16. Asya Konferansı’nda bölgesel güvenlik tartışıldı: 'Ortadoğu’da Türkiye, Rusya ve İran daha aktif olmalı'
21:12 11.11.2025 (güncellendi: 21:13 11.11.2025)

© Başak Koçak
Abone ol
Özel
İstanbul’da düzenlenen 16. Asya Konferansı’nda, “Parçalanmış Bir Dünyada Avrasya” temasıyla bölgesel dengeler tartışıldı. Uzmanlar, Türkiye, Rusya ve İran’ın Ortadoğu’da daha aktif rol üstlenmesi gerektiğini vurguladı. ORSAM Başkanı Dr. Kadir Temiz, “Türkiye’nin bölgedeki varlığı riskleri azaltır, güvenlik mimarisinin oluşmasını teşvik eder” dedi.
İstanbul’da Valday Tartışma Kulübü ile Ankara Enstitüsü tarafından düzenlenen 16. Asya Konferansı, “Parçalanmış Bir Dünyada Avrasya” temasıyla gerçekleştirildi. Konferansta “Küresel Düzen ve Avrasya”, “Türkiye, Rusya ve Yeni Jeopolitik Dengeler” gibi başlıklar masaya yatırılarak, Avrasya’nın küresel dönüşümdeki rolü ve kalkınma perspektifleri ele alındı. Öne çıkan konulardan biri, Türkiye, Rusya ve İran’ın Ortadoğu’da daha aktif olması gerektiği yönündeki vurguydu. Peki, Türkiye ve Rusya neden bölgede daha etkili olmalı? Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) Başkanı Dr. Kadir Temiz, Sputnik’e özel bu soruya yanıt verdi.
'Türkiye bölgedeki varlığı riskleri düşürür, güvenlik mimarisinin oluşmasını teşvik eder'
Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM) Başkanı Dr. Kadir Temiz, Rusya, İran ve Türkiye’nin Ortadoğu’da daha aktif olması gerektiğini belirterek "Rusya, Türkiye ve İran neler yapabilir sorusu aslında bölgeselleşme ile ilgili bir mesele. Şimdi bölgeselleşme özellikle Türkiye'nin ve Körfez ülkelerin de aslında son dönemde İsrail'in bu kadar saldırgan ve istikrarsızlığı teşvik eden politikaları sebebiyle çok revaçta bir konu. Türkiye özellikle bölgesel güvenlik mimarisi, bölgesel ekonomik entegrasyonu gibi çok olumlu ve pozitif bir ajandaya sahip” dedi.
"Mesela bunun örneğini verecek olursak Irak-Türkiye arasında bir kalkınma yolu projesi şu anda hali hazırda devam ediyor. Mesela diğer bir hat yine Zengezur Koridoru ya da Çin'le Türkiye arasında da bir iletişim sağlayacak Middle Koridor. Şimdi bu koridorlarla bir türlü bağlantısallık kurmaya ve bölgeselleşmeyi teşvik etmeye çalışıyor Türkiye. Bu Türkiye'nin pozitif ajandası. Bunun güvenlik meselelerini aşağıya indireceğini, oradaki riskleri düşüreceğini ve dolayısıyla bir bölgesel güvenlik mimarisinin oluşmasını teşvik edeceğini düşünüyor ve bu ajanda çerçevesinde diğer aktörlerinde etkili olabileceğine dair bir talebi var Türkiye'nin."
Türkiye Arap dünyasıyla ilişkilerini normalleştirip daha da geliştirmeye çalışıyor'
Temiz, Türkiye’nin Ortadoğu’daki rolünü şöyle anlatıyor:
"İran ve Rusya, özellikle küresel bir güç olarak Rusya tabii ki, bu pozitif ajandayı destekleyebilirler. Rusya'nın bölgedeki varlığı sadece Türkiye'nin değil aslında bölgesel bir talep. Bunu da böyle okumak lazım. Türkiye'nin buradaki rolü ne? Özellikle Suriye'deki gelişmelerden sonra malum Türkiye'nin Suriye'deki nüfuzu ve etki alanı arttı. Suriye üzerinden Körfez'le özellikle Suriye'de devletin yeniden inşa sürecinde bir tür entegrasyon, bir tür ilişki ağı gelişti. Mısır'ı da son Gazze meselesinde eklersek Türkiye Arap dünyasıyla da ilişkilerini normalleştirip daha da geliştirmeye çalışıyor. Türkiye'nin rolü burada Arap dünyasını özellikle sünni bloğu ikna ederek bu pozitif ajandaya teşvik etmek ve bir bölgeselleşmenin önünü açmak."
