Bloomberg haber ajansının kaynaklarına dayandırdığı habere göre Macaristan, AB ülkelerinin Ukrayna'nın birliği katılımı konusunda müzakerelere başlamalarını sağlayacak anlaşmaya varmalarını engelliyor.
Daha önce ABD’nin siyasi nabzını tutan Washington merkezli Politico gazetesi, AB'nin Ukrayna ve Moldova'nın katılımına ilişkin resmi görüşmelere 25 Haziran'da başlamayı planladığını bildirmişti.
Bloomberg, AB büyükelçilerinin 29 Mayıs'ta Avrupa Komisyonu tarafından önerilen Ukrayna ve Moldova'nın katılım sürecine ilişkin müzakere çerçevesini görüştüğünü aktarırken, haberinde, “Macaristan kararı engellemeye devam etti” ifadelerine yer verildi.
Kaynakların belirttiğine göre Budapeşte, eylemlerini Ukrayna'daki Macar azınlığı koruma ihtiyacıyla açıklarken, bazı ülkelerin genişleme konusunun Avrupa Parlamentosu seçimlerinin ana gündem maddesi olmasından çekindiği de vurgulandı.
Kasım 2023'te AB Komisyonu, yayınladığı 'Genişleme Paketi 2023' ile Ukrayna ve Moldova ile tam üyelik müzakerelerinin başlatılmasını, Gürcistan'a ise aday ülke statüsü verilmesini tavsiye etmişti.
AB üyeliğinin liyakate dayalı olduğu vurgulanan raporlarda, Ukrayna ve Moldova'nın son dönemde AB yolunda reformlarda ciddi ilerleme kaydettiği, bu iki ülkeyle tam üyelik müzakerelerinin başlatılabileceği savunularak AB ülkelerinden oluşan AB Konseyi'nin bu konuda karar alması tavsiye edilmişti.
Kiev tehdit ediyor
Daha önce Avrupa Birliği'ni (AB) tehdit eden Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitriy Kuleba, 2024 yılının ilk altı ayında AB üyeliğine yönelik diyalog başlatılması gerektiğini belirterek, "AB üyeliği konusunda hızlı ve somut adımlar bekliyoruz" derken, bekledikleri bir diğer konunun 50 milyar euroluk yardım olduğunu da ifade etmişti.
Financial Times'ın AB yetkililerine dayandırarak verdiği habere göre, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, AB liderlerine önceliğinin ek finansmandan ziyade Ukrayna'nın birliğe üyeliğine ilişkin müzakereleri başlatmak olduğunu söyledi.
Haberde, “Zelenskiy AB liderlerine, kendisi için birliğe üyelik müzakerelerine onay almanın, ek finansmana onay almaktan daha önemli olduğunu söyledi” ifadelerine yer verildi.
Bloomberg ise Zelenskiy'in, Avrupa'nın ondan vazgeçmediğine dair bir sinyale ihtiyacı olduğuna dikkat çekiyor.
AB, Kiev ve Kişinev'i Moskova ile olan çatışmalarında desteklemek amacıyla aldığı AB’ye üyelik müzakereleri kararının büyük ölçüde sembolik olduğunu defalarca itiraf etmişti.
Bununla birlikte tek başına aday ülke statüsü ve müzakerelerin başlaması, bir ülkenin Avrupa Birliği'ne katılacağı anlamına gelmediği gibi, bu adımlar Brüksel'i de hiçbir şeye yükümlü kılmıyor.
Aday statüsü elde etmenin AB'ye katılmaya yönelik oldukça uzun bir yolculuğun yalnızca başlangıcı olduğu bilinirken, Türkiye 1999 yılından bu yana aday statüsünde olup, AB, 2005 yılından bu yana Kuzey Makedonya, 2010 yılından bu yana Karadağ ve 2012 yılından bu yana da Sırbistan ile üyelik müzakerelerini yürütüyor.
Hırvatistan 2013 yılında AB'ye katılan son ülke olurken, bu süreç 10 yıl sürmüştü.