DÜNYA

Erdoğan Karakuş: ABD, NATO üyesi ülkelerden AKKA anlaşmasından çekilmelerini istedi

Türkiye 8 Nisan’dan itibaren Konvansiyonel Silahlı Kuvvetler Antlaşması'ndan ayrıldı. Silahlanmada kısıtlama getiren anlaşmadan Türkiye'nin ayrılmasını Sputnik’e değerlendiren emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş bu adımın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyareti öncesinde gelmesine dikkat çekti.
Sitede oku
Türkiye, 8 Nisan’dan itibaren Konvansiyonel Silahlı Kuvvetler Antlaşması'ndan (AKKA) çekildiğini açıkladı. Karar Resmi Gazete'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası ile yayınlandı.
Avrupa'da Konvansiyonel Silahlı Kuvvetler Antlaşması 1990 yılında Paris'te imzalanmıştı. NATO ve Sovyetler Birliği'nin imza koyduğu antlaşma ile Avrupa’daki silahlı güçlerin hareket ve malzemelerine kısıtlamalar öngörülüyor. Bu antlaşmanın uyarlanmış hali olan Avrupa'da Konvansiyonel Silahlı Kuvvetler Antlaşması’nı da 1999 yılında İstanbul’daki AGİT Zirvesinde başta Rusya olmak üzere bazı ülkeler imzalamıştı.
Rusya Kasım 2023’te resmi olarak AKKA’dan çekildiğini açıklamıştı. Bunun üzerine ABD ve örgüt olarak NATO da yükümlülüklerini askıya aldığını duyurdu. Türkiye ise o süreçte anlaşmadan çekilmeyi ve ABD’nin kararından üzüntü duyduğunu açıklayarak tarafları antlaşmaya dönmeye çağırmıştı.

‘ABD istedi’

ABD ve NATO'nun diğer ülkelerin ardından Türkiye’nin de anlaşmadan çekilmesini Sputnik’e değerlendiren emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş şunları söyledi.
“Bu anlaşmadan neredeyse bütün NATO ülkeleri çekildi. Ukrayna Savaşı Avrupa’ya atlama ihtimalinin düşünerek bütün Avrupa ülkelerinin silahlanmasını ABD istiyor. Bütün NATO ülkelerine bir yerde talimat gibi geldi ve Türkiye’de dahil olmak üzere bu anlaşmadan çekildiler. 1990 yılından önce Sovyetler Birliği ile ABD Nükleer silahların azaltılması ile ilgili çalışma başlatmıştı. 1990 sonrasında da bu anlaşma yapıldı. Bu anlaşma sonrasında Ukrayna'daki ve Kazakistan’daki nükûller silahların Rusya’ya aktarılması için anlaşmalar yapıldı. Anlaşmalara ABD ve İngiltere’de dahil oldu. Ukrayna’daki silahlar Rusya’ya aktarıldı. Şu andan Rusya’nın doğrudan NATO ülkelerine bir tehdidi yok. ABD artık Avrupa bölgesini kendi koruması altında değil, Avrupa ülkelerinin silahları ile Rusya’ya karşı kendilerini korumasını istiyor. O nedenle silahlanma için Almanya 100 Milyon Euro ayırdı, Fransa 100 Milyar Euro ayırdı, İngiltere daha çok silahlanıyor. Türkiye de bu silahlanmanın artmaması için varılan anlaşmadan çıkmış oldu”

‘Türkiye ABD ile uyumlu hareket etti’

Türkiye'nin anlaşmadan çekilme kararının zamanlamasına ilişkin de değerlendirme yapan Karakuş şu ifadeleri kullandı:
“Bu adım Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD ziyareti öncesinden gerçekleşti. ABD ile biz iyi ilişkiler içine girdik. Bu iyi ilişkiler içerisinde ABD ile uyumlu hareket edilmesi Türkiye’nin şu şekilde yararına olacaktır: F-16’ların alınması 23 Milyar Dolar gibi büyük bir tutar. Bunun indirilmesi konusunda da bize yardımcı olabilir. Geçen hafta ABD’den 4 kişilik bir heyet Türkiye'ye geldi. Onlarla yapılan anlaşmalarda, F-16’ların kitlerinin Türkiye’de üretimi, Blok 70’lerin tamamen Türkiye’de üretimi söz konusu olabilir. F-16 fabrikası Güney Carolina’da ve ayda 4 tane üretilebiliyor. Bizden önce birçok ülke F-16 alımı için sıraya girmiş durumda. Alışı hızlandırmak için belki böyle bir işlem gündeme gelebilir. Bu görüşmeler yapılırken belki de F-35’e dönme konumu da bulunuyor.”

ABD’nin amacı

ABD’nin Avrupa ordusu ile kendi yükünü azaltmak istediğini de belirten Karakuş “Bu silahlanma yarışı ile NATO ülkeleri Rusya’ya sadece karşında ABD’yi görmeyeceksin demeye çalışıyor. Daha güçlü bir Avrupa’yı göreceksin demek istiyorlar. ABD dünyanın herhangi bir noktasında bir olay yaşandığında, Afrika'nın kuzeyi gibi bölgelerde NATO adına Avrupa gücü olarak müdahale edebilsin, ABD gücüne ihtiyaç olmasın istiyor” değerlendirmesini yaptı.

‘Türkiye kendi menfaatleri için hareket etmeli’

Türkiye'nin silahlanma yarışında kendi menfaatlerine uygun şekilde hareket etmesi gerektiğini vurgulayan emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş ”Bütün Avrupa silahlanma yarışına girmişken Türkiye'nin geri kalması söz konusu olamaz. Zaten çevremiz de ateş çemberi. Türkiye olarak ise bu silahlanma yarışını kendi lehimize bir şekilde yapmalıyız. Türkiye'nin çevresi ateş çemberi. Füzelerin menzilini uzatıyoruz. Savunma sanayi alanında artışlar sağlamaya çalışıyoruz. Türkiye’de kendi ihtiyaçlarını karşılama konusunda, Avrupa bu şekilde hareket ederken kendini bağlamak istemiyor” dedi.
DÜNYA
Almanya'nın Litvanya'da askeri üs kurma planlarına Kremlin'den tepki
Yorum yaz