GÖRÜŞ

‘ABD'nin çekilme kararı rehavet oluşturmamalı, Türkiye Astana'ya bağlı kalmalı'

Türk heyetinin, ABD'nin Suriye'den çekilme kararı sonrası oluşacak durumu görüşmek amacıyla Rusya'ya yapacağı ziyareti Gazeteci Ceyhun Bozkurt Sputnik'e değerlendirdi. Bozkurt'a göre, ABD'nin çekilme karar bölgede rehavete sebep olmamalı ve Türkiye, Astana işbirliğine sıkı sıkıya bağlı kalmalı.
Sitede oku

Türk heyeti Rusya'ya gidiyor: Gündem Suriye hava sahasının kullanımı
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cumartesi günü Suriye gündemiyle Moskova'ya gidiyor. Türk medyasında yer alan haberlere göre, toplantının ana gündem maddeleri arasında, ABD Başkanı Donald Trump'ın Suriye'den çekilme kararını açıklamasının ardından saha ve diplomaside oluşacak yeni durumun masaya yatırılması ve Suriye hava sahasının kullanımı yer alması bekleniyor.

ABD'nin çekilme kararıyla yeni bir dönemece gelinen bu dönemde gözler, yaklaşık 8 yıldır Suriye'de devam eden çatışmaların sona ermesi ve siyasi çözüme gidilmesinin önünü açan Astana görüşmelerinin iki garantör ülkesinin yapacağı toplantıda. Peki, kilit önemdeki bu görüşmenin sonuçları neler olur? Sputnik'in bu sorusunu gazeteci-yazar Ceyhun Bozkurt yanıtladı.

‘TÜRKİYE ASTANA İŞBİRLİĞİNDEN KOPARSA YENİDEN ABD İLE BAŞBAŞA KALIR'

‘Türkiye, Suriye'de fetih zihniyetiyle değil, stratejik bakışla hareket etmeli'
Bozkurt'a göre, ABD Başkanı Trump'ın çekilme kararını açıklamasından sonra bölgenin önüne yeni bir denklem çıktı. Yeni denkleme çok sayıda soru işaretini eşlik ettiğini söyleyen Bozkurt "Öncelikle şunu ortaya koyalım: ABD Suriye'de istediği planı hayata geçiremedi. Bu, olayın olumlu yönü. Bu duruma da Türkiye-Rusya-İran'ın ortak yürüttüğü Astana işbirliği sayesinde gelindi. Bunu da görmek lazım. Özellikle Türkiye'nin bölge ülkeleriyle gerilim yaşadığı 2016 öncesi hatırlandığında bölgesel işbirliğinin Türkiye'ye büyük kazanımlar getirdiği ortada. Bunu mutlaka hafızamızda tutmamız gerekiyor. Türkiye, Astana işbirliğinden koparsa, ABD ile yeniden baş başa kalır. Bu da yeniden olumsuz bir süreci tetikleyebilir. Özetle bu olumlu gelişmede Astana işbirliğinin etkisi büyük. Ancak ABD'nin planlarının akamete uğraması, bölgede ve özellikle ülkemizde bir rehavet oluşturmamalı" dedi.

‘ASTANA SÜRECİ ZARAR GÖRÜRSE BÖLGEDE YENİDEN KAOS ORTAMI OLUŞUR'

‘Türkiye, PYD ile ilgili şüpheleri giderilirse, Şam’ın Menbiç ve Fırat’ın doğusunu kontrolüne itiraz etmez’
Bozkurt "Türkiye ile Rusya arasında yapılacak üst düzey görüşmeleri bu çerçevede değerlendirmek gerekiyor. İki taraf da karşılıklı hassasiyetleri gözeterek orta noktada buluşacaktır. İki ülke yönetimi de, olası bir gerilimde neler kaybedebileceklerini çok iyi bilecek bir tecrübeye sahip. Suriye'de anayasal sürecin yeniden tesis edilmesi, toprak bütünlüğünün yeniden sağlanması, bu ülke topraklarının tüm terör örgütlerinden arındırılması, silahların susması, halka yönelik demokratik adımların atılması gibi taleplerin karşılanmasına yönelik bir kanala sokulursa mesele bölgede çözüm için fazla beklemeye gerek kalmayabilir" dedi ve şöyle devam etti:

"İhtimali çok düşük de olsa gerçekleşmesi olumsuzluk yaratacak senaryo ise şu: Kabul edilebilir taleplerin karşılanmaması durumunda bölgede yeniden bir gerilim başlar, ki ABD'deki şahin kanat da bunu istiyor, işte o zaman Astana'ya 'elveda' denir. O zaman da vekalet savaşları yerini doğrudan ülkelerin, orduların karşı karşıya kalabileceği çok daha büyük bir kaos anlamı taşır. Ancak bunu gerçekleşmesi zor bir durum olarak görüyorum. Çünkü artık herkes çözüm istiyor. Ayrışılan nokta, çözümün nasıl olacağı. Orta yolun bulunmasında Türkiye ve Rusya iletişimi kilit etkide olacak.

Yorum yaz