Joe Biden'ın başkanlığındaki yönetim iklim krizini güvenlik politikalarının merkezine koyarken, ABD'de plastik sanayinin iklime etkisinin termik santralleri geride bırakacağı belirtildi.
Gündelik yaşamın en ince ayrıntılarına kadar sızan ama kanserojen olmasıyla sağlığa olumsuz etki, geri dönüştürülememesi nedeniyle çevreye olumsuz etki yapan plastiği üreten tesislerin sayısı ABD'de tam gaz artıyor.
ABD'deki Bennington College'a bağlı Beyond Plastics kuruluşunun araştırmasına göre, plastik kullanımı sonucu ortaya çıkan yıllık en az 232 milyon tonluk karbon bazlı emisyon hacmi, kömürle çalışan ortalama büyüklükteki 116 tesisin yıllık emisyonuna eşdeğer boyutta.
2020'de plastik endüstrisinin emisyonları 2019'a göre 10 milyon ton artarken, plastik sanayine dahil olacak 12 tesiste inşaat devam ederken 15 tesis de planlama aşamasında. Yeni tesislerle birlikte 2025'e kadar yılda 40 milyon tondan fazla sera gazı salımı yapacak plastik endüstrisinin ABD'de iklim değişikliğine etkisi, 2030'a kadar kömürle çalışan elektrik santrallerini geride bırakacak.
Araştırmayı yürüten bilim insanları, ABD'nin kömürle çalışan elektrik santrallerinin yüzde 65'inin yakın zamanda kapatılmasının sevindirici olduğunu, ancak plastik üretimindeki artışın bu kazanımlardan daha ağır bastığını belirtti.
Bilim insanları, devasa bir çevresel sorun olan plastik üretimi ve imhası konusunun, ne altyapı bütçesi üzerinde uzun tartışmalar yaşanan ABD Kongresi'nin ne de BM'nin 31 Ekim-12 Kasım arasında İskoçya'nın Glasgow kentinde düzenleyeceği COP26 İklim Değişikliği Konferansı'nın gündeminde hak ettiği yeri bulduğunu vurguladı.