DÜNYA

Lukaşenko: Muhalifler Batı'nın paraları için aralarında çekişiyor

Belarus Devlet Başkanı Lukaşenko, zamanında ülkeden kaçan muhaliflerin şimdi Batı'nın parası için aralarında çekiştiğini ifade etti.
Sitede oku
Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, ülkedeki devlet başkanlığı seçimlerinden sonra yurtdışına kaçan muhaliflerin şimdi Batı’nın parası için aralarında çekiştiğini söyledi.
Rossiya Segodnya Uluslararası Haber Ajansı Genel Müdürü Dmitriy Kiselev’e verdiği röportajda, Batı'nın Belarus muhalifleri ile ilgili planlarına değinen Lukaşenko, "İlk başlarda oraya kaçtıkları zaman, 'Şimdi hükümeti kuracağız, Lukaşenko’yu indireceğiz ve onları oturtacağız’ diye düşünüyorlardı. Bu seçimlerden sonraki zamandı, bir umutları vardı. Şimdi ise herhangi bir umutları kalmadı, şimdi imajlarını korumaları gerekiyor. Bu nedenle onları tutuyorlar" diye konuştu.
Şu anda yurtdışında mağlup devlet başkanı adayı Svetlana Tihanovskaya, Pavel Latuşko ve Viktor Tsepkalo’nun yönetiminde muhalefetin 3 merkezinin bulunduğuna dikkat çeken Lukaşenko, "Bunların arasında daha küçük oluşumlar da var. Canları yaşamak, yemek istiyor. Fakat Batı'da hiç kimse öylesine (para) vermez. Paralar biter. Ve aralarında kavga başladı. Batı ise, anayasaya işaret ederek, 'Biraz daha sabrederiz. Belarus’un altüst etmezseniz sizi finanse etmeyeceğiz’ diyor. Ve şimdi aralarında hayatta kalmak için finansman çekişmesi var" ifadelerini kullandı.
Litvanya’nın Tihanovskaya’nın barınması için 400 bin eurodan fazla harcadığını söyleyen Lukaşenko, "Peki sonra? Tihanovskaya’nın neler yaptığını detaylı olarak biliyoruz. Muhaliflerden biri, birileri üzerinden, ‘Aleksandr Grigoryeviç (Lukaşenko) neden eşimi hapiste tutuyor’ mesajını iletti. Aslında onu bırakıp oraya yollamak lazım. Göreceksiniz ki eşinin yaptıklarından dolayı herkesi kurşuna dizer. Ben onu tutmuyorum ki" vurgusunu yaptı.
DÜNYA
Belaruslu muhalif lider Tihanovskaya: Belarus’a en güçlü yaptırımlar uygulansın

'Tihanovskaya'nın orada başka kocaları var'

Litvanya’da bulunan Tihanovskaya’nın çok iyi durumda olduğunu ve orada ‘başka kocalarının’ olduğunu savunan Lukaşenko, şöyle konuştu: "Tanrı korusun, o dönmek istemiyor ki. İstemiyordu da. Şimdi ise hakkında aşırıcılık suçlamasıyla dava açılmış bulunuyor. Belarus'a gelmek istemez. Durumu çok iyi. Neden gelsin ki? Ya burada kocası hapisten çıkarsa, o zaman ne olacak? Orada ise başka kocaları var."
Tihanovskaya’nın ebeveynlerini eskiden tanıdığına, fakat şu anda onun etrafında CIA’den kişilerin bulunduğuna dikkat çeken Lukaşenko, "Svetlana politikacı değil ki, onun ne kadar politikacı olduğunu siz zaten biliyorsunuz" ifadelerini kullandı.

'Muhalifler yeni protesto gösterilerine hazırlanıyor'

Muhaliflerin Belarus’ta yeni sokak gösterileri düzenleyip durumu istikrarsızlaştırma planları yaptığını anlatan Lukaşenko, "Bunun için hazırlanıyorlar. Geçenlerde benim açımdan ürkütücü, vahşi ve açıkça finansman için tasarlanmış bir programları elime geçti. Birileri dışarı çıkacak olursa, finanse edilmek için çıkacaklarını anlıyorlar" diye konuştu.
Organizatörlerin finansman uğruna protestocuları ‘özel kuvvetlerle, coplarla karşı karşıya getirmeye’ hazır olduklarını söyleyen Belarus lideri, muhalefetin programının ayrıntıları ile ilgili soruya ise, ‘onun üç etaptan oluştuğu, üçüncü etabın insanları sokağa dökme ve istikrarı bozma’ gibi eylemler içerdiği yanıtını verdi.

