İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, yaptığı yazılı açıklamada, son haftalarda İsveç ve Danimarka'da artan Kuran yakma girişimlerine karşı Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen ile görüştüğünü ve Danimarka ile yakın diyalog halinde bulunduklarını kaydetti.
İsveç'in İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra 'en ciddi güvenlik durumunu' yaşadığını belirten Kristersson, "Kuran krizini başka ülkelerin İsveç aleyhine kullandığının farkındayız" ifadesini kullandı.
İfade özgürlüğünü ve gösteri özgürlüğünü savunduklarını vurgulayan Kristersson, şu ifadelere yer verdi:
"Farklı geçmişlere ve inançlara sahip insanlara saygı duyma konusunda güçlü bir geleneğe sahibiz. Din özgürlüğü toplumlarımızın doğal bir dayanağıdır. İsveç'te ulusal güvenliğimizi ve yurt dışında İsveçlilerin güvenliğini güçlendirecek önlemlerin kapsamını araştırmak amacıyla 'Kamu Düzeni Yasası' da dahil olmak üzere, yasal mevzuatı analiz etmeye çoktan başladık."
İsveç Parlamentosu önünde Kuran yakma izni
Öte yandan AA muhabirinin emniyet kaynaklarından aldığı bilgiye göre, ülkede daha önce de Kuran yakan Irak asıllı Salwan Momika ve Salwan Najem'e 31 Temmuz'da İsveç Parlamentosu'nun önünde Kuran yakma izni verildi.
Polis, bu ikilinin, hafta içinde de Stockholm'ün Botkyrka bölgesinde bulunan Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı Fittja Ulu Camisi ve Stockholm'ün İran Büyükelçiliği önünde Kuran yakmak için izin istediğini ve bu izinlerin beklediğini söyledi.
İsveç'te son olarak 20 Temmuz'da Momika, Irak'ın Stockholm Büyükelçiliği önünde polis koruması altında Kuran'ı ve Irak bayrağını ayaklar altına almıştı.
Göçmenler Ofisi Momika hakkında inceleme başlattı
İsveç Göçmeler Ofisi, 11 Temmuz'da, Momika ile ilgili, oturma ve çalışma izninin iptali ve sınır dışı edilmesi için dava açtı.
Kurumdan yapılan açıklamada, Momika'ya 16 Nisan 2021'de ülkede çalışma ve oturma izni verildiği ve bu iznin 16 Nisan 2024'te biteceği aktarıldı.
İsveç Expressen gazetesi ise Momika hakkında Irak'ta bulunduğu sürede 'savaş suçu' işlediği şüphesiyle Göçmenler Ofisi tarafından dava açıldığını yazdı.