https://anlatilaninotesi.com.tr/20251119/dunya-nufusunun-5te-4u-sehir-ve-kasabalarda-yasiyor-1101127622.html
Dünya nüfusunun 5’te 4’ü şehir ve kasabalarda yaşıyor
Dünya nüfusunun 5’te 4’ü şehir ve kasabalarda yaşıyor
Sputnik Türkiye
Kapsamlı bir BM raporu, şehirlerin ve kasabaların dünya nüfusunun yüzde 81’ine ev sahipliği yaptığını ortaya koydu. Bu, önceki tahminlerden çok daha yüksek bir oran.
2025-11-19T15:25+0300
2025-11-19T15:25+0300
2025-11-19T15:25+0300
yaşam
dünya
nüfus
kent
şehir
yaşam
haberler
bm
rapor
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e6/0b/0f/1063438548_0:160:3073:1888_1920x0_80_0_0_b3052b88e2330bc784d02f8535b7c3a2.jpg
Birleşmiş Milletler raporuna göre, dünya genelinde insanların yüzde 80’inden fazlası artık kasaba ve şehirlerde yaşıyor ve bu oranın daha da artması bekleniyor.2018 yılında yayımlanan Dünya Kentselleşme Beklentileri raporunun en son baskısı, insanların yüzde 55’inin kentsel alanlarda yaşadığını ortaya koymuştu. Ancak bu tahmin, ülkelerin ‘kentsel’ veya ‘kırsal’ yerleşim alanı tanımlarındaki büyük farklılıklara dayanıyordu.BM’den Sara Hertog ve ekibi daha net bir tablo elde etmek için kentsel alanları en az 50 bin kişinin yaşadığı ve kilometrekare başına en az 1500 kişinin bulunduğu şehirler ya da en az 5 bin kişinin yaşadığı ve kilometrekare başına en az 300 kişinin bulunduğu kasabalar olarak tanımladı. Geriye kalan alanlar ise kırsal kabul edildi. Hertog, “Tüm ülkeler için aynı tanımı ilk kez kullandık” diyor.Yüzde 45 şehirlerde yaşıyorAraştırmacılar daha sonra 237 ülke ve bölgeden uydu ve ulusal anket verilerini analiz ederek 2025’teki küresel kentselleşme oranını tahmin ettiler. Sonuçlar, dünya nüfusunun yüzde 45’inin artık şehirlerde yaşadığını, bunların çoğunun 250 bin’den az nüfuslu şehirler olduğunu, yüzde 36’sının kasabalarda yaşadığını ortaya koydu. Yani insanların yüzde 81’i kentsel alanlarda yaşıyor ve kalan yüzde 19’u ise kırsal bölgelerde yaşıyor.2050’ye kadar yüzde 83’e çıkacakAraştırma ekibi, nüfus yaşlanması ve göç eğilimleri gibi faktörleri dikkate alan bir istatistiksel model kullanarak, 2050’ye kadar dünya nüfusunun yüzde 83’ünün kırsal yerine kentsel bölgelerde yaşayacağını öngörüyor.Kentselleşmenin sağlığa etkileriKentselleşmenin sağlık üzerinde de etkileri var. King’s College London’dan Andrea Mechelli’ye göre, şehirlerde insanlar genellikle hava kirliliğine ve aşırı sıcaklara daha fazla maruz kalıyor.Bu durum kalp damar sağlığını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, bazı kentsel alanlarda yeşil alan eksikliği, artan kaygı ve depresyon ile ilişkilendiriliyor.Ancak kentselleşme sağlık açısından avantajlar da sağlayabilir. Mechelli, “Şehirlerde sağlık hizmetleri daha hızlı ve kapsamlı. Ayrıca sosyal avantajlar da var, şehirlerde aynı değerlere sahip biriyle bağ kurma olasılığınız, kırsal alanlara göre çok daha yüksek” diyor.
