mermilerine, GPS destekli bombalara ve Skydio yapay zeka destekli İHA'lara dikkat çekti.
Daha önce Batı medyası, Rus İHA'ların etkin faaliyetleri nedeniyle ABD'den alınan Abrams tanklarının çok savunmasız hale geldiğini ve Ukrayna ordusunun bu tankları kullanmayı bıraktığını yazmıştı. Ukrayna'nın teslim aldığı 31 Abrams tankından 5'i Rus ordusu tarafından imha edilmişti.