— Dün sabah emeli belli, hedefi belli, varmak istediği yer belirgin olan malum bir televizyon kanalında CHP Genel Başkanı’nın şahsımla ilgili değerlendirmelerini ibretle izledim. Milliyetçilik konusunda kestiği ahkamı, kırdığı potu, döktüğü aklının dibini gülümseyerek takip ettim. Sayın Kılıçdaroğlu yine yaş tahtaya bastı,yine baltayı taşa vurdu,bir kez daha açığa düştü! Gerçi bu gibi durumlar onun için öylesine olağan ve otomatiğe bağlanmıştı ki, haline ne acıyan ne de haksızlığını araştıracak kalmıştı.Ancak haksızlık karşısında susmak dilsiz şeytanlıktır.
- Aklına eseni konuşan hak ettiğini bulur,lafın okkalısını duyar.Sayın Kılıçdaroğlu’nun milliyetçilik tarifi körün fil tarifine tamamıyla uyar.Virane zihninde milliğin kırıntısı dahi olmayan birisinin bize milliyetçilik hatırlatması yapması zeka özrü değil, zilletin zehir tesiridir. Bir yanda, Sakarya’daki Silah Fabrikası’nın satışına neden sessiz kaldığımı soruyor, diğer yanda Bahçeli’den hiçbir çıkış beklemiyorum diyor. Sayın Kılıçdaroğlu tam bir çelişki yumağı, tam bir yalan ve aldatma yuvası. Benim için üzülüyormuş, dert etmesin buda geçer!
- Bak Sayın Kılıçdaroğlu, kalbin çürük olsa da, kulağını bana ver. Milliyetçilik lafla olmaz, doğru. Senden zaten milliyetçi olmaz. Vatana, bayrağa, orduya kast edenlerle ittifak kurmuş birisinin ağzına alacağı ne millet, ne de milliyetçiliktir, sadece zillet ve rezalettir. Sakarya’da Kurulu bulunan ve Milli Savunma Bakanlığı Askeri Fabrikalar Genel Müdürlüğü’ne ait olan 1.Ana Bakım Fabrikalar Müdürlüğü işletimindeki mal ve hizmet üretim birimlerinin özelleştirme işlemleri 31 Aralık 2019’a kadar tamamlanacaktır.
'YILLARCA TANKI, TOPU, MÜHİMMATI YABANCILARDAN ALMADIK MI?'
— Neyden rahatsız oluyorsun? Savunma sanayinde yerlilik ve millilik oranının yüzde 68’e çıkmasından mı? Kendi kendine yeten bir ülke olmamızdan mı? Ülke kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasından mı? Nedir seni hoplatan, hazım zorluğu çektiren? Söyle de belki tedavisi bulunur! Yıllarca tankı, topu, mühimmatı yabancılardan almadık mı? Dönem dönem uygulanan silah ambargolarıyla Türk ordusunun harekât kabiliyeti kısıtlanmadı mı? Kıbrıs Barış Harekatı’nda yaşanan acıklı yaptırımlar ne çabuk unutuldu?
'KILIÇDAROĞLU HAVADA İSTİSMAR TAKLALARI ATIYOR'
— Kandil ittifakınızdan umutlandı, emperyalizm ittifakınızla kanlandı, Türk ve Türkiye düşmanları ittifakınızla canlandı. Yanınıza 12 Eylül zulmünü de aldınız, artık fren ve dikiş tutmazsınız. CHP Genel Başkanı ve tetikçi sözcüleri bize sarayın bekçisi diyorlar. Karıştırıp saptırıyorlar. Vatansa konu, evet bekçiyiz. Milletse konu evet bekçiyiz. Türklük ve milli bekaysa konu evet bin deva bekçiliğe tamam deriz.
'BİZE SARAYIN BEKÇİSİ DİYORLAR'
— CHP Genel Başkanı ve tetikçi sözcüleri bize sarayın bekçisi diyorlar. Karıştırıp saptırıyorlar. Vatansa konu, evet bekçiyiz. Milletse konu evet bekçiyiz. Türklük ve milli bekaysa konu evet bin defa bekçiliğe tamam deriz. CHP'nin başını çektiği zillet ittifakına sesleniyorum; Peki sizler nerenin kuyruğu, nerenin kuytusu, nerenin kuvvesi, nerelerin seli önünde sürüklenen kütüğüsünüz?
— Sayın Kılıçdaroğlu, Ülkücü kardeşlerime sesleniyorum diyor. Hayırdır, hangi ara kardeş olduk? Nurettin Soyer Ülkücülere her türlü eziyeti, işkenceyi, çileyi ve hatta idamı layık görürken de kardeş miydik? Var git işine Sayın Kılıçdaroğlu, incir ağacından oklava, darı unundan baklava, senden de bir halt olmaz, olamaz.