'İran’ı dışlayan herhangi bir projenin, pozitif bir gündem de olsa etkili olacağını düşünmüyorum'
Dr. Kadir Temiz, İran’ı bölgenin bir parçası olarak okumak gerektiğinin altını çizerek İran’ın önemini şu sözlerle anlattı:
"Şimdi malum İran'ın rolü de aslında bölgede, bölgenin bir parçası olarak okumak lazım bir defa İran’ı. İran’ı dışlayan herhangi bir projeyi, pozitif bir gündemde olsa etkili olacağını düşünmüyorum. Dolayısıyla İran’da Şii aktörler üzerindeki nüfusunu kullanarak bu pozitif ajandaya katkı sağlar. Yani Irak’taki Lübnan’daki Şii aktörleri ikna ederek bu bölgesel kalkınmayı destekleyebilir ve nihayetinde kurulacak olan bölgesel güvenliğin içinde bir parçası olabilir."
Rusya Ortadoğu’da nasıl bir rol oynar?
Temiz, Rusya’nın Ortadoğu’da neler yapabileceğini şöyle sıraladı:
"Rusya’da bu konuda bu aktörleri destekleyebilir. Bölgeselleşmenin bir defa ilk amacı Ortadoğu’nun ABD gibi dış güçlere karşı, çok uzaklardan gelerek bir bölgesel mimari kurmaya çalışan aktörlerin nüfuz alanını zayıflatacak. Tabii burada Rusya'nın önemli bir avantajı bu süreci destekleyerek Orta Doğu'da istikrarlı bir yapı ortaya çıkartmak ve bu ülkelerin neye ihtiyacı var? Tabii ki enerjiye, tabii ki Rusya gibi büyük bir pazara, Rusya gibi büyük bir coğrafyası olan ve bunu hem Orta Asya'ya hem Avrupa'ya dağıtabilecek bir Avrasya gücünün Orta Doğu'daki bu barış ve kalkınma dinamiğini teşvik edileceğini düşünür aktörler böyle bir pozitif ajandayla. Dolayısıyla Rusya'nın da burada bir ekonomik entegrasyonla ticari ve ekonomik olarak fayda sağlayacağını düşünüyorum."
'NATO pazarlıkçı bir aktör'
Dr. Kadir Temiz, konuya ilişkin son olarak şunları söyledi:
"Türkiye NATO üyesi bir ülke. Dolayısıyla Türkiye'nin varlığı Amerika'nın varlığıyla kaimdir ya da onunla beraber diye düşünülebilir. Ama yeni düzen tartışması da yapıyoruz burada. Yeni küresel düzende bu artık böyle değil. Evet Türkiye NATO üyesidir ama NATO da pazarlıkçı bir aktördür. Mesela S-400'leri satın alması Türkiye'nin bu NATO içinde bir tür pazarlıkçı aktör olduğunu gösteriyor ki aynı şeyi NATO üyesi ülkelerde yapıyor; şu şartlarda biz seni koruruz gibi. Şimdi bu pazarlıkçı ortamda aslında NATO dışındaki ülkelerde bunu bir araç olarak kullanabilirler. Yani nihayetinde NATO Türkiye'nin güvenliğini sağlayacak bir aktör. Türkiye bence NATO'dan hiçbir zaman vazgeçmez. Ama NATO içinde kalarak da hem Rusya'nın hem İran'ın Hatta buraya Çin'i de ekleyebiliriz. Buradaki bölgesel entegrasyonun bir parçası olmasını sağlayabilecek de bir ara aktör Türkiye. Çünkü 90 milyon nüfusuyla, ekonomik büyüklüğüyle bir orta güç olarak tanımlarsak Türkiye'yi, bu entegrasyon, bu iletişimi sağlayacak bence yegane ülke. Türkiye'den de başka bir ülke bence yok. Türkiye'nin avantajı da bu."
"Türkiye hem Arap dünyası ile müslüman olmasından dolayı konuşabilen hem Avrupa ve Batı dünyası ile bir sürü sorumlu ilişkileri olan bir ülke. Türkiye burada hem Rusya, Çin, İran gibi burada bir blok olarak okumuyorum ama batı güvenlik yani jeopolitik bir güvenlik çerçevesinin dışında kalan aktörleri de bu bölgesel mimarinin bir paydaşı yapabilir. Türkiye Türkiye'nin böyle bir orta ölçekli güç olarak böyle bir avantajı olur."