https://anlatilaninotesi.com.tr/20251119/milyonlarca-yarasa-beyaz-burun-sendromundan-oluyor-biyologlar-care-ariyor-1101115628.html
kent
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
2025
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e6/0b/0f/1063438548_170:0:2901:2048_1920x0_80_0_0_cf4bfe7033ee54489a23de9a93750f70.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
dünya, nüfus, şehir, kent, kentselleşme, dünya nüfusunun ne kadarı şehirlerde yaşıyor, bm, rapor, bm nüfus raporu, haberler, nüfus haberleri, dünya haberleri
dünya, nüfus, şehir, kent, kentselleşme, dünya nüfusunun ne kadarı şehirlerde yaşıyor, bm, rapor, bm nüfus raporu, haberler, nüfus haberleri, dünya haberleri
Dünya nüfusunun 5’te 4’ü şehir ve kasabalarda yaşıyor
Kapsamlı bir BM raporu, şehirlerin ve kasabaların dünya nüfusunun yüzde 81’ine ev sahipliği yaptığını ortaya koydu. Bu, önceki tahminlerden çok daha yüksek bir oran.
Birleşmiş Milletler raporuna göre, dünya genelinde insanların yüzde 80’inden fazlası artık kasaba ve şehirlerde yaşıyor ve bu oranın daha da artması bekleniyor.
2018 yılında yayımlanan Dünya Kentselleşme Beklentileri raporunun en son baskısı, insanların yüzde 55’inin kentsel alanlarda yaşadığını ortaya koymuştu. Ancak bu tahmin, ülkelerin ‘kentsel’ veya ‘kırsal’ yerleşim alanı tanımlarındaki büyük farklılıklara dayanıyordu.
BM’den Sara Hertog ve ekibi daha net bir tablo elde etmek için kentsel alanları en az 50 bin kişinin yaşadığı ve kilometrekare başına en az 1500 kişinin bulunduğu şehirler ya da en az 5 bin kişinin yaşadığı ve kilometrekare başına en az 300 kişinin bulunduğu kasabalar olarak tanımladı. Geriye kalan alanlar ise kırsal kabul edildi. Hertog, “Tüm ülkeler için aynı tanımı ilk kez kullandık” diyor.
Yüzde 45 şehirlerde yaşıyor
Araştırmacılar daha sonra 237 ülke ve bölgeden uydu ve ulusal anket verilerini analiz ederek 2025’teki küresel kentselleşme oranını tahmin ettiler. Sonuçlar, dünya nüfusunun yüzde 45’inin artık şehirlerde yaşadığını, bunların çoğunun 250 bin’den az nüfuslu şehirler olduğunu, yüzde 36’sının kasabalarda yaşadığını ortaya koydu. Yani insanların yüzde 81’i kentsel alanlarda yaşıyor ve kalan yüzde 19’u ise kırsal bölgelerde yaşıyor.
2050’ye kadar yüzde 83’e çıkacak
Araştırma ekibi, nüfus yaşlanması ve göç eğilimleri gibi faktörleri dikkate alan bir istatistiksel model kullanarak, 2050’ye kadar dünya nüfusunun yüzde 83’ünün kırsal yerine kentsel bölgelerde yaşayacağını öngörüyor.
Kentselleşmenin sağlığa etkileri
Kentselleşmenin sağlık üzerinde de etkileri var. King’s College London’dan Andrea Mechelli’ye göre, şehirlerde insanlar genellikle hava kirliliğine ve aşırı sıcaklara daha fazla maruz kalıyor.
Bu durum kalp damar sağlığını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, bazı kentsel alanlarda yeşil alan eksikliği, artan kaygı ve depresyon ile ilişkilendiriliyor.
Ancak kentselleşme sağlık açısından avantajlar da sağlayabilir. Mechelli, “Şehirlerde sağlık hizmetleri daha hızlı ve kapsamlı. Ayrıca sosyal avantajlar da var, şehirlerde aynı değerlere sahip biriyle bağ kurma olasılığınız, kırsal alanlara göre çok daha yüksek” diyor.