'Ateş etmek zorunda kalmayacağımdan emindim'

Belarus’ta protestoların yoğun olduğu dönemde protestocuların başkanlık konutunun çevresinde toplanmaya başlayınca Lukaşenko, helikopterle geldiği başkanlık konutuna elinde otomatik silahla inmişti, o sırada oğlu da silahla ona eşlik etmişti.
O zamanki olaylarla ilgili soruları yanıtlayan Belarus Devlet Başkanı, "Ateş etmek zorunda kalmayacağımdan emindim, çünkü oradakiler devrimci değildi. Onlar karşılığında para alan korkaklardı. Günlerce, hatta birkaç hafta boyunca peşlerinden dolaşıldığını ve para dağıtıldığını kamera kayıtlarında gördük. Onlar korkaktı" dedi.
Muhaliflerin kendisinin kaçtığını duyurması üzerinde hemen çıkıp helikoptere bindiğini aktaran Lukaşenko, "Günde 24 saat nöbetçi helikopter bulundururdum. Ona bindim ve doğrudan bulvarın üzerinden uçarak geçtim. Helikopteri gördüler ve kaçmaya başladılar. Ben de oraya iniş yaptım ve otomatik silahla oraya çıktım. Koruma servisinden silahlı 2 kişi de yanımdaydı" bilgisini paylaştı.
Polonya-Belarus sınırında göçmen krizi
Avrupa Birliği, Belarus'a yeni yaptırım paketini kabul etti
Bunun sahnelenmiş bir şey değil, sert bir duruş olduğunu vurgulayan Lukaşenko, "Hepsinin kaçacağını anlamıştım ve kaçtılar. Fakat Bağımsızlık Sarayı’na hücum etselerdi, ben uzun süredir oradaydım, içeride buna hazır özel kuvvet mensupları vardı. Eğer içeriye hücum etselerdi, tüm kurallara göre Bağımsızlık Sarayı’nı koruyacaktık, silah ta kullanacaktık. O zamanlar durum çok ciddiydi" ifadelerini kullandı.
Küçük oğlu Nikolay ile birlikte çıktığını hatırlayan Belarus lideri, şöyle konuştu: "Ben çocuğumla birlikte çıkmıştım. Bana yönelik şiddet kullanma girişimi olsaydı buna seyirci mi kalsaydım? Ya da hemen beni vursalardı. Ben tek değildim, yanımda öyle savaşçılar vardı ki, Minsk’in yarısını silip süpürürdü, bu maskaraları silip süpürürdü. O işin şakası yoktu. Ayrıca orada halk olmadığını, oy vermeyen ve ne olup bittiğinden habersiz gençler olduğunu biliyordum. Bir kapik (kuruş) verilen gençlere karşı nasıl savaşacaksın ki?"

'Polonya-Belarus sınırında derya gibi göçmen mezarları var'

Belarus lideri, Polonya-Belarus sınırında birçok isimsiz göçmen mezarının ortaya çıktığını, ancak Polonyalı yetkililerin bu bilgiyi sakladıklarını belirtti.
Lukaşenko, "Orada, ormanın içinde derya kadar isimsiz mezar var. Bu insanları kim gömüyor? Yetkililer değil. Orada olağanüstü hal ilan edildi, kimsenin girmesine izin verilmiyor" diye konuştu.
Gazetecilerin ve uluslararası gözlemcilerin sınırın sadece Belarus tarafında çalıştığına işaret eden Lukaşenko, "Polonya ormanlarında ölen insanlar var, kusura bakmayın ama etrafta cesetler var. Buna kayıtsız kalmayan insanlar, Polonyalılar bu kişileri ormanlarda buluyorlar ve defnediyorlar. Bu nedenle gerçekten de bu mezarlar isimsiz" ifadelerini kullandı.

'En son görüşmemizde Merkel bana 'Başkan' diye hitap etti'

Belarus lider Lukaşenko, son yaptıkları görüşmede Almanya Başbakanı Angela Merkel’in kendisine ‘Başkan’ diye hitap ettiğini doğruladı.
Lukaşenko, "Görüşmenin transkriptini kimseye göstermedim, sonuçta diplomatik bir belge. Ben ona ‘Şansölye’ diye hitap ettim, o bana ‘Başkan’ dedi" diye konuştu.
‘Bazen başkan olarak kabul edildiğini, bazense kabul edilmediğini’ söyleyen Lukaşenko, "Bakınız, kim olduğumu düşündükleri umurumda değil. Ben Belarus Devlet Başkanıyım. Rusya'da, Çin'de, Hindistan'da, Türkiye'de, eski Sovyet ülkelerinde devlet başkanı olarak tanındım ve tebrik edildim. Bu, ülkemin ihtiyacı olan her şeyin sağlandığından emin olmam için yeterli" vurgusunu yaptı.
Polonya-Belarus sınırında göçmen krizi
Merkel: Polonya sınırındaki göçmen krizini Belarus oluşturdu
Yorum yaz